23. bölüm

455 34 36
                                    

Busecik artık 1,5 aylık olmuştur. Artık 40'ı uçtuğu için her gün dışarıya yürüyüşe çıkıyorlardır. Sadi de okula başlamıştır tabi. 

-öğlen-

Sadi öğlenleri eve uğruyordur onları merak ettiği ve özlediği için. Öğlen yemekten sonra Sadi okula Busecik ve Songül'de yürüyüşe gidiyordur. Yine öğlen yemekten sonra beraber çıkarlar. Songül bu sefer emniyete gider. Arabayla geldikleri için puseti bagaja koymuştur. Buseciği kucağına alıp emniyete gider. Melike hemen yanlarına gelir.

Melike: Ablaa, hoş geldiniz. Buse merhabaa.

Songül: Hoş bulduk. Ne zamandır gelemedim, bir uğrayayım dedim. Dosyaları falan alırım hem.

Melike: Valla çok özledim abla seni, eksikliğin çok belli, iyi ki geldin.

-sarılırlar-

Melike Buseciği alır ve onunla gezmeye başlarlar, Songül'de masasına gidip dosyaları toparlar.

Taylan gelir.

Taylan: Songül? Ne işin var burada?

Songül: Aşk olsun abi, insan böyle mi karşılanır?

Taylan: Güzelim, hoş geldin, iyi ki geldin de, şaşırdım birden. Buse Naz nerede? Valla dayısı çok özledi onu.

Songül: Melike'yleydi valla nerede bilmiyorum.

Taylan: *güler* o bize bırakmazda şimdi.

Taylan: Ee, sen nasılsın? İyi gördüm ama seni.

Songül: İyiyim, tabi bazen çöküşler oluyor ama mecbur iyi olmamız lazım.

Taylan: Sen çok iyi bir annesin, bunu unutma.

*gülümserler*

Taylan: Ben gidip şunları bulayım, çok özledim valla.

Taylan gider.

Songül masasını toparlar.

*emniyetin bahçesi*

Taylan: E sen her gün gelsene, hem sana bir değişiklik olur, biz de Busecikle ilgileniriz, boş oda da var hem.

Melike: Evet abla, çok güzel olur.

Songül: Yani bilemedim ki şimdi, Sadi'yle bi konuşmam lazım.

Ahmet: Seni belli bir süre sahaya çıkartmayacağımızı Sadi zaten biliyor, bence de dön, özledik kardeşimizi.

Songül: Abi ben de sizi çok özledim ama bebekle nasıl olur? En azından birkaç ay daha sonra başlasam?

Ahmet: Tabi hemen başla diye ısrar etmiyoruz, senin iznin de var, gerekirse uzatırız da sıkıntı yok, sen ne zaman hazır hissedersen gel başla.

*sarılırlar ve vedalaşırlar, sonra da Songül eve döner*

Songül kızını doyurur ve odasında ki koltuğa otururlar, Songül kızına bakıyordur hasretle, onu başkasına bırakmak bile onu çok korkutuyordur. Gözünden birkaç damla yaş süzülür. Anahtar sesi duyulur bu sırada, Sadi gelmiştir.

Sadi: Güzel karıcığım? Ben geldim.

Sadi içeriye doğru gelirken, Songül ise koltuktan kalkıp kapıya doğru gider.

Songül gözlerini siler önce...

Songül: Hoş geldin.

Sadi: güzelim? Ne oldu?

Sadi hemen Songül'ün yüzünü ellerinin arasına alır ve alnına bir öpücük kondurur.

Songül: Hiç...

YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin