Neyse ki okul bitmişti zil çaldı bu Emine için kötüydü elbette.
Asıl koşturmaca şimdi başlıyordu.
Eve giderken yine kardesinin çantası kendi cantasi kuzeninin eşyaları vee bitmek bilmeyen o zorlu dere yoluu..
Eve geldiklerinde alelacele üzerini değiştirip önce karnını doyururdu kardeşinin ve kendisinin .Kardesi yorgunluktan mayısırdı..Ahh Emine de isterdi nefeslenmek amaa nerdeee onca işi kim yapacakk.
Önce evi toplardı..Evleri okadar eskiydiki naparsa yapsın temiz olmazdı sobanın külü isi....
Yemek yapmayı pek beceremezdi..12 yaşında kim mükemmel yemek yaparki:)
Zavallı annesi hergun mesaiye kalırdı gece 10 a kadar bazen anneside yapardı yemeği bir gün öncesinden.. Haftanın iki günü yada üç günü peki yaa diğer günler.
Müzik eşliğinde güzel bir temizlik yapardı.Cok severdi müziği özgürdü çünkü sadece ozaman hayal kurardı
Umut ederdi .
Sonra yemek programı açar akşam için yemek düşünürdü .
Öyle güzel yemek yapmışlardıki tamam dedi Emine bunu yapayım bende.
Taze fasulye ,pilav ,ve izlerken hayran kaldığı domates biber sogan karışımı salata
Akşama az kalmıştı bir an önce dersini yapmalıydı..
Emine:
"Hay aksi bu sobadan nefret ediyorum neden yanmıyo"
Demiştim ya çok eski bir ev dokunsan dokundugun yeri elinde kalır sobası yanmaz tüter sürekli..mutfak dolapları yok doğru düzgün tuvalet yok.Haa Emine asla şikayetçi değildi ama üzerindeki yük çok ağırdı.
Ev kör duman olmuştu kardeşi sürekli mızmız lanıyordu
Ali:
"Abla zehirlenecegiz"
Emine:
"Ali mızmizlanmayı kes lütfen kapıyı açtım bak duman çıkar "
Ali:
"Üşüyorum abla"
Emine:
"Of Aliiiii"
İçini korku kaplamıştı babası birazdan gelecekti napacaktı şimdi Emine
Herşey dört dörtlük olmazsa kızılca kıyamet kopardı evde hoş herşey yolunda olsada babası bulurdu bir bahane