Belki de en büyük kötülük iyilik yapmaktı.
Han Jisung
Bugün ilk iş günümdü. Aslında ilk değil, bundan önce 2 hastanede daha çalıştım. Ve tabii ki atıldım. Atılma nedenim ise ilk girdiğim hastanenin beni sevmemesi. Yani acemi olduğum için işte sanki onlar profesyonel doğdu.
Diğeriyse, kız kardeşim Jua' nın okulu. Kardeşim çok zeki bir kız. Bazıları onun problemleri olduğunu düşünüyor. Evet problemleri var ama bunu ben bile daha çözemedim. Onu neden bir hastaneye götürmediğimi soracaksanız(sormaya da bilirsiniz ben anlatıyorum), korku. Evet korkuyorum. Ya çok kötü bir psikolojik sorunu varsa? Belki de basit bir şeydir. Kız kardeşime çok büyük kötülük yapıyorum biliyorum. Ama korkumu yenemiyorum. Bu konuyu boşverelim bence daha sonra daha fazla şey öğreneceksiniz zaten. Jua, her zaman eğitim hayatında başarılı bir kızdı. Öğretmenlerin gözdesi, örnek öğrenciydi. Bir de beni sorun haha. Zar zor kazandım bu mesleği. Kız kardeşim için. Geçimimiz benim elimde. Aramızda 8 yaş var ve daha yeni liseye başladı. Ailemizi sorarsanız, annem öldü. Babam? Onu boşverseniz? Onu anlatmam zor. Çok mu basit bir cümleydi acaba? Ah, hadi cümlenin detaylarına inelim. Aslında inilecek fazla birşey de yok, onlar öldüğünde daha 10 yaşındaydım ve bana neredeyse hiçbir şey anlatmadılar. Nerede mi büyüdük? Çok basit, yetiştirme yurdu. En nefret ettiğim yer. O çocukların hepsinin psikolojik sıkıntıları vardı. Aslında biraz da bunun için bu mesleği seçmiş olabilirim. Hiç bir fikrim yok.
Bu olaylar beni bunaltmaya başladı. İlk iş günüme dönelim.
Akşam uyuyamadım tabii ki. Fazla stres yapan bir adamım. Sabah 6 gibi yatağımdan kalktım. Kahvemi içtim, kahvaltı hazırladım, kardeşimi uyandırdım.
Yemek yerken Jua bana bir soru sordu;
-Abi.
-Efendim Jua.
-Hiç psikolojisi bozuk bir psikiyatrist olur mu?
-Yani, olabilir ama zor biraz.
-Neden ki.
-Hiç düşünmemiştim.
-Hiç mi?
-Hiç.
-Orada psikolojik sıkıntısı olan doktor var mıdır?
-Yoktur sanırım.
-Varsa direkt söyle olur mu?
-Tabii söylerim. Senden asla gizlim, saklım olmadı, olmayacak.
-Söz mü?
-Söz.
Kahvaltı bittikten sonra Jua' yı okula bıraktım. Şansımıza okulu ile hastane çok yakındı.
Arabada şarkı dinlemek favori aktvitelerimizdendi. Güzel bir şarkı açıp Jua' yı okula bıraktım.
Hastaneye girerken içimi garip bir his kapladı. Bunu bende bilmiyordum. Stres miydi? Hayır, stres duygusunu anlayabilirim tabii ki. Başka bir duyguydu.
Binayı görünce bu duygu arttı. Ama zor da olsa içeri adımımı attım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şizofren Psikiyatrist| SKZ
FanficGenç psikiyatrist Han Jisung, yeni bir iş yerine çalışmaya gider. Ve çalıştığı hastanedeki şizofren doktor Lee Minho ile tanışır... "Bu hastane bazılarına ev de olabilir Jisung." Kapak tasarımı: @bokdegilsengiroykum