♪ I don't care
Gözlerimi açtığımda bir beyaz tavan gördüm. Ben bu duvarı bir
çok kez görmüştüm hemde çok burası hastane odasıydı. Gözlerimi huysuzca dolaştırdım gözüm bileğime bağlı olan bir serum gordüm. Onu umursamazca çıkarttım. Ayağa kalkacağım sırada başıma giren ağrıyla beraber geri kafamı yastığa gömdüm. Elimi oraya götürdüm biraz acıyordu ama ben dün kafamın yere çakıldığından eminim. Bir anda odaya hemşire girdimHemşire- Uyanmışsınız bayan Lee ben doktoru çağırıp geliyorum siz dinlenmenize bakın.
Kafamı 'tamam' anlamda salladım beni onaylayıp gitti. Kısa bir süre sonra odaya doktor geldi. Elinde dosyalar vardı, doktor elini dosyadaki sayfalarda dolaştırıyordu, sonra durdu bana baktı ve konuşmaya başladı.
Doktor- Bayan Lee buraya genç bir çocuk sizi getirdi. İfadesinde sadece kafasını bir yere sürttüğü için çizikler olmuş dedi bize. Her neyse, panik atağınız ve klostrofobiniz çok olmuş o yüzden size serumdan ilaç verdik. Şimdi çıkabilirsiniz. Tekrardan geçmiş olsun.
Chw- tamamdır doktor bey.
Kendimi toparlayıp yataktan çıktım odanın lavabosuna girip ihtiyaçlarımı karşılayıp çıktım koltuğun üzerindeki çantamı alıp hastaneden çıktım. Ve evime doğru yürüdüm, yarın yeni bir okula gidecektim umarım orasıda eski okulum gibi olmazdı.
-Taehyung'dan-
Avımı ısıracakken bir mor ve kırmızı karışık bir kalkan belirdi. Karşı duvara direk çarpmıştım. Kız yere çakılmıştı, kafası kanıyordu. Ve hayla kalkan gitmemişti bir anda beyaz bir ışık çıktı çok güçlüydü hemde fazlasıyla, bende rahatsız olup kollarımla gözlerimi kapatmıştım 2 dakika sonra ışık gitti. Chaewon'nun ne kafasında bir yarık vardı nede kan vardı. Bu kızda gerçekten bir şeyler vardı bunu hyunglarıma söylemem lazımdı. Kızı kucağıma alıp hastaneye doğru gittim kızın hastalığı vardı onu telefonumdan araştırmıştım hayat hikayesine dair hiç bir şey yoktu sadece ismi, yaşı, kilo, hastalıkları, hobileri vardı. Başka bir şey yoktu. Kızı hastaneye yatırıp ihtiyaçlwrımı karşılamaya gittim.
- Chaewon'dan bir gün sonra (Pazartesi)-
Sıcacık yatağımdan zarzor çıktım. Lavaboya girip ihtiyaçlarımı karşıladım çıktım. Dolabıma doğru yürüdüm. Elime okul formasını alıp giyinmeye başladım.
(Okul forması)
Düz saçlarımı tarayıp olduğu gibi bıraktım. Aşağı inip yemek hazırlayıp yedim. Siyah converselerimi giyindim koltuğun üzerindeki çantamı ve telefonumu alıp evden çıktım. Okul yolu benim evimden 20 dakika mesafesindeydi. Dün olanlar aklıma geldi, oda eski okulumdakiler gibiydi. Yüzünü o kadar çok merak ediyordum nedense çünkü yüzünü benden saklıyordu. Boşverip okula doğru yürüdüm.