Kerem'den.
(Altaylarin ev aldiklari gunun yarınındaki gün. Nasil mantıklı bi cumle kurmuşum ben yaa düzenlerken fark ettim.)
Sabah uyandığımda bu sefer belime sarılan eller yoktu. Boşlukta hissediyordum kendimi, eksik hissediyordum. Altay yoktu bu sefer. Belimi Altay'ın elleri değil, soğuk sarmalıyordu. Özledim onu şimdiden. Sadece 2 gün oldu. Tekrar böyle bir acıya nasıl dayanacağım? Tekrar böyle bir ayrılığa nasıl dayanacağım? Yanımda Arda var, kızım var. Nasıl unutacağım? Daha 2 gün olmuşken şimdi böyle düşünüyordum. Yatağımda kendime sarılarak ağlamaya başlamıştım. Sonra odamın kapısı açıldı ve tekrar kapandı. Arda gelmişti, yanıma oturdu. Ben de oturur pozisyona geldim. Sonra bana sarıldı ben de ona sarıldım.
"Lütfen ağlama baba. Ben varım yanında. Sana destek çıkarım her zaman."
"Benim suçumdu Arda. Siz niye beni hâlâ seviyorsunuz ki? Babanız benim yüzümden terk etti sizi. Her şey benim suçum! Lanet olsun batırdım her şeyi! Keşke ölsem de kurtulsam şu vicdan azabından!"
"Şşşh baba öyle deme. O geri dönecek. Sonsuza kadar bizi bırakamaz değil mi? Volkan abinin dayağından kaçamaz sonra."
Ağlarken Arda'nın dedikleri ile gülümsemiştim. Kapı çalınca ayağa kalktım.
"Ben bakarım Arda. Sen kahvaltı hazırlamaya başla."
Ben aşağı inip kapıya baktığımda her şeyi mahveden şerefsiz gelmişti. Sessizce konuştum.
"Ziyech niye geldin? Git buradan. İstemiyorum seni, nefret ediyorum senden."
"Ah bebeğim yapma böyle. Beni sevdiğini ikimizde çok iyi biliyoruz."
Beni belimden tutup kendine çekmişti.
"Ben seni sevmiyorum. Altay'ı seviyorum ben!"
"Hah çok güldüm. Hem gelmiş benim öpüşüme karşılık veriyorsun şimdi de karşıma geçmiş Altay'ı seviyorum diyorsun."
"Ben senin öpüşlerine karşılık vermedim! Ayrıca Altay'ın geldiğini sen farketmiştin. Ve farkettiğin için kafamdan tuttun, bastırdın siktiğimin dudaklarına."
Yukarıdan Arda bağırdı.
"Baba kim gelmiş!"
"Bir arkadaşım gelmiş."
"E eve alsana beraber kahvaltı ederiz!"
"Yok o gidecek birazdan!"
"Tamam o zaman."
Sonra Ziyech tekrar bana döndü.
"Neden almadın beni evine?"
"Buraya girmeye, hatta bu mahalleye gelmeye yüzün bile olmamalı senin. Şerefsiz orospu çocuğu."
"Kerem'im düzgün konuş benimle!"
Kaşlarımı çattım.
"Bana Kerem'im deme. Bir tek Altay bana öyle seslenebilir."
"Çok inatçısın Kerem."
"Siktir git buradan!"
Arkadan Muslera'nın geldiğini fark ettim.
"Gitmiyorum Kerem ne yapabileceksin?"
Bağırıyordu bana. Tekrar gözlerim dolmuştu. Kızım odasından buraya doğru geliyordu. Bıraksa beni. Muslera gelmişti. Ziyech'i benden alıp yakasına yapışıp kapıya ittirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Büyümüşsün." AlKer
Fanfic1999 depreminde Altay Bayındır sayesinde enkazdan çıkarılan Muhammed Kerem Aktürkoğlu, 2023 depreminde yardım için geldiği stüdyoda kahramanıyla, çocukluk aşkıyla karşılaşır...