SAPLANTI

MARİA

Güneşin tenimi okşamasıyla içim kıpır kıpır oldu. Ellerimi havaya kaldırıp birkaç esneme hareketi yaptım.
Bugün diğer günlerden çok daha mutluydum.eski sevgilimden dün ayrıldığımdan dolayı kendimi özgür bir kuş gibi hissediyorum.

En yakın arkadaşımla beni aldattığını biliyordum. Sadece sessizi oynamak istedim ta ki dün akşam onları yatakta basıncaya kadar ondan sonra ikisine de engelli basıp italaya 'ya keyif tatili için geldim.
İtalya'yı çok beğenmiştim. Yemekleri, kültürleri, yerleşim ve ulasım için mükemmel bir yerdi. Galiba tatilimin tadına doyamayıp uzun bir süre bile kalabilirdim. Portekiz'den daha iyiydi her halükarda...

Biraz alışveriş ve gezi için sabah bakım ve kırmızı elbisemi siyah ayakabılarla tamamlayıp Via del corso caddesinde sophia' yı beklemeye koyuldum. Sophia inanılmaz derece sexi siyah elbisesi ve güneş gözlüğüyle el salayıp bana sarıldı. Mis parfüm kokusunu içime çektim. Birbirimizin yanaklarına hayali öpücükler kondurduk.

"Niye beni ziyaret etmek için bu kadar geç kaldın Maria seni tam 1 yıldır görmedim bu kadar güzelleştiğine inanamıyorum"

Yüzüm bunca zamandan sonra gerçek bir gülümsemeyle taçlandı.
"Ah, sevgili Sophia teşekkürler. Ama bakıyorum ki sen bu zaman aralığında bile güzelliğin hiç eskilmemiş"
Sophia 30 yaşındaydı. İnanılmazı güçtü. Çünkü kendisi 24 yaşında biri gibi gözüküyordu.kocasından yeni boşanmıştı. Nedeni ise bir çocuğu olmamasından kaynaklı her gün oluşan kavgalıarıydı.

Onunla olan tatlı sohbetimiz romanın en işlek sokağı olan Via del corso' sokağındaki doria pomphilli Gallery 'ine kadar sürdü.
Her şey muazzam ve harikaydı. Hayalimin şehri gerçekten Roma olarak belirleyip kafama not ettim.
Bir kaç güzel manzaranın fotoğraflarını çektikten sonra sophia'nın acil bir işi çıkmasıyla ayrıldık.

Bir caffeye gitmeye karar verdim. Ve yolumun üzerindeki duran eskimiş bir restorana girdim. İçeride kimse yoktu. Cam tarafında bulunan masaya geçip oturdum. Ayağımın sızlanmasıyla topuklu ayakabılara küfür ettim. Kim böyle birşeyi icat ederdi ki

Etrafa baktığımda bana doğru gelen yaşlı kadınla göz göze geldim.
Sağa sola bakınarak yavaşca not defterini çıkardı.
" Buyrunuz madam, isteğinizi alabilirmiyim?"

" Ben bir spagetti alabilirmiyim? içecek olarakta frangelico birde rendelenmiş riccota peyniri"

Defterine söylediklerimi not ettip benden uzaklaştı.
Sabırsızlanarak bahçeyi gözlemledim. Tam 10 dakika sonra 3 tane range Rover arabaları etrafı doldurdu.
Bu bana biraz tuhaf gelmişti. Çünkü adamlar arabadan indiklerinde hepsi jilet gibi takımlara sahip korumalara benziyorlardı.
Onlardan gözlerimi ayırıp yemeğin gelmesini bekledim.
İçimde endişe kırıntıları belirginleşti.
Adamlardan bazıları restoranın etrafında, bazıları kapının yanında ve 2 taneside bana doğru gelmeye başladı. Nefesimi tuttum. Burdan hemen kurtulmam gerekiyordu değil mi? Çantamı hızlıca kapıp çıkışa doğru ilerlerken bana doğru gelen adamlardan birinin telefonla evet kız burada dediğini duydum.
İşte şimdi bitmiştim.burdan çıkışım imkansızdı. Benim gibi sıradan bir kızı neden istiyorlardı?

Adamın yanından geçerken kalbimin durduğunu hissetim adam göz ucuyla bana bakıp yanımdan geçip gitti.

Ah, deliyirdum galiba bu zamanlarda paronaklaşıyordum.
Issız caddelerden yürüyüp lanet oteli bulmaya çalışıyordum çünkü kaybolmuştum. Etraf kararmaya başlamıştı.Hangi sokaktan gidicektim? Ve ben nasıl böyle ıssız ve kimsenin bulunmadığı bir sokağa hangi ara gelmiştim.
Arkamdan bir ses duyunca refleks olarak arkama döndüm.
Etrafta benden başka kimse yoksa bu ses nerden gelmişti. Hızlıca sol tarafa döneceğim zaman kafama sert bir darbe yedim. Ve her şey bulanıklaştı. Birinin beni kucaklayıp küçük fare sonunda elimize geçti" dediğini duydum ondan sonra her şey karardı...

Kitabın ilk bölümünü nasıl buldunuz?

Sizce Maria'yı neden kaçırdılar?

Ve adamlar onunla ne yapacak?

Yorum kısmına mesaj bırakmayı ve etkileşimde bulunmayı unutmayınız...

Seviliyorsunuz ❤️ ❤️ 💋💋