16~ Eşkiyamısınız oğlum siz.

142 12 59
                                    

[Hyunjin]

Şuan noonalar civcivimi oyalıyolardı. Bende onun için doğum günü süprizi hazırlıkları yapıyordum.

Onun için benim ailem, Han, Minho ve benim bir kaç arkadaşımı çağırmıştım.

Yani kısacası liste söyle idi.

Chae noona
Nayeon noona
Han
Minho
Chang
Jeongin
Chan
Seung

Liste böyle idi ailemi katmadım çünkü doğum gününü partisi sahibinin ailesiydi onlar. Bu akşam civcivime malum gece geçirmek istiyordum. Bu yüzden doğum günü için olan heyecanım ikiye katlanıyor ve kalbim deli gibi atıyordu.

Her yer hazırdı birazdan noona lar  Felixi getirecekti. Herkez yerini almıştı. Felix geldiğinde hepimiz süpriz diyerek çıkıcaktık yerimizden. Ben heyecanlı bir şekilde masanın altında beklerken. Changbin ise benim ile uğraşıyordu. 2 dakika sonra kapı açılma sesi geldi.

Felix ve bir adam vardı ama noonalar yoktu.
Bir ağlama sesi vardı. Işık açılmadı. Gizli kod olan 'Lixcim geç içeriye' cümlesi duyulmadı.

Birisi çok şiddetli bir şekilde ağlıyordu. Yere bir şort düştü. Beyaz ve üzerinde civciv olan bir şort'du bu sonra adamda pantolunu çıkardı. Biz yanlışlıkla başka bir yere geldik diye düşünürken bir ses duydum.

"Y-yapma l-l-lütfen"

LAN BU SES FELİXİN SESİ. Ben masanın altından fırlafım. Minhoda benim ile aynı anda fırladı. Gözlerimi Minhodan ayırıp karşıma baktım.

Civciv ve bir adam. Civcivim ağlıyor adam ise onu taciz ediyordu. Herkes saklandıkları yerden çıktım. Manzarayı gören bazı kişiler Felixin yanına gitti yani. Jeongmin, Seungmin, Han ve annem.

Diğer kalanlar ise adamı dövüyordu. Changbin kısa boyu ile kaslı ve uzun adamı yumrukluyor. Ben tekme atıyor. Minho peçete ile adamı boğuyor. Peçeteden bir şey olmaz demeyin ben bir kere yedim. Chan ise nerden bulduğunu bilmediğim tava ile adamı dövmeye çalışıyordu. Babam ise polisi ve ambulansı arıyordu.

Adam tanınmayacak hale geldiğinde koşarak  civcivimin yanına gittim, pantolonunu hala giymemiş, saçları dağınık, gözleri kırmızı ve şis bir şekilde Han' a sarılak ağlıyordu. Yanına koşarak gittim ve pantolonunu giydirdim. Bana baktı sonra ise sarıldı. Han onunda anksiyete Şi olduğu için yanında taşıdığı ilaçları çıkardı ve civcivime içirdi.

Bir kaç dakika sonra civcivim bayıldı herkes telaş ile bakar iken ben bu olay artık bana normal geldiği için onu kucağıma aldım ve bir sandalyeye oturdum. Herkes bana sorar bakış ile bakar iken. Cevapladım.

"Lixin vücudu çok güçsüz ve bu yüzden krizlerden sonra geçirdiğe krize göre baygınlıkgeçirir."

Herkes bana rahatlamış bir ifade ile baktı ve  sonrasında polis geldi. Hepimizi karakola götürdü. Herkes ifade verdi. Sıra Felix e geldi. Bende hastalıgı nedeniyle onun ile birlikte girdim.

Polis sordu soruyu.

"Felix anlat bakalım ne oldu."

"P-p-polis amca b-ben noona-nlar ile J-Jinnie nin g-gelmemizi i-istediği  gelirken Chae noona s-suda a-ama ben g-girmek istemedim. O-onlar girdikte s-sonra b-bir a-adam geldi b-beni k-koumdan t-tuttu ve J-jinni nin o-oldugu y-yere d-ddaha s-sonra b-bana d-dokunmaya b-başladı. S-sonra ise Jinnie ve a-arkadaşları g-geldip o-onu dövdü."

Anlatırken çok zorlanmıştı ben de alttaraftan onun elini tutup okuşyordum. Sakinleşmdsi için.

"Peki adamı tanıyormusun?"

"H-hayır."

"Pekala cıkabilirsiniz"

Sorgu odasından çıktık. Bekleme odasına gittik herkes oradaydı. Bizde yanlarına oturduk. Han gelip Felixi kucağına aldı oturdu.

"Lixie iyi misin?"

Felix ise kafasını saladı. Bir saniye civcivmin  titremiyor

Ben onlara bakar iken babam geldi.

"Siz ne biçin insanlar sınız 3 kere falan daha Felix için adamlar dövmüşsünüz."

"Eşkiyamısınız oğlum siz."

O BEYAZ BİR CİVCİVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin