Hellooooooooo
Evet sonunda bir yaşam belirtisi verdim dimi?
Derslerden dolayı çok yoğunum bu yüzden yb atamıyorum lütfen kusuruma bakmayın.
Bol bol yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayınız asklarımm
İyi okumalar...
----------------------------------
"Okul çıkışında sana attığım konumda ol"
Ha? Ne konumu ve neden böyle birşey söyledi bilmiyorum ama ne söyliyecekse merak etmiştim.
Çil çalmıştı ve bende zaman kaybetmeden derse girdim.
~~~~~
Artık son dersteydik ama minho yoktu.
'Bir önceki teneffüs hyunjinin yanındaydı muhtemelen o biliyordur' diye düşündüm ve defterimin sayfasının kenarından biraz yırttım.
"Hyunjin minho nerde biliyor musun?"
Kağıdı hyunjine fırlattım.
Kısa süre sonra cevap geldi.
"Bana spor salonunda olacağını söyledi"
"Teşekkürler"
Yazıp kağıdı tekrar fırlattım ve derse odaklandım.
Okul çıkışı spor salonuna uğrayacaktım.
Minhodan...
Son derse neden mi girmedim?
Çünkü düşünmeden edemiyorum.
Jisung bana aşıksa ben onu nasıl reddebilirim?
Veya
Olayı anlatmalı mıyım?
Kendime ihanet etmek istemiyorum ama jisungu da üzmek istemiyorum.
İşte kafamı dağıtmak için spor salonuna geldim.
Biraz top oynarsam iyi gelirdi sanki.
Yazardan...
Jisung okul çıkışını beklemek istemediği için derste öğretmeninden izin alıp spor salonuna gitti.Spor salonunun kapısı açıktı ve içeriden top sesleri geliyordu.
Jisung ilk başta biraz endişelense de cesaretini toplayıp top seslerinin oraya gitti.
Tam da düşündüğü gibi minho oradaydı, basketbol oynuyordu.
Minhonun yanına ilerledi.
"Minho"
"Jisung?"
"Neden derse girmedin?"
"Biraz kafamı dağıtmak istedim"
"Anladım bende seninle oynayayım mı?"
"Peki ama sen neden buraya geldin ve burada olduğumu nerden biliyordun?"
"Hyunjin yerini söyledi bende seni merak ettiğim için geldim"
"Anladım"
"Hadi başlayalım"
"Okeyyyyy"
İlk turu oynamaya başladılar.
~~~~~
Jisung ve minho kan ter içinde kalmışlardı.
Artık zil çalmasına yaklaşık olarak 5 dk vardı.
Beraber yüzlerini yıkamaya gittiler.
~~
Biraz dinlendikten sonra artık zil çalmıştı. Oturdukları yerden kalkıp dışarıya çıktılar.
Minhonun bahsettiği kafeye gittiler ve arkada fazla belirli olmayan bir yere oturdular.
"Jisung benim sana birşey söylemem lazım"
"Seni dinliyorum"
Minho tam söze başlıyacakken yanlarına bir garson geldi.
"Efendim birşey ister misiniz?"
"Ben ***** kahve alıyım"
(Adlarını bilmiom sorgulamayın)
"Siz?"
"Bende aynısından alıyım"
"Peki efendim"
Garson gittikten sonra minho jisunga herşeyi anlattı.
Jisung minhoyu dikkatle dinlemişti ve biraz da olsa hayal kırıklığına uğramıştı.
"Yani aşık olmaktan korkuyorum"
"Tamam ama neden bunları bana anlatıyorsun?"
"Son zamanlardaki davranışların...
Sanki bana aşıkmışsın gibi hissettiriyor.""Şey yani ben özür dilerim böyle hissettirmek istemedim"
"Sorun değil"
Jisung'un üzüldüğü her halinden belli oluyordu ama hissettirmemeye çalışıyordu.
Belki de minhoyu hak etmiyordu.
Yani en azından o böyle düşünüyordu...
~~~~
İçecekleri içip eve geçmişlerdi.
Jisung uykusunun olduğunu söyleyip dinlenmek için odasına çıkmış,minho ise koltukta telefon ile ilgileniyordu.
Jisungdan...
Yani bu minhodan vazgeçmem gerektiğini mı destekliyordu?
Ama ne olursa olsun onu seveceğim.
Ne olursa olsun...
Yatağıma kendimi bıraktım kafamdaki soruları sıyırıp kendimi uykunun ellerine bıraktım...
------------------------
Selam bebişlerim bu bölüm biraz kısa oldu ama idare edin.
En kısa zamanda yeni bölüm atacağım merak etmeyin.
Bu arada yeni bir fice başlayacağım.
Kafamda birşeyler var ama bakalım neler olucak.
Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyor olacağım.
Öpüldünüz (dudaktan) ❤️🥰🥰❤️❤️💗🧡😍😏🤎💚❤️💛🧡💚🤎💙🤍💚❤️💚💚🖤💛❤️🖤💚😾💚❤️💚🖤💚❤️💚💚🤍🖤💚💚❤️❤️💚❤️💛💚🖤🤎💚💚🤎💜💚🖤💜💚🤎💛🤎💚💜💜💗🖤💛🧡💖💝💗💘💗❣️💓💟💗💟❣️💗💓💌💗♥️💟💗💌💓