HOMOPHOBIA // Minsung

Ünlü Olma Yolunda

Çalışmalıyım.. daha fazla çalışıp ünlü bir idol olmalıyım. Çünkü bu şirkete katılmak bir hayli zor oldu ve küçüklüğümden beri sahneye olan tutkum yüzünden etrafımdaki herkes bunaldı, bilirsiniz müziğe ilgi duymak "doktor olmak" ile eş değer değil ne de olsa. Ama kimin umrunda eğer ki hayalimin peşinden gideceksem beni destekleyecek birisine ihtiyacım yok.

Evet, Jisung aynen böyle düşünüyordu. Bu yüzden ne zaman pratik yapsa, limitlerini zorlar ve her zaman elinden gelenin en iyisi olmaya çalışırdı. Yine bir gün dans odasında kendi başına dans ederken onu durduran, çokta alışık olmadığı bir duruma denk gelmişti. Şirket çalışanlarından birisi içeri girmişti ve yanında kızıl saçlı, oldukça iyi görünümlü bir adam duruyordu.

"Tıpkı senin gibi hırslı olan yeni stajyerimiz Minho, bundan sonra birlikte çalışacaksınız."

Bu sözlerinden sonra ikimizi yalnız bırakıp gitti ve ben de Minho'ya elimi uzatıp gülümseyerek konuştum.

J: Adım Jisung, sanırım ikimizde aynı hayalin peşinden koşuyoruz.

Elimi aynı içtenlikle tutup dediğimi onaylar şekilde başını salladı ve bakışlarını kaçırarak gülümsedi.

M: Memnun oldum Jisung, o zaman ne duruyoruz. Çalışmaya devam edelim.

Böylelikle günlerimiz birbirini kovaladı, ikimiz birlikte çalıştığımız zaman kendimi daha gelişmiş hissediyordum. Minho'nun gerçekten büyüleyici bir sesi ve dans ederken ritimle kıvrılan kusursuz bir bedeni vardı. Onun bu yönüne hayrandım ve onu izlerken içimde garip bir his oluşurdu. Ben şarkı söylerken ise beni dudakları hafif bir şekilde kıvrılarak ışıltılı gözleriyle, gözünü bile ayırmadan hayranlıkla seyrederdi.

Gün geçtikçe elemeler yaklaşıyordu yani bu demek oluyordu ki az vaktimiz kalmıştı. Bu durum beni oldukça geriyordu. Gergin olduğum zaman nefes alış verişlerim hızlanır ve titremeye başlardım. Minho bu durumu fark edip yanıma geldi ve titreyen ellerimi avuçları arasına aldı.

J: Minho, sence başarabilecek miyiz?

Bunu sorduğumda aynı zamanda başka bir fırsatı daha kolluyormuş gibi derin bir nefes aldı ve gözlerimin içine bakıp gülümseyerek konuşmaya başladı.

M: Emin ol ki elinden gelenin fazlasını yaptın ve yapmaya devam ediyorsun. Biliyor musun? Benim buraya kadar gelmemdeki sebep sensin. Birlikte buraya kadar geldik ve o gün geldiğinde ikimizin ışığı sahne ışıklarından bile parlak olacak inan bana. Yine de her zaman bir hayranın olacak.

Minho'nun söyledikleriyle beraber kendimi oldukça rahatlamış hissetmiştim. Zaten hep böyle olurdu ne zaman yorulsam, Minho hep beni rahatlatacak şeyler söylerdi. Sanırım ilk defa bir destekçim olmasına bu kadar seviniyordum. Ama son cümlesi kalbimin hızla atmasına sebep olmuştu. Minho'ya başımı omzuna yaslayarak sımsıkı sarıldım ve o da beni sıkıca sarıp elini saçlarıma atarak okşamaya başladı.

J: Teşekkür ederim Minho, iyi ki varsın.

Kollarımı ondan ayırmadan başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım. "Bir adam nasıl bu kadar mükemmel olabilir?" diye düşünüyordum. Minho bir elini yanağıma koyup sözlerine devam etti.

M: Asıl sen iyi ki varsın. En mükemmel erkeklerden birisin Jisung, bir nota kadar net ve bir melodi kadar samimi, tanıştığımız ilk günden beri kafamın içinde çalan müzik sensin. Senden çok hoşlanıyorum, sevgilim olur musun?

Bunun üzerine biraz duraksayıp verilebilecek en güzel cevabı vermiştim Minho'ya. Dudaklarımı dudaklarına bastırıp bir öpücük bırakmış ve gülümsemiştim.

Artık sevgili olduğumuz için Minho beni kaldığım otelden alır, beraber şirkete giderdik fakat bu sadece ikimizin bildiği ve saklamamız gereken bir sır olduğundan Minho oldukça lüks müstakil bir evde kalıyordu. Yine şirkete doğru yola çıkmıştık ama bu sefer eleme günüydü.

Oldukça gergin bir şekilde parmaklarımla oynayarak Minho'nun yanında durup açıklama bekliyordum. Minho'da her ne kadar yansıtmak istemese de yüz ifadesinden dolayı anlaşılan bir gerginliği vardı.

"Minho, çıkış yapacaksın."

Bu haberi duyduğuma o kadar sevinmiştim ki hemen Minho'nun kollarına atıldım. Gözler üzerime çevrildiğinde aynı haberi almayı umuyordum.

"Jisung, sen de çıkış yapacaksın."

Ve işte ünlü bir idol olup sahnelerde şarkı söylemeye böyle başladık. Kısa sürede çok sevilmiştik. Belki ikimiz birlikte değil tek başımızaydık ama arkaplanda kimsenin bilmediği birşey vardı. Yorucu bir sahne gününün ardından Minho'nun kolları arasında kendi kendime düşündüm.

"Başardık sevgilim.. başardık."