Kulaklarımı tahtaya dayayarak içerideki iki kişiyi dinlemeye çalışıyordum ancak bizi dışarıya çıkartmalarından beri neredeyse yarım saat geçmişti. Başımı kaldırarak benim yukarımda kulağını kapıya dayamış olan Danny'e baktım. "Bunlar neden konuşmuyor?" Danny sessiz olmamı söyledikten sonra içeriyi işaret etti. "Bertwin konuşuyor." Sözü bitmeden kulağımı tahtaya geri koyarak içeriyi dinledim. Bertwin çoktan cümlesinin ortasına gelmişti bile. "Değil miyiz? Dmitry bir şey söylesene." Dmitry'den cevap gelmediğinde sarışın tekrardan konuşmaya başladı. "Arkadaş değil miyiz?"
"Öyleyiz."
"O halde neden benden gizliyorsun? Neler oluyor belli ki oraya eğitim için gönderilmedin." Tekrardan sessizlik oluştu ardından birkaç adım sesi yükseldi hangisinin olduğunu anlamasam da içimden bir ses Dmitry'nin odada turladığını söylüyordu. "Ben de bilmiyorum. Emin ol bilseydim sana söylerdim. Sanırım benden kurtulmaya çalıştı." Dmitry'nin sesi uzaktan geliyordu.
"Saçmalama. Sen onun tek varisisin." Berwin'in de sesi onun gibi yavaşça duyulması güç hale geldi.
"Evet öyleyim. Bu yüzden korkuyorum ya." Dmitry'nin ilk defa benim dışımda birisine korktuğunu söylediğini duyuyordum. Yüzündeki nazik gülümsemesiyle içindekileri sandığına kilitleyen bir insandı o, en yakınım dediği arkadaşına dahi. "Sana dediklerimi hatırlıyor musun?"
"Yapma, bu gerçek olamaz." Sessi çaresizliğe düşmüş gibi alçak bir şekilde çıkmıştı.
"Ya öyleyse?"
Aralarına tekrardan bir sessizlik çöktüğünde Danny geriye doğru çekildi ve kolunu kapıya doğru uzattı. Oturduğum zeminden kalkmadan kolunu tutarak ona baktım. "Ne yapıyorsun?" Başını eğerek bakışlarını bana dikti. "Bizden bir şey gizliyorlar. O benden bir şey gizlemezdi." Parmaklarım yavaşça bileğinden kayarken bakışlarım yere kaydı. "Dmitry'de saklamazdı."
Danny'in aniden içeriye doğru ittiği kapıyla beraber iki bedenin bakışları bize döndü. Dmitry benim yerde oturduğumu gördüğünde kaşlarını çatarak birkaç saniye bakındı ardından Danny'e baktı. "Kapı mı dinliyorsunuz siz?"
Danny yanımdan su gibi sızarak içeriye geçti ve Bertwin'in karşısında dikildi. "Benden ne saklıyorsun sen?" Bertwin ona sinirle bakan arkadaşına açıklama yaparken Dmitry yanıma doğru geldi ve yerden kalkmam için elini uzattı. Bulunduğum durumdan utandığım için elini tutmadan yerden kalktım. Dmitry'nin kıkırdamasıyla başımı kaldırarak ona baktım. "Sorun değil. Ayrıca kızma. Ben senden bir şey saklamam sadece doğru zamanın gelmesi lazım." Başımı sallayıp gülümsedim. "Biliyorum ama zamanı ne zaman? Bertwin ile parti gecesinde konuştuğun şeyi hâlâ gizliyorsun."
Elini yavaşça kaldırarak saçlarımın arasına attı ve köklerinden ucuna kadar okşadıktan sonra tutamların parmaklarının arasından kayışını izledi. "Dövüşürken zorlanmıyor musun?"
"Konuyu değiştirme."
"Biraz kısaltman lazım gibi." Gülümseyen suratı bana döndüğünde sessizce sözlerini onaylayarak neredeyse kavga edecek olan ikiliye döndük. Dmitry aralarındaki duruma bir son vermek ister gibi aralarına girdi. "Danny. Zamanı değil."
Danny'in çatık kaşlarının bu seferki hedefi o oldu. "Bertwin ile konuşuyorum izninle." Ardından sarışına dönerek kaldığı yerden devam etti. Bertwin boncuk gibi gözlerini yardım ister gibi yavaşça Dmitry'e kaydırdığında gülümseyerek "Denedim." dedi.
İkisinin konuşması yavaştan hafiflemeye Bertwin, Danny'in yavaştan gönlünü almaya başladığında yanımda dikilen bedene döndüm. "İyi misin? Sesin kötü geliyordu." Dmitry yanağında oluşan hafif gamzelerini bozmadan bana döndü. "Ben her zaman iyiyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Rüyalar: Yıldızlara Kalan Aşk (+18)
Novela JuvenilHikaye uyarısı: Zorbalık, ırkçılık, işkence, cinayet. Bu hikaye kaybolmuş olan yıldızlar ve onu özleyen denizin nadide incilerine. Sky adlı şehrin ironik toprak gökyüzünden, denizlere rengini veren uçsuz bucaksız maviliğe uzanan bir hikaye. Sessiz...