17 | Owls

485 82 27
                                    

Baykuşlar

"Bence Winx'teki en güzel kız Flora. Ayrıca çok şanslı çünkü sevgilisi de erkekler arasında en yakışıklı olan." ağzıma birkaç mısır atarken konuştum.

Chanyeol kafasını iki yana salladı, "Bence Brandon daha yakışıklı."

"Ne alakası var be? Brandon'da tam bir playboy havası var bir kere!"

"Hiç de bile! Stella canavara dönüşünce onu bıraktı mı? Bırakmadı. Adam gibi adam işte, tıpkı ben!"

Battaniyenin altına tam olarak göremediğim canım abimin suratına baktım, "Sanarsın ömürlük sevgilisi olmuş."

"Hayatımın aşkını arıyor olamaz mıyım?"

"Ara ara, bulursun belki."

Gözlerini devirip laptopun ekranına döndü. Birkaç saniye sonra oflayarak üstümüzdeki battaniyeyi ittirdi ve oturur pozisyona geçti.

"Şu halime bak ya... Sadece iyi misin diye sormaya gelmiştim odana, şimdi oturmuş seninle Winx izliyorum!"

Çizgi filmi durdurup ben de oturur konuma geldim ve hüzünle, "Hani bana destek olacaktın?"

"Kızım böyle mi?" diye bağırınca irkildim, "Patlamış mısır yiyip Winx izleyerek mi? Hangi abi kardeşi için böyle bir saçmalık yapar ki? Resmen sekiz bölüm izledim sekiz! Yeryüzündeki tek abi modeliyim ya..."

Titrek bir nefes vererek Chanyeol'un boyu gibi uzun kollarına girerek ona sarıldım, "Asla Winx kızları kadar mutlu olamayacağım."

"Alt tarafı sevgilinin inek olduğunu öğrendin Aryeol, bu kadar dramatize etme be."

Kızgın moduna girerek hızla geri çekildim, "YA! SENCE BEN DRAM İÇİN Mİ BÖYLE YAPIYORUM?!"

"Lan bağırma annemi uyandıracaksın! Saat gecenin üçü."

"Bana ne? Saçma sapan konuşma sen de. Ya önemli olan Felix'in dahi olup olmaması değil, bana yalan söylemesi. Buna üzülüyorum ben. Yalandan nefret ettiğimi biliyorsun."

Gözlerini kıstı, "O çocuğu kapının önünde gördüğüm gün benden kurtulmak için anneme Chanyeol beni dövüyor diye yalan söyleyen kimdi acaba?"

Yalandan öksürerek biraz geri çekildim, "Ehm yani o tam olarak yalan sayılmaz sonuçta akşam yemeğinde koluma vurmuştun, anneme birazcık erken bilgi vermiş olabilirim."

"Erken bilgi mi? Sen iyice ustalaştın ha."

Derin bir of çekerek bağdaş kurduğum bacaklarımı uzattım, saat dokuzdan beri yatakta Winx izlemekten her yerim tutulmuş.

"Aman be Chanyeol... Kötü hissettim işte. Ben bugüne kadar hiçbir erkekle arkadaşlıktan öteye gitmedim. Şimdi Felix ilk sevgilim olunca böyle bir durumda elim ayağım birbirine girdi. Felix'in kötü bir niyetle yalan söylemediğini bilsem de kırıldım, ve bunu engelleyemiyorum."

Chanyeol bu sözlerimin ardından dirseklerini dizlerine, çenesini de ellerine yaslayarak tipik bir senin için üzülen BFF modeli oldu. Bu bana Azul'u hatırlatmıştı.

"Yani... Tabii can sıkıcı bir durum. Ama iki hafta olmuş, bence artık uzatma sen de. Konuşun barışın yapmayacaksanız ayrılın gitsin, yeter ki şu salak depresyonundan çık."

"Ya sen ne biçim bir abisin! İki dakika ciddi kalamıyorsun ya, şurada rahat rahat acımızı da çekemiyoruz!"

"O acıyı tek başına çekmiyorsun ki, tüm aileyi kendi depresyonuna kattın! Babam bile senin yüzünden evi terk etti."

Ağzım açık kaldı, dehşet içerisinde baktım ona.

"YUH! Abart biraz daha! Babam iş için şehir dışına gitti be manyak. Bir de bana dramatize etme diyorsun..."

"Ne bileyim gaza geldim bir an." bir süre sessizliğin ardından Chanyeol ilk defa insani bir hareket yaparak beni kendisine çekip sıkıca sarıldı, "Aman bee! Boşversene kız sevgiliymiş, dahiymiş... Biz abi-kardeş bekarlar team olarak birlikte yaşlanırız."

Kıkırdadım, "Gerçekten mi?"

"Gerçekten! Gerçi ben üniversiteyi bitirir bitirmez annem gelin adayları bakmaya başlayacaktır ama... olsun."

Tekrar güldüm ve ben de ona sarıldım. Birden odamın kapısı sertçe açılınca panikle o tarafa baktık. Annem bize son derece kızgın bakarken elindeki terlik de sonumuzun geldiğinin simgesiydi adeta.

"Siz baykuşlar gecenin bu saatinde neden hala uyumadınız?"

Chanyeol yalandan gülerek, "Eheheh, canım annem biz de tam uyuyalım diyorduk-"

Bu yalanı yutmayan hatta bitirmesine bile izin vermeyen annem terliğini nişan almadan fırlatıp ikimizi de çığlık attırırken Chanyeol'un arkasına saklandım.

"HERKES YATAĞINA! Getir o terliğimi de."

Chanyeol terliği anneme verip kendi odasına geçmek için Super Sonic hızıyla hareket etti. Ben de yorganı üstüme kadar çektim ve annemin gittiğine emin olduktan sonra tekrar kalktım.

Yatağımın yanındaki çekmecenin üzerinde duran Baby Yoda oyuncağına bakarak iç çektim. Onu özledim.

"Lee Felix seni pislik..." Baby Yoda'ya hafifçe vurdum, gözlerim dolmaya başlamıştı.

Daha fazla duygusala bağlamamak ve kafamı dağıtmak için kaldığım yerden Winx izlemeye devam ettim. Sanırım bu gece de uyku yok bana. Artık sabaha karşı altıncı sezonu da bitiririm herhalde...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
GENIUS |  Lee FelixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin