son~

2 1 0
                                    

Onu motorla gittiğimiz iskeleye götürdüm ve yol boyunca iki yabancı gibiydik

Bana bakışı eskisi gibi eğildi sıradan bir insan gibiydik kim inanırdı sevgili olduğumuza

İskeleye geldiğimizde derin bir iç çektim ve denizi izledim

+" Neden buraya geldik? "

Gözlerimi boşluğa diktim

-" burası... Benim için özel bir yer"

+" Peki neden benimle konuşmak istiyorsunuz?"

Artık benimle resmi bir dil konuşuyordu...

-" burası sana tanıdık geliyormu?"

+" ... hayır, ama sıcak hissediyorum sanki yıllardır burdayım yabancılık çekmedim yani"

-" biliyormusun joon, sevdiğim adamın elini ilk burada tuttum ve İlk defa onun beline bu yollarda sarıldım "

+"Şu an nerede?"

-" şu an bana o kadar uzak bir yerde ki... Ama bir o kadar da yakınız"

+" Üzgünüm, anlatmak istediğin şeyi anlamıyorum..."

-" aha.. sorun değil, unut gitsin..."

Zaten hatırlamıyordu da..

-" sadece denizi izleyelim olur mu?"

+" Peki"

Sessizce denizi izledik, tamda iki yabancı gibiydik onca yaşanmış gerçekler.. her şey unutuldu

En azından joon unutmuştu, demek bu kadar kolaydı

+" Min jun-ah, adın buydu değil mi?"

-" e-evet..."

+" Sevgilinin yerini tutar mı bilmiyorum ama benim için ilk olucak, isterseniz elimi tutabilirsiniz..."

Kendimi ağlamamak için sıkıyordum artık karnıma kramp giriyordu

-" ahm... P-peki..."

Elini tuttum ve o ilk güne geri döndüm ama joon... Joon sıradan bir insanın elini tutuyordu..

Onun için hiç bir anlamım yoktu ..

...

Kimsenin üzerine gitmedim, so-ji ile uzak bir yere taşındık aslında uzak değildi ama başka bir okula gidiyorduk

Artık kendime yeni bir sayfa açmak istiyorum

Okulun ilk günü sırama oturdum ve kitabımı açtım... Ders başladı...

İkinci derse geçtik ve dersin ortasında kapı açıldı...

Arkadan -yavaşş!!- diye sesler yükseldi

O an geçmişe daldım gözlerim doldu

İçeri giren kişi özür diledi ve en arka sıraya oturur oturmaz uyudu ben ise onu izliyordum

Zil çaldı ve yanına gittim

-" merhaba..."

" Merhaba"

-" ben.. min jun-ah"

" Ha.. bende jae hoo, bir sorun mu var?"

-" hayır, adını öğrenmek istemiştim iyi günler.."

Ve oradan hızla uzaklaştım

Beni gören so-ji yanıma geldi

:"min-junn!! İyimisin?"

-" so-ji... Neden?! Neden beni unuttu!!! Canım acıyor.. onu unutmak istemiyorum.."

...

Ne kadar istemese de insan, canından çok sevdiği şeyleri unutabiliyormuş

Zaman insana her şeyi unutturabiliyor

Kalbin silmesede aklından uçup gidiyor...

Belki joon beni unuttu, ama gittiğimiz iskele, restoranlar, deniz kenarları...

Gittiğimiz yerler bizi unutmuyor..

Unutulan tek şey zamandı ve biz zamanı hızlı yaşadık

Bu hız ikimizide unutturdu

~son

-H&M~
Mutlu sonlar zamanla son buldu

Min-junn & Hoo-joon'

H & M~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin