☬ 34 ☬

938 171 261
                                    

Merhaba ♡

Beklettiğim için üzgünüm :(

Sakıncası yoksa bol yorum ve oy istiyorum 🥺

İyi okumalar ♡♡

Bölüm: 34

Geceydi.

Bulundukları tepede yere uzanmış, çalıların ardından gözüken kalabalığı izlerken hepsi tetikteydi. Gözleri ortada yakılmış olan devasa ateşte, ateşin etrafında eğlenen kişilerde olsa da kendi çevrelerindeki en ufak hareketliliği de göz ardı etmiyorlardı.

"Sanki buraya yerleşmiş gibiler."diye fısıldadı Jimin. Eğlenenlerin sesleri onlara geliyordu ve yüksek sesle konuşup saklandıkları yeri belli etmek istemiyordu. Karnından dolayı yüzüstü uzanmayan tek kişi de oydu, hareketleri kısıtlıydı.

Yanan ateş dışındaki alanı süzerken Jimin'in haklı olduğunu görebiliyorlardı. Düz toprakta bir köy oluşturmuşlardı. Tek katlı kulübe evlerle doluydu her yer. Aralarda meşalelerle dolaşan kılıç ve baltalı kişiler görülüyordu. Çalgı çalan ve dans edip eğlenen kişiler olduğu kadar onlardan uzakta küçük ormanlık ve çalılık alanlara yakın yerlerde kafes ve zindanlar vardı. Karanlık olsa da bazen çarpan ateşin gölgesiyle içlerinde insanlar olduğu ayırt ediliyordu.

"Şuraya bakın."diyerek Yoongi işaret parmağıyla ateşin sağındaki alanı gösterdi. Kalabalık bir yuvarlak oluşturmuştu ve içine bir kadın atmışlardı. Koyu saçları dalgalı olan kadının üstündeki giysiler parçalanmış gibiydi. Kalçasını zar zor kapatan siyah kumaş parçası göğüslerine doğru bir çizgi halinde ilerliyordu ve göğüslerini de kapatmıştı ama bacakları, sırtı, göbeği açıktaydı. Hepsinin coşkuyla bağırışları eşliğinde yuvarlağın içine yüzü siyah bir örtüyle kapalı birisi girdiğinde ve kadına elinin tersiyle tokat atıp kadını yere düşürdüğünde yuvarlağı oluşturan kalabalığın gürültüsü tüyler ürperticiydi. Kadına vurulması hepsinin hoşuna gitmişti.

Yüzü kapalı kişi kadını saçlarından tutup ayağa kaldırdığında ve yürüttüğünde Taehyung içinde oluşan hisle yutkundu.

"Bu o."dedi nefesi kesilmiş halde. Tüm vücudu da yüzü kadar kapalıydı ama Taehyung sadece duruşuyla bile anlamıştı. Yanındakilerin ona döndüğünü hissetti. "Jeongguk."

Jimin gözlerini tekrar yüzü kapalı kişiye çevirdi. Kadını sürükleyerek ormana götürüyordu. "Çok... Sevecen birisine benziyor."

"Bahsettiğin gibi durmuyor."diye mırıldandı Yoongi. "Yüzünü bile görmedik. Ani karar vermeyelim."

"Prensi en iyi Taehyung tanıyor."diye hatırlattı Jimin. "Taehyung o diyorsa odur."

"Onu bulduğumuza göre siz gemiye geri dönün, biz de Taehyung ile alfalara karışıp Jeongguk'u alalım ve yanınıza dönelim."dedi Jax ve "Hazır mısın?"derken Taehyung'a bakmak için sağına döndü ama sağı boştu.

"Siktir."

Jax'in küfür edişiyle Yoongi ve Jimin ona baktığında ise onlar da bir kişinin eksikliğini fark etmiş, ne olduğunu anında anlamışlardı.

Taehyung gitmişti.

-

İsyancıların yerine gelmeden önceki yolculuklarında Taehyung hep aklında Jeongguk ile ilk karşılaşmasının nasıl olacağını düşünüp durmuştu. Alfa isyancıların Jeongguk'u ele geçirdiğini, bir zindana hapsedilmiş halde bırakıp arada bir işkence yaptıklarını bile düşünmüştü. Güçlü kişiler tarafından tutulduğunu, bu yüzden Jeongguk'un kaçamadığını yol arkadaşlarına söylüyor, geceleri düşünceleri yüzünden üzülüyordu.

shameless | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin