Minsung dışında baska bir shipin ficini yazmamıştım degisik olucak sanirim.
Bölüm 1: ( Felix pov.)
Bugün eskileri geride bıraktığım bir gündü, babamın kumardan kalan borçlarını ödeyebilmiştim bu sayede peşimdeki o adamlardan d kurtuldum yani eskileri geride bıraktım. Her neyse konumuza dönersek bugün "강한 팔" ( Güçlü kollar) adlı bir halterci yerinde işe başlayacaktım bu yüzden erken kalktım.
Abim Bangchan artık büyük bir civciv olduğuma inanmasada göz yaşlarıyla beni uğurladı.
- Abi duygusala bağlama alt üstü 7 saatçik.
- İyi öyle olsun civcivim. Sana güveniyorum!
Kafama bir öpücük kondurdu ve gitmemi izledi. Sanırım biraz fazla korkak bir abim var her neysee.
***
Sonunda doğru yeri buldum, içeri girdim ve ceketimi bıraktım ve müdürün odasına gittim.
- Girebilir miyim?
- Gir Felix.
Bay Chan'ın pürüzsüz dikkatti ilgimi çekti.
- Şey bir sakıncası olmazsa bir şey sorabilir miyim?
- Sor Felix.
- Bu kadar önemli ne yapıyorsunuz?
- Senin kaydını giriyorum, bence yeterince önemli değilmi?
- Teşekkürler, her neyse şey nerde başliyim?
- Bugün listemizde olan bay Hyunjin'in yardımcısı olacaksın. Yani suyunu felan getirceksin çok büyük bir sorumluluk değil.
- Teşekkürler Bay Changbin.Dikkatlı adımlarımla Bay Hyunjin'i bulmaya gittim, zaten yeni başlamıştım hiç bir yeri bilmiyordum kaybolmadan gitsem iyi olur.
Yürürken biri omzumdan tuttu ve geriye doğru döndürdü.
- Felix sen olmalısın?
- Evet benim sizde Hyunjin olmalısınız.
- Evet öyle, bana şu harekette yardım etmen gerekiyor basit bir şey zaten.
Ne yapmam gerektiğini zerre bilmiyordum. Sonunda Bay Hyunjin açıklaması gerektiğini anladı.
- Şey sırtımdan yukarı kaldırıcaksın bu kadar basit.
İyide bu adam çok ağır ya ben bunu nasıl taşiyim?!Mükemmel gidiyordum yada ben öyle sanıyordum, ilk başlarda kolaydı ama sonlara doğru benimde omzum ağrımaya başladı ve resmen yere yapıştık. Tek sıkıntı benim üzerime düştü ve nefeslerimiz birbirine temas ediyordu. Kıpkırmızı olmuştum, işten kovulabilirdim daha ilk görevden başarısız olduk ve müşterinin burnunu kanattım. Bay Hyunjin saygıyla karşıladı sadece suyunu getirmemi istedi. Suyunu ona verdim.
- Gerçekten özür dilerim dalgınlığıma geldi.
- Felix özür dilemene gerek yok benim hatam biraz fazla yüklendim.
***
İlk günü tam olarak sorunsuz geçirmedim ama en azından maaşımı ve bir tebrik kazandım artık evime doğru yol alabilirdim. Saate bakiyim dedim abim 20 kere beni aramış hemen onu aradım.
- Alo abi işteydim duymamışım.
- Oh be Felix çok korktum kaçırıldığını düşünmeye başlamıştım!
- Of abi saçmalama ya her neyse kapat evin önündeyim.
Eve girdiğimde abim yanaklarımdan sımsıkı öptü. Onu biraz fazla mı endişelendirmiştim? Yok canım sadece 20 kere aramış yoktur bişey..
Zaten çok yorulmuştum. Abime evi temizlemektede yardım ettim iyice yoruldum. Kendimi yatağa attığımı hatırlıyorum bir tek direk uyumuşum.Sabah olduğunda alarmın 3 kere çalması sonucuyla kalktım alt kattaki abim yemek tarifleri denemiş yemek güzeldi ama mutfak savaş alanından beterdi. En sportif kıyafetlerimi giydim, ceketimi sırtıma attım ve abimin şans dolu öpücüğünü aldım. Benden şanslı yok şuan bea!
