MİSS YOU... /Texting

4.7

Ben geldimmmm, naber?

Biliyorum beni çok özlediniz bzhdjdjd

Bende özledim. Bu yüzden size bu kitap için yazdığım en uzun bölümle geldim. Bu yüzden bu gün bir bölüm daha gelmeyecek.

Ve bu hafta büyük ihtimalle bölümleri uzun yazıp tek bölüm atacağım.

💛50.000 oldukkk💛

İyi okumalar...

Eric Marsis

Annem bana işimi anlatırken boş gözlerle ona bakıyordum. Annemi çok seviyordum ancak tek yaptığı bana kendi işimi anlatmaktı. Yarın sonbahar koleksiyonu için defile olacaktı ve ben modellerden biri olacaktım.

Erkek giyimi için olan defileden önce yani dün kadınlar için olmuştu ve oldukça güzel tepkiler almıştık. Yarın Lara’nın takımını giymek istesem de annem bunu kabul etmiyordu. Çünkü markamıza ait olan ama annemin tasarlamadığı hiçbir şeyi giymem yasaktı.

Benim vücudumun onun tasarımlarına özel olduğunu söylerdi ancak bu sefer onun istediği olmayacaktı.

“Anne, yarın Lara’nın tasarımını giyeceğim. Bu konu kapandı.” annem suratını asarak geriye yaslandı. Çocuk gibi davranıyordu. Lara’ya hiç hissettirmese de beni gereğinden fazla kıskanıyordu. “Nankör evlat.” diye homurdandığında gülmüştüm.

“Bu seferlik izin vereceğim ama bir daha asla, anlaşıldı mı?” sessiz kaldığımda sinirlenmişti. “İstemiyorum! Eric hani sadece benim tasarımcılarımı giyecektin!” diyerek ilk modellik zamanlarımda verdiğim sözleri yüzüme vuruyordu. Ayağa kalkarak yanağına küçük bir öpücük kondurdum.

“O aşık olamadan önceydi” dediğimde bana sinirle bakmaya devam etti. Ben ise bakışlarını umursamayarak Lara’nın odasına yöneldim.

Ona hislerimi itiraf edeli 3 gün olmuştu ancak her ne kadar istesek de tam anlamıyla vakit geçirememiştik. İkimizde defile yüzünden fazlasıyla yoğunduk. Örneğin benim bir saat öncesine kadar provam vardı ve bu sabah beşte başlamıştı. Şimdi ise saat dörde geliyordu.

Onu deli gibi seviyordum. Bunu fark etmem biraz geç olmuş olsa da daha mesajlaşırken dahi ondan etkilenmiş zamanla hoşlanmıştım. Bunu hiçbir zaman saklamaya çalışmamış her fırsatta belli etmiştim. Onun benim yüzümü göreli 3 haftayı biraz geçmişti ancak bizim 3 aylık bir mesaj sürecimiz vardı. Ondan hoşlanmam hatta aşık olmam için yeterli bir süreydi.

Kapıyı çalıp girdiğimde camdan dışarıyı izlediğini gördüm. Büyük ihtimalle çok yorulmuştu çünkü masanın üstü kahve bardaklarıyla doluydu. Annemin söylediğine göre terzilerin burnundan getirmiş ve sadece 3 tane dikilmiş olan takım elbise fazlasıyla özen göstermişti. Annem bir ara onu odaya kilitlemeyi dahi düşündüğünü itiraf etmişti.