𝐓𝐃 ★ 𝐂𝐇𝐑𝐈𝐒 𝐄𝐕𝐀𝐍𝐒
-----------------------
𝐔𝐘𝐀𝐑𝐈𝐋𝐀𝐑: Cinsellik, aile sorunları.
Normal bir günde silahlı çatışmanın kurbanı olan Ünlü oyuncuyu, Valeria adında ki bir doktor kurtarır.
Yorumlarınızı ve oylarınızı unutmayınız dostlar, fikirleriniz benim için çok önemli!!
BÖLÜM DOKUZ WOUND İN TWOHEARTS
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kapılar kapandı, kol bırakıldı. Karanlık odadaki ışık, aniden yanınca Valeria, Henry'e hüzünle baktı. "Ne yapmaya çalışıyorsun Henry? Hayatımı alt üst ettin zaten, daha ne alacaksın benden?" Chris'i acile bıraktıktan sonra adamı kolundan tutup karanlık odaya sürüklemişti.
"Ne mi yapmaya çalışıyorum?" Henry'nin kaşları çatıktı. Doktor, kollarını göğsünde bağlayarak kıkırdadı. "Kör mü oldun Valeria? Seni geri kazanmaya çalışıyorum işte." Diyerek iyi bir halt yemişçesine davrandı.
Valeria sinirle kafasını iki yana salladı, "Henry, beni geri kazanma. Tamam mı? Bana körlükten bahsettin ancak gözlerimi açan sendin. Bana gerçeği gösterdin ve Tanrı bir şekilde benim yanımda oldu, seni öğrenmemi sağladı."
"Yanlış yapıyorsun Valeria. Sen beni seviyorsun o dışarda ki adamı değil. Biliyorum." Valeria'nın elini tutup kalbine götürdü. "Kalbimin atışlarını duymak için stetoskopa ihtiyacın bile yok. Senin için atıyor bu kadar hızlı."
Valeria, adamın göğsünün üstündeki elini hızla çekti. "Ben o atışları durduralı uzun zaman oldu." Diyerek derin bir nefes verdi. "Üstelik o kalp atışları da az önceki stresten kaynaklı." Alay eder gibi kıkırdadı. "Ben seni bilmiyor muyum Henry?"
"Elbette beni iyi biliyorsun. Benim ne kadar iyi bir insan olduğumu... seni ne kadar çok sevdiğimi... benden neden ayrıldığını bilmiyorum ancak, bana geri dönmek istediğini biliyorum."
"Evet, seni çok iyi tanıyorum." Valeria saldırganca gözlerini kısıp adamı göğsünden itti. Bu hareketi karşısında karşısındaki afallasa da umursamadı. "Beni ne kadar kusursuz bir şekilde aldattığını mesela."
"Ne?"
"Bunu soruyor musun cidden?" Henry'i büyük bir ter kaplamıştı. "Henry." Valeria pes ederek başını iki yana salladı. "Bir erkeğin karşımda eriyişi bu." Diyerek adamı gösterdi.
"Saçmalıyorsun. Saçmalamaya devam edersen çok kötü şeyler olacak."
Valeria güldü, "Bunlar artık bir işe yaramıyor koca oğlan." Diyerek yaklaştı adama. "Çünkü ben insanların büyük bedenleri altındaki ayıcıklara şahit olmuşken senin küçük bedenine sığmayan şeytan artık büyüdü ve gizlenemiyor."
Büyük beden, ayıcık. Chris?
"Valeria. Beni dinlemeden hareket ediyorsun."
"Sana yakında kör bile olacağım ve sen benim peşimdeki kuyruktan farksız hale geleceksin. Öyle biteceksin, öyle eriyeceksin ki..." sinsice, ancak üzgünce gülümsedi. "Her neyse Henry, hastalarının başına dön. Ve inandığın bir Tanrı varsa ona bir dua et. Çünkü Chris seni şikayet ederse hapse girersin, sicilindir cart curt derken bir bakmışsın o beyaz önlük bir anda omuzlarından aşağı düşmüş..."
