30.Bölüm

2.6K 139 8
                                    




Kimsenin göründüğü gibi olmadığını hep bilirdi. Ama çoçukluğundan beri tanıdıklarıyla öyle şeyler yaşamıştı ki hayatında travma olarak kaldılar. Vay be! ikiyüzlülüğün böylesi de varmış dedirttiler.
Gerçek ile gerçek dışı olanı ayırt edemeyecek kadar leş gibi karakterler tanımak artık onu duvar gibi biri yaptı.Bazen öyle bir noktaya geldi ki, bir çok şeyin adını koyamaz oldu. Dost, düşman, aşk, öfkesi ve neşesi hepsi birbirine karıştı. Net olan bir şey var ki, kalbi yumuşadıkça insanlar daha bir acımasızlaşıyor. İşte bu yüzden kabuğu artık daha bir sert. Attığı adımlar ürkek ve yavaş, hayalleri sinirli. Kalbinin anahtarı ise sadece samimiyet ve dürüstlüktü artık...
Kalbinin anahtarını bulmuştu Batu,kilidini açmıştı.
Emir'in velayet davası açması,ilişkilerinin adını koymasını dahada hızlandırmıştı.Ailesiyle konuşmuştu,kabul etmeleri çok zor olmamıştı,Batuya onlarda Feride gibi güveniyorlardı.Kızları ve torunları için uğraşması,bir aile babası edasıyla onlara yaklaşması,Emir'in yapamadığı şeyleri yapması sahip çıkması, onlarda bir engel görmemişti bu yolda.
Feride'nin ailesinin evinde telaş vardı,isteme olacaktı.Herşey eksiksiz olsun istiyorlardı ilk defa böyle birşey yaşanacaktı heyecanlıydı herkes.

Öte yandan bu durumdan hoşlanmayan genç adam,soluğu amcası Selim beylerin evinde almıştı.Onlar konuşursa ikna olabilirlerdi bu işe.Olmazdı o adamla evlenemezdi çoçuğunun annesiyle ablasını eski nişanlısı olamazdı bir gram güvenmiyordu o adama.
Elleri belinde bir o yana bir bu yana yürüyordu genç adam burnundan soluyarak.Ne yaparsa yapsın engel olamamıştı Feride dinlemiyordu onu.Velayet davası açması bu işi dahada hızlandırmıştı.

"Amca,yenge birşey yapın beni dinlemiyorlar.Ya o adam oğlumun halasının eski nişanlısı,annesi şimdi onunla evlenme yolunda bu doğru birşeymi?"

Orta yaşlarda olan çift koltukta oturmuş başlarında dönen genç adamın çırpınışlarını izliyorlardı.

"Biz ne yapabiliriz ki oğlum."Dedi Zehra hanım.

"Sen teyzesisin yenge.Belki Selma ablayla,Kemal abiyle konuşmanız işe yarar Feride'yi onlar ikna ederler."

Selim bey başını olumsuz bir şekilde sallayıp yeğenine baktı.

"Ne yaparsak yapalım işe yaramayacak Emir.Evet Pınar'ın eski nişanlısı olması biraz abes bir durum ama baksana seviyor gerçekten Feride'yi belli ki Feride'de onu seviyor."

Genç adam duymak istemediği gerçekle dişlerini gıcırdattı.Nefesini dışarıya vererek cevap verdi amcasına.

"Ya sizde biliyorsunuz Feride'nin beni nasıl sevdiğini.Çoçukluğundan beri benden başkasını görmeyen gözleri o adamı sevmiş nasıl dersiniz?Ablamın eski nişanlısı o adam bizim düşmanımız amca!Farkındamısınız nasıl normal birşeymiş gibi konuşursunuz bu duruma?"

Emir'in gözlerinin içine baktı oturduğu yerden Zehra hanım.

"Sende az şeyler yaşatmadın Feride'ye Emir!Sana olan aşkını,karnında senin çocuğunu taşıdığını bile bile gittin Berna'yla evlenmeye kalktın!Hani diyorsun ya oğlumun halasının eski nişanlısı diye, senin evleneceğin kadında oğlunun annesinin en yakın arkadaşıydı hatırlatırım. Sana kendini ispatlamak için,sahip çık diye didindi durdu kız.
Bırakta mutlu olsunlar belliki Batu Feride'yide Toprağıda çok seviyor."

"Allah kahretsin bütün olanların hepsi benim yüzümden değilmi!Herşeyin sorumlusu benim!
Ya bir düşünsenize neden başka kadın değilde Feride?Neden kendi çocuğunu sevme imkanı varken benim oğlum?Bana ait olduklarını bildiği halde bile bile bu yola girdi."

Kafasını iki yana sallayarak devam etti sözlerine burnundan soluyan adam.

"Herşey için geç olduğunda beni anlayacaksınız!Oğlumun gerçek babasıyla bir aileye ihtiyacı var!Elin yabancısıyla değil!"

YEİS (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin