Riley çekildiği yükseklikten aşağı bir kaya gibi çakıldı. Toparlanıp bir an önce yerden kalkması gerektiğini biliyordu çünkü yerdeki sarsıntı saniyeler geçtikçe artıyor, başıboş ordusu etinden bir parça almak için üzerine doğru koşuyordu. Yerden doğrulup etrafına bakındı ve az önce boyuta çektiği iblisle göz göze geldi.
"Cömert hanımım,"
Riley sesin geldiği yöne doğru döndü ve dükkânın bulunduğu katın kıyısında duran tüccar iblisi gördü.
Tüccar iblis, gagaya benzer burnunun iki yanında iki parça taş gibi duran gözlerini kısıp Riley'yi inceledi. "İlk defa sizi avcı kıyafetleriniz olmadan görüyorum. Neredeyse tanıyamayacaktım. He-he-he." Şişkin vücudunun izin verdiği kadar eğildi ve Riley'yi daha da yakından görmeye çalıştı. "Üstelik gördüğüm kadarıyla teçhizatınız da yok."
İblisin sinirli kükreyişiyle ilgisini tüccardan çeken Riley, ona yakın olan ilk çıkıntıya koşmaya başladı. Tek umudu iblisten önce çıkıntıya varmak ve tepeye tırmanmaktı. Birkaç düşük kandan başı boşu merdiven olarak kullandı ve çıkıntıya doğru atladı. İblisin tam altında çapraz bir şekilde havada kapanan keskin pençeleri arasında kalmaktan kıl payı kullanmıştı.
"He-he-he-he," diye güldü, tüccar iblis. "Başınız büyük belada hanımın, büyük belada."
Tek eliyle tutunduğu çıkıntıdan kendini yukarı çeken Riley, tepeye kadar tırmandı ve aşağı baktı. İblis, ona nasıl ulaşacağını çözmeye çalışıyordu. "Baksana, Daci," diye konuşmaya başladı. "Bu bok kafalılar ne zamandır düşünüyor?"
İblis, Riley'yi kovalayan başıboşa dikti gözlerini. "Hım... İlginç."
"Yardım edecek misin?"
Daci'nin gözleri bir an parıldar gibi oldu. "Her türlü hizmetimiz vardır, hanımım. Karşılığı neyle ödeyeceksiniz?"
Riley yüzünü buruşturdu. Daci için en pahalı takas malzemesi iblis boynuzlarıydı fakat ona ödemesi için önce başıboş öldürmeliydi. O an aklına zekice bir fikir geldi. "Benimle kısa süreliğine ortak olmaya ne dersin?"
"İlgi çekici," dedi Daci. "Kazancım ne olacak?"
"Sen bana teçhizat ayarla," Riley, çıkıntının iyice ucuna doğru ilerledi ve tam altında kalan alanı işaret etti. "Ben de sana bütün boynuzları vereyim."
Çukuru kontrol eden Daci, göz kararıyla Riley'nin vadettiği boynuz miktarını ölçtü. "Güzel, güzel," dedi ve ellerini ovuşturarak, "He-he-he," diye keyifle gülerek dükkanına yöneldi.
Bu sırada Riley'nin üzerinde durduğu çıkıntıya güçlü darbeler indiren iblis kayayı çatlatmayı ve Riley'yi aşağı düşürmeyi planladığını açıkça ortaya koymuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(KYS) Ekklesia Ankáthi (GxG)
Fantasy"Tanrı'nın kutsal ışığında parıldayanın yozlaşması an meselesidir. İblis, melek ya da insan; düşünen her varlığın en ilahi laneti, Tanrı'nın sunduğu üstün mevkiyi ve gücü, kendi iradesiyle dengede tutmaya çalışmaktır." Vatikan'a bağlı iblis melezi a...