En Güvendiğim

754 19 3
                                    


Buraktan

"Ali bulamadınız mı Harun köpeğini" karımın çantasına zarf koyacak kadar yakınımızdalar dı.

"Abi bulduk" içeriye aceleyle Suat girdi.

"Neredeymiş"

"havalimanında yarım saate Parise kaçıyor"

"Çabuk yakalayın onu"

"Emrin olur abi"

"Bende gideyim mi abi" Serdar bu gün garipti.

"Hayır"

Sesini çıkarmadı. Telefonu çalınca yüz hatları gerildi. Anında terlemeye başladı ve avuçlarını sıçtı. Arayan kişi görünmesin diye saklamaya çalıştı. Ardından hızlıca içeriye gitti.

Yaklaşık beş dakika sonra Suat geri geldi.

"Abi Harun yok havalimanında kaçmış"

"Nasıl lan" Düşündüğüm olmuyordur umarım.

Serdar telaşla içeri girdi. "Abi ne oldu"

"Serdar sahildeki eve git ve orda nöbet tut"

"Peki abi"

Serdar çıktı.

"Hiç bir gelişmeyi onunla paylaşmayacaksınız anladın mı"

"Emrin olur abi"

Bari sen yapma kardeşim. Düşündüğüm gibi olmasın haksız çıkar beni en güvendiğim.

Sena'dan

Sabah uyandığımda Burak yanımda değildi ve her sabahtan farklı olarak huzursuzdu bu gün evin duvarları bile kasvetle çığlık atıyordu sanki. Kalkıp sersem adımlarla lavaboya girdim ve elimi yüzünü yıkadım. Çıktığımda Burak cansız bir şekilde kapıyı açtı ve içeri girdi.

"Aşkım"  hızla ona yaklaştığımda hızlıca bana sarıldı. Küçük bir çocuk gibi eğildi ve göğsüme kafasını yasladı.

"Bebeğim benim ne oldu"

"İnan bilmiyorum. Farklı birşeyler var Sena en güvendiğim canımı veririm dediğim kardeşim dediğim adamda bir şey var"

"Serdar da mı"  ne sezmişdi ki bu denli sarsmıştı onu.

"Evet bu Harun dan beri çok değişik davranıyor kaçamak telefon konuşmaları dalgınlıklar titremeler terlemeler çok değişik"  Sesi titreyen adamı cidden yaralamıştı.

"Şşşş tamam gel şöyle"  yatağa otururum. "Dinlenmek ister misin."

"Öyle çok dinlenmek istiyorum ki Sena. Üzerimde öyle büyük bir yorgunluk varki tarif dahi edemem"

Sırtımı yatak başlığına yaşlandığımda bacaklarımın arasına girerek kafasını göğsüme yasladı.

"Birşey söylemek istiyorum sana"

"Söyle güzelim"

"Bu evlenme işi bittikten sonra bazı çalışmalar mı yapsak"

"Nasıl yani"

Boğazımı temizleyip derin bir nefes aldım.

"Burak ben bir çocuğumuz olsun istiyorum. Plansızca olmadan dileyerek isteyerek."

Bir anda kafasını bana çevirdi. "Ciddi misin sen"

Gözlerindeki duygular o kadar derindi ki bana beş yaşındaki bir çocuğu anımsattı. "Çok ciddiyim"

Yanağımdan tutup dudaklarıma yapıştığında karşılık verdim. Narin öpüşleri sevgi, güven, sadakat, mutluluk ve  bir çok duyguyu yaşatıyordu.

Cam Kırıkları Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin