Shameless

Episode 22: ''This fun competition is unstoppable''

İyi okumalar. 💜

×××

Jeongguk'un bana yakınlaşmaya çalıştığından beri beni ve sakladığım kişiliğimi merak ettiğini gösterdiği hareketlerine karşılık verme vakti gelmişti. Çoktan başlamadığımı söylesem yalan olurdu ama onun için yalnızca anın hissine kapılarak planladığım oyunun bir ileriki aşamasına geçiyorduk.

Böyle söylüyordum çünkü cidden hislerime kapılmıştım, bilerek veya bilmeyerek aklımı öyle çelmişti ki yakalanma veya göze batma ihtimalimize rağmen onu şaşırtma fırsatını kaçırmak istememiştim.

Ama daha önce söylediğim gibi, en güzel kısmı sona saklamıştım ve bu konuda hiçbir kuşkum yoktu. Daha öncesinde Jeongguk'u düşünerek çıktığım bir alışverişte onun için bir şeyler almıştım ve üzerinde çok iyi kullanacağımı, ileride işime yarayacağımı geleceği görür gibi hissetmiştim.

Evet, kendisinin haberi olmasa ve konusunu açmasam bile aslında çok tatlı oyuncakla oynamaya bayılırdım. Her konuda olduğu gibi bu konuda da çeşitliliği ve deneyebileceğim her şeyi denemeyi seviyordum, aklımda gezinip duran şeyleri gerçekleştirdiğim anda ise yaşadığımı ciddi anlamda hissediyordum.

Ve Jeongguk'un üzerinde, daha doğrusu içinde deneyeceğim ilk oyuncak en çok heyecanlandıklarımdan biriydi. Onu herkese açık olan bir duş alma odasının kabininde becermeme rağmen yakalanmadığımız günü ardından Jeongguk ile sabahın erken saatlerinde buluşmuştuk. Bu günün en güzel yanı bir dersimizin olmasıydı fakat ben onun gireceği hâlleri görmek için başka bir dersime de bugün girmesini istemiştim, çünkü tüm kontrol bende olacaktı.

Başta onu özlediğim için bunu istediğimi düşünse de tuvalete gitmemizle birlikte yaramazlık algıları çoktan açılmış, aramızdaki tüm tatlı hava değişmişti. Cezası belki de aklından uçup gitmiş olmalıydı ama onun için aldığım tatlı mı tatlı oyuncağı gösterdiğimde yüzündeki inanamaz ifade beni gittikçe keyiflendirmişti.

Titreşimli ve benim kontrol edebileceğim bir dildo. Özellikle kumandası olması o kadar hoşuma gidiyordu ki Jeongguk ile nasıl eğleneceğimi hayal dahi edememeye başlamıştım.

Karşı çıkmaya hiç niyetinin olduğunu gösterse de bunu içinde ders boyunca tutacağını söylemem tabii biraz afallamasına neden olmuştu. ''Eğer beni tatmin edersen bu sürenin kısalması hiç de zor olmaz.'' demiştim o sırada dar pantolonunu bacaklarından aşağı indirirken. Çok değerli dildosunu özenle içine yerleştirirken etkilenmemek için sahici bir çaba vermiş, yine de pes etmeyerek bedenine uzun uzun bakmamaya çalışmıştım.

Yüzü biraz tereddütlü görünse de bu durumdan keyif almaya başlaması onun için işten bile değildi. Hiçbir şey yokmuş gibi kabinden çıkıp bıcır bıcır adımlarıyla kapıya ilerlerken cebime sakladığım kumandamı kavramış, hemen arkasına takılmıştım.

Artık benim kontrolüm altındaydı ve işte eğlence dolu günümüz böyle başlamıştı.

Bir ders boyunca öyle durmasını söylememe rağmen başka dersime katılmak konusunda bile hiçbir şikayette bulunmamıştı. Arkasından sınıfa girip de ön sıralardan birine yerleşmesini izlerken yüzünden daha ne hissettiğini anlayamamış, sadece bana imalı gülümsemesiyle yolladığı bakışlarıyla karşı karşıya kalmıştım. Sınıfın tüm ilgisi bana dönerken aynı şekilde karşılık vermek çok zordu ama ben kozumu farklı şekilde oynamayı planlıyordum.

Doğal olarak o şekilde durmanın nasıl hissettirdiği, ne kadar zorladığı hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Yine de dersin ilerleyen dakikalarında umursamıyor tavrımı takınırken arada sırada yüzünü incelemekten kendimi alamıyordum. Henüz herhangi bir şekilde kumandaya ellememiş, sadece doğru anı kolluyordum.