3 • Albeni •

28 5 4
                                    










Bu olay üzerinden 2 saat geçmişti annem abim ve Zeynep'i dışarıya fazla çıkmaması için uyarmıştı. Banada ne kadar dese de ben buna aldırış etmedim çünkü ben gezmeyi seven biriyim. Bol paça siyah yüksek bel pantolonumu giyip üzerine beyaz uzun kollu boynu açık crobumu giydim. Saçlarımıda salıp halka küpelerimi taktıktam sonra hafif bir makyaj yapıp evden çıktım.
Betül çarşının ortasında bir banka oturmuş beni bekliyordu ona seslendiğimde beni fark edip kalktı.

"Ya kızım neredesin sen bekle bekle ağaç oldum da "

"Uff Betül görende ayakta bekledin sanar banka yayılmışsın "

Dedim gülerek o ise tek kaşını kaldırmış.

"Ayıp ayıp insan geç kaldığım için özür dilerim arkadaşım der."

Gülümseyerek

"Annem izin vermedi hemen zor kaçtım evden valla , bugün neler oldu bir bilsen gel gezerken anlatayım."

"Ayy kız hadi çatlatma beni anlat"

Diyerek koluma girdi Betül, gezerken bütün olan biteni anlatmıştım. Betül, Mahir komutanın benden etkilendiğini söylemişti ama ben bunu inkar etmiştim. Çünkü çok soğuk ve duygularını asla belli edemeyen bir adamdı , sabah benim berdel gitmeme tepki gösterdi diye benden etkilenmesi gerekmiyordu bunu Betüle açıklamaya çalışıyordum ama nafile...

"Kız şuraya bak "

Kolumu dürterek kulağımın dibinde bağırmasıyla gösterdiği yöne baktım. Yok artık buradada karşıma çıkmazdı. Bu adama görüşmemek üzeri dememişmiydim ne diye sürekli karşıma çıkıyordu.

"Oo daldın gittin öyle , e doğru sende haklısın yakışıklı, karizmatik , kas-"

"Ya sus Betül ne diyosun ya banane onun tipinden , sende adama şöyle bakıp durma başka birşey anlicak."

Birden bire kahkaha atmaya başladı

"Sen mi ben mi heh , hem al senin olsun pardon senin zaten dimi ?"

Dedi gülerek ona kızgın gözlerle baktım.

"Yürü Betül yürü "

Diye kolundan tutup çekiştirdim.
Hediyelik eşyaların satıldığı bir tezgahın yanında durduk çok güzel ahşap hediyelik eşyalar vardı.

"Ayy Betül şu minik nazar boncuklu eve bak."

Dedim Betül lafıma cevap vermeden başka biri verdi.

"Sende isterdin dimi böyle evin olmasını mutlu , huzurlu , ben sana diyorum Işıl evlen benle bu ev ne ben seni saraylarda yaşatırım. "

Dedi arkamdan gelen ses dönmemle Mustafa'yı görmem bir olmuştu. Mustafa 18 ime girdiğimden beri peşimi bırakmıyordu malıyla mülküyle beni etkilemeye çalışıyordu.

"Yok Mustafa ben saray istemem , emin ol senin olduğun yerde ne huzur ne de mutluluk olur. "

Dedim ciddi bir şekilde.

"Bir gün benim olunca böyle diyebilecekmisin bakalım Işıl "

Etrafımı kontrol ettiğimde kimsenin tanıdık olmaması beni sevindirmişti. Yoksa büyük dedikodu çıkardı. Mustafa'nın dibine kadar gidip

Tutukla Beni Komutan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin