Yakışıklı Öküz

Bölüm 10 - 'Yakışıklı Partner'

Doruk içeride beni görmesiyle biraz da olsa şaşırmıştı ama şaşkınlığını gizlemeye çalışmıştı. İçeri girip karşımdaki tekli koltuğa oturmasıyla Selda Hoca konuştu.

"Doruk'cuğum, Nehir dans yarışmasındaki partnerin olacak" dedi gülümseyerek.

Doruk birşey söylemeden kafasını salladı. İkimizden de tepki bekleyen Selda Hoca "Ee tanışın hadi gençler" dedi ikimize de neşeyle bakarken.

Doruk gözlerini bana çevirdi. Göz gözeydik. Daha sonra oturduğu yerde hafifçe öne eğilip bana yaklaşarak "Ben Doruk Saygın" dedi yüzüne alaylı bir gülümseme katıp elini uzatarak. Uzattığı eline baktıktan sonra bakışlarımı gözlerine çevirip "Bende Nehir" dedim onun gibi alaylı bir şekilde gülüp elini sıkarak. Gözlerinin içine hapsetmişti beni yine. Kahretsin bu kadar yakışıklı olmak zorunda mıydın? Her zamanki kirli sakalıyla harika görünüyordu yine.

"Evet arkadaşlar yarın provalara başlayalım. Önce yapacağınız dansı seçelim daha sonra dans hocalarınız yardımcı olacak" dediğinde nihayet ikimizin de gözleri Selda Hoca'ya çevrilip ellerimiz ayrılmıştı. İkimizde yine başımızı sallayarak kalktık yerimizden. Kapıya vardığımızda Doruk'la aynı anda kapının kolunu tuttuğumuzda bir an göz göze gelsekte ellerimi hemen çektim ve Doruk kapıyı açarak önce benim geçmeme izin verdi ardından da kendisi çıktı. Bu öküz değil miydi nasıl böyle centilmen olmuştu acaba diye düşünürken Doruk yanıma gelmişti.

"Tanıştığımıza sevindim" dedi içten olduğunu düşündüğüm bir gülümsemeyle. Ama dalga geçtiğini biliyordum.

"Bende sevindim" dedim son kelimeyi vurgulu sesle söyledikten sonra yüzüme yapmacık bir gülümseme koyarak.

Aramızdaki mesafeyi bana yaklaşarak kapattıktan sonra yavaşça eğilerek "Herşey için yeni baştan başlamanın tam da sırası aslında" dedikten sonra biraz geri çekilip yüz ifadesindeki umut dolu bakışları görmemi sağladı.

Gözlerine bakarken ifadesizdim. Bir süre sonra "Herneyse dersim var görüşürüz" diyerek yanından geçip yukarıdaki sınıfıma çıktım. Bana böyle yaklaşması ve o erkeksi sesiyle konuşması beni hep etkiliyordu.
Aslında olabilirdi evet yeniden bir başlangıç yapabilirdik. Tabi bunun için onun beni tam iki sefer öpmesini, iddia olayını ve bütün öküzlüklerini unutmam lazımdı. Ah gerçekten öpmüştü. Öptüğünü düşündükçe kalbimin hızlıca atması neydi peki? O bana gözlerini dikmiş hiç ayırmadan bakarken kalp atışlarımın hızlanmasına ne demeli? Bilmiyordum. Kafamda bir sürü soru işareti vardı. Aslında okulda tanınan ve popüler olan bir çocuktu ama kimseyi umursamıyordu. Bu hali onu daha da çekici yapıyordu sanırım.Kafamdaki düşüncelerin gitmesini umarak sınıfa girdim.

-Ertesi Gün-

Normal uyanmam gereken saatten 1 saat önce uyanmıştım. Tekrar uyumak için gözlerimi kapattığımda uykuya dalamamış ve kalkıp banyoya gitmiştim. Banyodaki işlerimi hallettikten sonra bizimkilerle birlikte güzel bir kahvaltı yapabilmek adına mutfağa girip kahvaltıyı hazırladım. Hazırladıktan sonra odama girip üzerimdeki pijamaları çıkarttım ve günlük kıyafetlerimi giyip hafif bir makyaj yaptım. Bugün dans yarışması için çalışmalara başlayacaktık. Doruk'la daha yakın olabilecektim ve onu daha yakından tanıma fırsatım olabilirdi. Doruğu düşününce birden yüzüme saçma bir gülümseme geldiğini farkettiğimde 'ne diye sırıtıyorsun salak' dedim kendi kendime ve odadan çıkıp Deniz'le Gökçe'yi uyandırdım. İkiside "Daha kargalar bokunu yemedi kızım" demesine rağmen onları zorla kaldırıp hazırladığım kahvaltı masasına oturttum.

"Bugün çalışmalara başlayacakmışız" dedim çatalımla domatesten alıp mideye indirirken.

"Hadi ya partnerin kimmiş?" Dedi Gökçe meraklı bakışlarla. Doruğun ismini söylemekte önce tereddüt etsemde çekine çekine " Doruk Saygın" dedim. İkisi de tanıyorlardı. Deniz okula çok uğramasa bile bir sürü kızdan onun adını duyduğuna eminim.