1 # ZAMANA KARŞI

633 56 11
                                    

Tenime değen parmak uçları sinir noktalarımın üzerinden geçiyor tüylerimi havalandırıyordu. İlk dokunduğu anda ona tepkisiz kalmam imkansızdı çoktan uyanmıştım fakat dokunuşlarına devam etmesi için gözlerimi kapalı tutuyordum. Çok uzun zamandır hayalini kurduğum hayata yavaş yavaş alışıyor gibiydim. Yine de her dakika bir yerlerden yine sorunlar çıkacak ve bizi ayıracakmış korkusunu içimden atabilmiş değildim. Dudakları daha  fazla dayanamayıp hassas bölgemi istilasına başladığında mırladım. 

''Uyanık olduğunu biliyordum.''

''Uyanık olduğumu belli ettiğimde bunu yapmıyorsun.''

''Neyi?''

''Beni bir kedi gibi okşamanı ''

James kafasını boynumdan çıkarırken anlamaz bakışlarla bana baktı.

''Bakma hiç öyle. Ne zaman beni okşarken uyansam anında olay sevişmeye dönüyor.''

''Bunu sevdiğini sanıyordum?''

''Seviyorum. Ama okşanmayı da seviyorum.''

James'in kafası daha da karışmış görünürken yanağından öpüp yataktan kalktım.

''Kadınlar okşanmayı sever. Sadece okşanmayı.''

James'te arkamdan yataktan kalkıp banyoya ilerlerken boynunu kaşıdı.

''Yani şimdi sadece okşanmak mı istiyorsun.''

Adımlarımı durdurup ona dönerek kahkaha attım.

''Evet koca kurt. Sadece okşanmak istiyorum.''

Hızlıca banyoya girip kapıyı ona kapatırken arkasından sızlandı.

''Ama bu haksızlık.''

Sıcak suyla yıkanıp rahatlarken kaslarımı esnettim. Son zamanlarda kurdum sürekli dışarda olmak istiyordu bu da neredeyse her gece James'le koşuya çıkmamıza neden oluyordu. İlk başlarda onu fazla bastırdığım için şikayetlenmemiş normal karşılamıştım fakat bu durumun sürekli olması beni yorar olmuştu. James'e göre vücudum ergenlik döneminden çıktığı için gelişmiş bir kurdun verdiği tepkileri veriyordu. Kurdum içimde sızlanırken onu duymazlıktan gelip duştan çıktım. Aşağı kahvaltıya indiğimde James benden önce diğer banyoda yıkanmış Kahvaltı masasına oturmuştu.

''Bugün bir planın var mı?''

Çayını içerken sessizce kafamı salladım. Sürüye geldiğimizden bu yana Alfa ve Luna görevlerimize çok hızlı bir giriş yapmak zorunda kalmış ve iç karışıklıkları toparlamıştık. Uzun saatler çalışmak zorunda kalıp birbirimizi göremediğimiz saatler olmuştu. Yavaş Yavaş sürünün düzeni otururken bugün kendime izin ilan etmiştim.

''Bütün gün o koltuk senin şu yatak benim planı yaptım.''

''Bak sen. Bu plana ben de dahil miyim?''

''Üzgünüm koca kurt. Betan seni bırakmaya pek niyetli değil.''

Ben gülümseyip çayımı yudumlarken James gözlerini devirdi. Eski betamız savaş sonrası eşini bulmuş ve savaşçı eşi onu ikna ederek sürümüzden ayrılıp eşinin sürüsüne katılmışlardı. Normal de bu çok nadir yaşanan bir durum olsa da James anlayışla karşılamış ve yeni beta seçmişti. Eski savaşçılarından olan Jonas işini iyi idare ediyordu fakat fazla işine odaklıydı. Bu yüzden de James'in pek yakasından düşmüyordu. Bir nevi buna seviniyordum çünkü eşimin yanında ona yakın olan bir arkadaşı oluyordu artık yanlız kalmasını istemiyordum.

''Belki bir ara kaçabilirim.''

''Buna memnuniyet duyarım.''

James masadan kalkıp dudaklarıma uzanırken kapının çalması ile bir kez daha gözlerini devirince gülüp dudaklarına uzandım.

Alfa ve Luna Stewart ( 2. Kitap )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin