Bedî | Yarı Texting

Sesi'nin Melodisi

'Firuze artık uyanmalısın güzelim'

Ney bu Beray'ın sesi miydi, ne alaka benim rüyamda ne işi vardı.

'Firuz uyan artık'

Hayır bu rüya değildi, gözlerimi açtım, gözlerimin ovuşturdum telefon uyumadan önce sabitlediğim yerde duruyodu ve Beray ahşap evinin mutfağında üstü çıplak yemek hazırlıyodu.

Dur bi dakika geceleyin kapatmamış mıydı telefonu, telefonumun şarjı çok doluyken Berayı aramıştım demekki hala bitmemişti.

'Uyandım Beray, saat kaç?'

Kesin çok kötü gözüküyodum, maalesef ki prensesler gibi uyanamıyoduk hepimiz.

Beray bana bakarak tebessüm etti ve tebessümü kahkahaya dönüştü.

Kahkahaların arasında konuşmaya başladı.

'Yeni uyanmış halin panda yavrusuna benziyo firuz'

Saol canım ya yüzüme işemişler düşüncesini desteklediğin için.

Kamerayı tavana gelicek bi şekilde çevirdim.

Beray gülmeyi kesip ciddi bi sesle böğürdü.

'Ya kızım kaç kere daha dicem sana şu kamera açısından çıkma diye'

'Dalga geçiyorsun banane'

Sesi yumuşadı

'Dalga geçmiyorum güzelim hala çok güzelsin göster kendini.'

Pekalaaa

Telefonu kendime çevirdim ve onu izlemeye başladım.

'Heh şöyle kız, saat bu arada 6.10'

What dedin gülüm? Ne kadar erken kargalar bile uyanmadı daha be adam.

'Yav beraycım manyak mısın bu saatte niye uyandırıyosun'

'Ben uyandım bundan sonra böyle erken yatıp erken kalkıcaz'

Ben ilgilenmiyorum banane hocam,uyumayı çok seviyorum ben olmaz bi kere.

'He he aynen bak şuan kalktım Beraycım'

Bi dakika bu çocuğun üstü çıplak, hop hop aile var git giyin be. Ama vücudu baya iyi gözüküyodu.

Buzdolabını açmak için arkasını döndü, maşallah paşam sırt kasları halis mi sabah sabah bayram gibi beğ

Ben sırt kaslarına dalmışken bana doğru dönüp çapkın bi gülüş sundu bana.

'Bakıyorum da röntgen çekiyosun neyim varmış doktor?'

'Aa ne röntgeni be git üstünü giyin'

Full inkar tabiki

Yine aynı çapkın gülüş yapıp koltuğunun ordaki siyah tişörtü alıp üstüne geçirdi.

Mutfağı amerikan tarzıydı çok güzeldi.

Kahvaltısını hazırlamaya devam edip bi kaç dakika sonra omletini tabağa koyup yemek masasına geçti, kahvesini hazırlayıp bi yudum alıp bana uzun uzun baktı, gözlerinin içi gülüyor du masum bi gözleri vardı.