***
Bugünde bay Hyunjin'in yardımcısı olacaktım. Fakat Hyunjin'de anlayamadığım bir değişiklik vardı. Yani bana daha çok temas ediyordu.
- Bay Hyunjin bir sıkıntı mı var?
- Noldu Felix hiç bir sıkıntı yok?Hyunjin yalan söylüyordu, bu kadar temas normal miydi? Hyunjin havlusunu alıp oturma yerlerine geçti. Mecburen yanına oturmak zorunda kaldım. Keşke ayakta bekleseydim, Hyunjin bacaklarımı okşamaya başladı. Bunun sonunun nereye gideceğini bilmiyorum.
- Felix rahatsız olmuyorsun değil mi?
- Olmuyorum Bay Hyunjin.
***
Sonunda şu lanet iş bitti! Aslında seviyorum işimi ama neyse.. Yolda baya bir ilerledim kulağımda kulaklık vardı farketmeden bir ormana girmişim. İyide ben yolu nereden bulucam!Abimi aradım, gerçi arayamadım çekmiyo. Bir anda biri ağzımı kapadı ben bağırmaya çalışıncada daha çok sıktı. Bayıldığımı hatırlıyorum..
Uyandığımda bir evdeydim ve ellerim kollarım bağlıydı, kapı açıldı ve içeri Bay Hyunjin girdi. Nasıl? O mu beni kaçırmıştı yani?? Hyunjin kulağıma yaklaştı ve fısıldadı.
- Eğer yaşadıkların hakkında bir kişiye bilgi verirsen seni öldürürüm bay Felix!Bir dakika! Ne yaşıyacaktım? Ben buna hazır değilim. Hyunjin kolumdan çekti ve düştüm sonradan hatırladı sandalyeye bağlı olduğumu. Geldi ve ellerimi çözdü şimdi ise yerde resmen sürükleniyorum. Belki Dünyanın en güzel odası olabilirdi ama şuan korkmaktan buz kesilmiştim. Bay Hyunjin soyunmaya başladı. Bana baktı sanırım sende soyun demek istiyordu. Emrine uydum ve soyundum. Bay Hyunjin dolabından tüylü bir kelepçe getirip beni yatağa bağladı. Gözlerimi kapatmakla yetindim. Hyunjin benim aletimi bir kaç kez öptü ve ağzına aldı. Şu durumda olmayı kabul etmem bir salaklık ama neyse! Yavaşça geri çekildi ve nerden bulduğunu bilmediğim bir birayı içmeye başladı. Sanırım daha her şeyin başındaydık ve ben rahatsızdım.
Hyunjin sonunda birasını bıraktı ve yatağa geri döndü, sanırım bana girmek üzereydi gözlerimi sımsıkı kapattım yarılmak üzereydim istemediğimi belirten bir çığlık attım.
- Felix eğer bağırırsan daha kötü olur!Tek çarem susmaktı Hyunjin geri çekildi tam bitti sandım bu seferde dudağıma yapıştı emmeye ve ısırmaya başladı, gerçekten çok canım yanıyordu.. uzun süre s*v*s*ik. Hyunjin eğlencesi bitince ellerimi çözdü ve kıyafetlerimi giymemi izledi ve küçükce sırıttı. Giyinince beni kapıya yapıştırdı ve yine öpmeye başladı. Bunun bir sounu yok muydu? Beni kucağına aldı artık daha çok dayanamayıp ağlamaya başladım. Çok canım yanıyordu. Hyunjin farkettiği anda beni indirdi ve öpmeyi bıraktı.
- Felix bu kadar güçsüz olman beni şaşırttı.Sadece bana sarıldı, telefonumu aldım ve bende ona sarılmaya başladım..
Saat gece 2.00 gibi beni dışarı attı evden dışarı attı. Dışarısı aşırı derecede soğuktu. Bu havada evimi nasıl bulacağım...
- Bu Hyunjin -
- Buda Felix -
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~ My weightlifter darling~ (Hyunlix)
FanfictionHyunjin Felix'i bu kadar sevmesine rağmen evden atması.