Neden bir şeyleri sürekli seçmek zorundayız hayatımız seçimlere mi dayalı?
Peki ya yanlış bir karar verirsek canımız çok mu yanacak acıdan titretecek kadar mı?Sabah uyandığımda hava çok soğuktu ki yağmur sesi kulaklarıma doluyordu. Bu soğukta kalkıp okula gitmek istemiyordum. Bunu bile yapamıyordum. Uyumayı bile isteyemiyordum bu hayattan zaten ne zaman istediklerim oldu ki hep ben birşeyler için çabaladım hep ben gidip istediğim şeyleri almaya çalıştım hiçbir zaman bana istediklerim kendiliğinden gelmedi.
Yataktan kalktım ve çalmasına yaklaşık iki dakika kalan alarmımı kapattım. Telefonumu şarja taktım ve banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Dişlerimi de fırçalayıp çıktım banyodan. Üstümü giyinmek için dolabımın önüne geçtim ve beyaz bir tişörtle siyah bir pantolon çıkardım. Aşağı kata mutfağa indim ve kendime okul için bir kahve yaptım.
Kahveyi termosa koyup çantamın köşesine yerleştirdim dökülmemesi adına.
Ayakabılarımı giyindim ve telefonumu alıp çıktım.yağmur hâla yağıyordu ve insanlar koşarak kaçıyorlardı.Yağmurun kokusunu seviyorlar ama ısalaklığına bile katlanamıyorlar insanlar da böyleler birini çok seviyorlar ama sevmedikleri ufacık bir şey onları soğutuyor ya da bahane oluyor.
Otobüs durağına geldiğimde kulaklıklarımı takıp müzik dinleyerek otobüse bindim. En arka koltuklardan birine oturdum. Çok geçmeden başka bir yerde bir çift bindi ve önümdeki ikili koltuğa oturdular. Konuşmalarını duymamak adına müziğin sesini biraz açtım. Bir süre sonra kadının kalkıp adama tokat atmasıyla müziğin sesini kıstım. Kadın adama bağırmaya başlamıştı.
"Pislik herif nasıl aldatırsın beni birde hâla sırıtıyorsun adı herif görüceksin gününü mahvedeceğim seni!!"
Bu kadar duymam yeterliydi olayı anlamam için bir kalp kırmak bu kadar kolaydı işte. Neden umursamıyor o adam sadece bir kalp değil koca bir hayat kırdı. Bir dal kırdı bir sevgi kırdı nasıl bu kadar umursamaz olur? İğrenerek bakıyordum.
Otobüsten indiğimde koşuyordum çünkü der felsefe ve ben o adamla pek iyi anlaşamıyorum. Neden bilinmez sürekli benimle uğraşıyor geçen gün sorduğum soru basit diye bana soruyla cevabını yüz kere yazdırmıştı.
Manyak adam sınıfa vardığımda nefes nefeseydim yerime geçip oturdum ve hoca geldi cidden bugün şanslıyım artık bir ay kadar şans bana uğramaz.
Hocanın arkasından da bir çocuk girmişti. Yakışıklı ama soğuk birine benziyordu."Oturun!"
Hepimiz oturduğumuzda sınıfta tek boş yer olan benim yanıma oturmuştu yeni gelen çocuk.
Tek oturmaktan memnundum pek birine yakın olmayı sevmezdim.Hoca yazı yazarken bizde onunla beraber yazıyorduk tahtayı birden sınıfın gıcık kızı sujie
"Hocam jungkook'un sesinden sizi anlamıyorum bile!"
Şok olmuştum. Ben dersin başından beri ağzımı açmamıştım ki
"Jeon jungkook! Aşağıya odama in ve beni bekle!"
"Hocam yalan söy-"
"İn dedim!"
Off layarak aşağıya indim ve odasına girdim. Cidden meriç hocadan nefret ediyordum. Gıcık adam bir kerede bana inan be bir kere!
Aniden kapının açılmasıyla konuşmaya başladım.
"Hocam o kız beni sevmediği için yalan söylüyor ağzımı bile açmadım gerçekten konuşmadım ben isterseniz yanımdaki çocuğa sorun"
"Şşş sakin ol "
Kolumu tutup beni kendisine doğru çekmişti.ne yapıyordu bu adam beni baştan aşağıya süzmüş ve gözleri dudaklarımda takılı kalmıştı. Çok geçmeden yaklaşmaya başlayınca geri çekilmeye çalıştım ama olmuyordu kaslı pis herif.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUEUR DE FROİD
Ação-neden bu kadar soğuksun? -yakın olmamı mı istersin küçük? jungkook'la aynı okulda olan ve onu isteyen katil taehyung bu isteğini gerçekleştirmek için her şeyi yapar ve jungkook'u evine davet eder.