O Beni Anladı || Kerem Aktürkoğlu

1

Günlerden çarşamba benim en sevdiğim gündür nedenini bilmiyorum ama çarşamba günleri hep uğurlu gelmiştir. Bir yandan evimin camlı balkonundan dışarıya bakıyorum diğer yandan da bilgisayarımda takılıyorum. Bilgisayarımda "Ebru Gündeş - Çingenem" açık arka planda da trendyolda favorilerime yeni ürünler ekliyorum.

Bu arada ben Asena Yaşar tek yaşıyorum Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Bir yıldır,küçüklük hayalim olan avukatlık mesleğinin başındayım. 24 yaşındayım. Annem ve babam asıl memleketimiz olan Ordu'da yaşıyorlar. Çoğu kişiden mesleğimde iyi olduğumdan dolayı iltifat alırım. Tabii bunu övünmek için söylemiyorum öyle olduğum için söylüyorum. Ayriyeten galeri,resim sergilerine gitmeyi severim. Resimlerle aram iyidir ailem uzun uğraşlar sonucu resimden başımı kaldırtıp avukat olmam için çalışmama ikna ettiler beni. Mesleğimin başına geçtiğim içinde ailem şuanlık sorun olarak görmüyor bunu.

İkinci ana karakterimizden,

Sabahın köründe barış ve berkan haneye tecavüz uygulayıp odama daldılar. Kapımı açmayı başarmışlar ama nasıl yapmışlar bilmiyorum. Gözlerimi açar açmaz başımın dibinde telefonumla uğraşan barışı gördüm

Kerem: Hayırdır barış sabahın bu saatinde niye geldiniz ya

Barış: Hiç,merak ettik akşam 5ten sonra bir daha göremedik seni mesajlara da bakmadın başına birşey geldi sandık

Kerem: Ya oğlum yürüyün gidin Allah aşkına sabahın kaçı ya

Berkan: Sabahın 8i bu arada

Kerem: Hadi be ciddi misin

Berkan: Yok,sabah kalktım dedim ben kereme bir şaka yapayım bugün. Kanka sarhoş musun kalk sende artık.

Barış: Hani diyeyim sevgilisi falan var tüm gece onla konuştu da geç uyudu uyanamadı ama o da yok

Kerem: Ya ne sevgilisi kafayı mı yediniz sabah sabah ben ilgilenmiyorum o işlerle kaç kere söylemeliyim

Berkan: Tamam kanka ya sende herşeyi ciddiye alıyorsun

Barış: Neyse biz çıkalım belli ki bu daha uyanamamış artık Okan hoca keremi görmeyince ne der bilemiyorum.

Kerem: Tamam ya durun beni bekleyin.

Barış: Yalnızca 10 dakika

Kerem: Çıkın da hazırlanayım sapık mısınız sizde

Berkan: İyi be

Berkanlar kapıyı çarpıp çıkınca hızlı hızlı hazırlandım bir dakika bile geç kalsaydım beni beklemeden giderlerdi kalıbımı basarım. Yapmışlıkları da var. Bari beni bekleseler azar yiyeceksek hep beraber yeriz.

Berkan: Amma süslendin sende kerem icardiyi mi etkilemeye çalışıyorsun anlamıyoruz ki

Kerem: Siz kafayı yemişsiniz eşofman giydim geldim bugün birşey yapmadım bile

Berkan: Ha normalde yapıyon yani

Berkana ters ters baktıktan sonra barışa döndüm barış telefonla mesajlaşıp gülüşüyor dünya umrunda değil.

Kerem: oo barış kolay gelsin kardeşim bizde tam çıkıyorduk tesadüfe bak kapıda da sen varsın

Barış: Ya iki dakika durun

Kerem: Oldu Paşam başka

Barış: Biz seni bekledik ama bücür

Kerem: Şimdi hiç dakikamız yok ama farkındasındır umarım

Berkan karşıdan el kol haraketleriyle barışa deli dedikten sonra evden çıkmak için aşağıya işaret etti ve aşağı indik ayakkabıları giydik bugünlük berkanın arabasıyla gidiyoruz. Evim hem tesise çok yakın hem de Berkan barış ikilisiyle de dip dibeydi. Yaklaşık 15 dakikalık bir sürüşten sonra arabadan indik ve tesisten içeri geçtik okan hoca bize doğru gelmeye başlayınca 'şimdi yandık aga' bakışı atan barışa baktım daha sonra önüme döndüm.

Okan: Gençler aliyi gördünüz mü.

Berkan: Yok hocam ama yüksek ihtimal günayladır.

Okan: Tamamdır sağolun sizde başlayın artık hafta sonu maç var unutmayın.

Kerem: Aklımızda hocam.

Okan: Hadi bakalım özellikle de sen kerem birazdan geliyorum bekle beni

Kerem: Tamamdır hocam

Berkanla barış bana gülmemek için kendilerini zor tutuyorlarken onlara yunusta eklendi

Yunus: eee gencolar napıyonuz

Yunus lafını bitirmeden barış büyük bir kahkaha patlattı ve berkan olayı anlatmaya başladı. Okan hocanın yanında kediye dönüyormuşum falanda filan uyduruyolar işte. Yunusta biraz guldukten sonra omzuma bi vurdu aslında vurdu değilde geçirdi hala ağrıyor.

Kerem: Oğlum deli misin ya

Yunus: Olur öyle takma sende herşeyi kardeşim.

Kerem: Takan kim

Yunus: Aynen öyle takan kim Allah Allah ya

Asena'dan,

Sabah kahvaltımı yaptığıma göre artık arkadaşlarımı arayıp rahatsız ederek yol boyu telefonla konuşma saatidir artık. Bir yere gideceğim zaman birini arayamadan gidemiyorum ya bugün hepsinin izin günü ve ben bu saatte yola çıkmış iş yerime gitmeye çalışıyorum cografya kaderdir gerçekten.