Bir Bakış / Texting

13.Bölüm | Zena

Bölüm Şarkısı: Sufle - Ne Söz Ne Saz

Oykun Fahat

Büge, yazdığım mesaja cevap vermemişti. Kendime itiraf etmiştim Büge'yi sevdiğimi. Şimdi ona karşı hissettiğim duygularımı bilmesini istiyordum artık. Saklanmak, içimi kemiren solucandı adeta.

Ondan saklıyordum ona karşı hissettiklerimi ya da saklamak zorunda hissediyordum kendimi. Her gün yüzüne bakarken arka planda da kendisine gizli bir hesaptan yazıyordum. Onun tabiriyle ' çaldığım hesabından ' yazıyordum. 

Gece boyu uyumamıştım. Oturup camdan dışarıyı seyretmiştim. Gökyüzüne bakarken insanların ne kadar acımasız olduğunu düşündüm. Kendi egolarını tatmin edebilmek için başkasının gururunu ayaklarının altına alıp kolayca çiğneyebiliyorlardı.

Yetiştirilme tarzımdan dolayı mı yoksa etrafımda gördüğüm davranışları özümseyerek karakterime kattığımdan mı bilmiyorum ama insanların birbirleri üzerinden pis işler döndürmesi nefret ettiğim bir şeydi. 

Uyuyamadığımdan dolayı sabah olduğunda yorgundum. Gece nefes alamamıştım ve balkona çıkmıştım. Balkonda otururken soğuk havanın etkisiyle rahatladığımı hissetmiş ve oturup kalmıştım, hala da oturuyordum.

Barın saat 07.00 gibi uyanıp balkona çıktığında beni ayaktayken gördü. Soru dolu gözlerle bana bakınca ' uyuyamadım. ' dedim. İçeri geçti ve sonra elinde kupalarla geri döndü. Birisini uzatınca kahve yaptığını gördüm. Teşekkür ettikten sonra tek kelime etmeden kahvelerimizi içtik ve kahvaltı hazırlamak için içeri geçtik. Kahvaltılıklar bitince ortalığı toparladık.

Dersin hocası, yakınını kaybetmiş ve bize onu söylemişti. Kahvaltıdan sonra biraz dinlendim odaya geçip. Dinlenmem işe yarardı, yoksa gün içinde gece uyuyamadığımdan dolayı bir yerde sızıp kalırdım. Aradan yarım saat geçince Büge arayıp okulda buluşalım mı deyince önemli bir şey  olduğunu düşünerek okula geçtik.

Okula vardığımızda Bügeler büyük ihtimalle dersteydiler. Saate baktığımda 11.00 olduğunu gördüm. Zaman sanki bugün bükülmüş gibiydi. Saat ilerlemiyor ve insanı bunaltıyordu. Daralmaya başladığımı hissedince bahçeye çıktım ve banklardan birine oturdum. Yakamdan bir el sanki boğazımı sıkıp beni boğuyordu.

Birkaç dakika sonra birinin yanıma oturduğunu hissettim. Barın olduğunu düşündüğüm için bakmadım o tarafa. Ancak yanımdan bir kız sesi gelince yan tarafıma döndüm ve İriz'le karşılaştım. 

'' Merhaba, oturdum ama boştu değil mi? '' 

'' Evet evet, boştu. Merhaba bu arada. ''

'' Nasılsın, neden tek başına burada oturuyorsun? ''

'' Aslında tek başıma değilim. Barınla geldik ama birden nefesim daralınca dışarı çıkmak istedim. ''

'' Anladım. Şu an iyisin değil mi? Yüzünün rengi falan yerinde ama sadece gözlerinin içi ve etrafı kızarmış. ''

'' İyiyim iyiyim. Gece uyuyamadım, ona kızarmıştır. ''

'' Neden? Sende mi Büge gibi ödev falan yaptın da sabahladın? ''

Demek ki Büge de bütün gece uyanıktı ama bana yazmamıştı. 

'' Büge'nin öğrenciliğini bilmediğim için bir şey diyemiyorum.''

'' Çalışkandır, zekidir, dakiktir ancak bir konuda çok kızarım ona. Her zaman, her şeyin en iyisi olacak onun için. Mükemmeliyetçililik kafasındadır biraz o. Ama çok iyi bir kızdır. ''