Huzur masanın üzerindeki siyah dosyayı farketti. Dosyada Kalender Holding yazısı ve amblemi vardı. Ne olduğunu tam anlayamamıştı.İşler ve kendisi arasındaki bağlantıyı çözememişti.
Huzur tekrardan "Evet?" diyerek soru sorar gözler ile baktı. Sessizliğin ardından amcası boğazını temizleyerek "Evet Huzur. Baban artık hayatta olmadığı için şirketimizdeki ve bünyemizde bulunan diğer tüm hisselerinin senin üzerine aktarımını yapacağız." derken Huzur aniden lafını bölerek "Hisse mi? Ne hissesi. Babamın sizinle alakalı bir şeyi olduğunu sanmıyorum. Benim babam sadece bir enstrüman hocasıydı." dedi.
Heyecanı ve merakı gitgide artmaya başladı.
Babaannesi eli ile amcasına dur işareti yaptıktan sonra
"Bizi doğru düzgün tanımadığını biliyoruz Huzur. Ama şöyle bir durum mevcut. Babanında bu ailedeki diğer her bir fert gibi hisseleri mevcut. Zamanında çalışmayı bırakıp burdan taşınmış olsa bile buranın yapı taşlarından biri sonuçta. Baban buradan gittikten sonra hiçbir geliri kabul etmedi. Aksine bu gelirlerin bir hesapta toplanıp birikmesini istedi. Bu birikimi senin için istedi. Üniversiten, iş hayatın, evliliğin ve hatta gelecek hayattaki çocukların için. Bizde bu isteğini tabi ki kabul ettik. Bu hesabı kullanabilmen için 18 yaşına girmiş olman gerekmekte. 18 yaşına kadar ve sonrasında da biz tabii ki senin her şeyini karşılamaya hazırız.Biz bir aileyiz.
Sen bize babandan emanetsin.
Bu işlerin halledilmesi için bir kaç belge var görmen gereken biz bunlar hakkında konuşmak istemiştik. Ve ayriyeten birşey daha var görmen gereken." diyerek koltuğunun yan tarafından bir kilitli kutu çıkardı. Kutuyu Huzur'un önüne itti.
Huzur şaşkın hali ile "Bu kutuda nedir? Hem bu kilitli." diyerek kutuyu incelemeye başladı. Babaannesi bir zarf uzattı ardından. Huzur zarfı aldı. Zarfın üstünde ismi yazıyordu. Ve zarfın ağız kısmında bir mum mühür mevcuttu. Bu mühürden anlaşılacağı üzeri bu zarfı daha önce açan olmamıştı.
Bu zarfı hazırlayan kişinin babası olduğunu öğrendi.
Amcası "İstersen zarf ve kutudan sonra bu belgeleri imzalayabilirsin. Anlaşılan baban bu gün için gerçekten hazırlık yapmış. Odana çekilip tek başına bakmak istersen seni anlayışla karşılarız. Sonuçta sana aitler. Ama merak etmiyorum da değil. Belki kendin açıp baktıktan sonra bizede gösterirsin." diyerek gülümsedi.
Halası Huzur'un omzuna şefkat ile dokunup "Hadi sen odana çıkta bak bakalım sonrasında güzel bir uyku çek. Bu konuları yarın konuşuruz. İyi geceler canım." dedi.
Huzur bu söz ile birlikte birden ayağa fırladı kutu ve zarfıda hemen eline alarak "İzninizle, iyi geceler." dedi yüzündeki buruk gülümseyle. Koşar adım ile odasına çıktı.
Yatağının üzerine oturup önüne zarfı ve kutuyu koydu. Heyecandan kalbi sıkışıyordu. Ama açması lazımdı. Elleri titreyerek zarfın üzerindeki mühürü kaldırdı. İçerisinden bir mektup bir de bileklik çıktı. Bilekliği ve üzerindeki şekiller bulunan charmlara tam anlam veremedi. Ama güzel duruyordu. Ardından mektuba geçti...
"Merhaba güzel kızım,
Eğer bu mektup eline geçmiş ise ayrı düşmüşüz demektir. Şimdiden seni çok özlemiş olmalıyız.
Senden özür dilerim boncuğum. Sana hayatı hiç bir zaman tam olarak anlatamadım. Senden gizledim. Yok sayarsam gerçekten yok olur sandım. Ama sana bütün gerçeklerini bir bir anlatacağım. Bunları öğrendiğinde bize kızabilir hatta bizden nefret bile edebilirsin. Ama olsun seni sevdiğimi ve bunların hepsini seni korumak için yaptığımı bil lütfen.
Zarfın içerisinden çıkan bileklik ile o kutuyu açabilirsin. Anahtar o bileklik. O bileklik senin hayatında çoğu yerin anahtarı olacak. O bileklik annenden kaldı.
Şimdi düşünüyorsundur nasıl yani annemde hiç görmedim ben bunu. Kafan karışmış olabilir. Ama sana hayatınla ilgili söyleceğim ilk gerçek bu olacak. O bileklik senin gerçek annenden kalma...."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Huzur
General Fiction"Merhaba güzel kızım, Eğer bu mektup eline geçmiş ise ayrı düşmüşüz demektir. Sana hayatı hiçbir zaman tam olarak anlatamadım. Senden gizledim. Yok sayarsam gerçekten yok olur sandım. Ama sana bütün gerçeklerini bir bir anlatacağım. Bunları öğrendi...