esiltips: Madrid!
fedevalverde, judebellingham, sergioramos, joaofelix79, tucucorrea ve diğer 105,758 kişi beğendi
•
Derin bir nefes alarak kafamı yastığın diğer tarafına koydum. Lanet Madride nereden geldiysem, her gün ayrı bir gürültü oluyordu!
Şu zamanda bir takıma transfer olmak istemediğim için yalnız başıma tatile çıkmak istemiştim, çıkmak isteyen kafama sıçayım. Kafamı yastığa ne kadar bastırırsam bastırayım ses gitmiyordu.
Üstümdeki yorganı atarak yatakta doğrulmuş ve saçlarımı karıştırarak yataktan kalkmıştım, daha fazla dayanamayacaktım çünkü. Boy aynasının üstüne attığım tişörtü üstüme geçirdiğimde odamdan çıkmış ve üstümü düzelte düzelte daire kapımdan çıkarak gürültü kaynağının yani karşı komşumun kapısına gitmiştim. Artık sabrım tükenmişti, hatta bu gürültü yüzünden bana hak bile vereceğini düşünüyordum.
Kapısını ard arda iki kere çaldıktan sonra beklemeye başladım, içeriye kulak verdiğimde adım sesler duymaya başlamamla öksürerek sesimi düzelttim.
Kapı yaklaşık iki saniye sonra açıldığında kendime lanet okudum.
Karşımda ünlü müzisyen Esil Çınar duruyordu!
•
Kapımın birkaç kez çalınması üzerine gitarımı yanımdaki masaya bıraktım ve bağdaş kurduğum bacaklarımı açarak yerdeki terliklerimi giydim. Balkonumun kapısını açarak içeri girdiğimde adımlarımı kapıma yönlendirdim. Kim olduğuna bakmadan açtığımda, karşımda neredeyse 1,85, sarı saçlı ve vücudu yapılı olan bir adam duruyordu.
Kapımı biraz daha açtığımda kapıya yaslanarak adamın gözlerine baktım, "Buyrun?"
Hızlı bir cevap vermesini bekliyordum ama nafileydi karşımda dilini yutmuş gibi duruyordu. Parmaklarımı gözlerinin önünde şıklattığımda anca kendine gelebilmişti. "Ne için gelmiştiniz?"
"Ben- ben şey için gelmiştim, yani... Nasıl desem?"
"Gürültüden rahatsız mı oldunuz?" Alnımı kaşıyarak söylediğim şey ile ona döndüm, bir nevi hâlinden de belliydi. Saçları dağınık, tişörtü kırışık, eşofmanı belinden birazcık aşağıda... Böyle görünen bir insanın bir nedenden dolayı uykusundan uyandığı çok belliydi.
Mahçup bir ifadeyle başını salladığında ensesini kaşıdı. Neden o mahçup oluyordu ki? Onun aksine benim mahçup olmam gerekiyordu, onun rahatsız olmasının sebebi bendim. "Uykunuzdan uyandırdığım için üzgünüm. Normalde geceleri çalışmayı severim, ama rahatsız olmamanız için sabah çalışmaya çalışacağım."
Söyleyebilceğim bütün şeyleri söylediğimde karşımdaki adama baktım. Hâlâ aynı mahcubiyet ile bana bakıyordu. "Rahatsız ettiğim için özür dilerim..."
"Özür dilemenize gerek yok, asıl ben özür dilerim. Sizi rahatsız eden bendim."
Yüzüne minik bir gülümseme eklediğinde aynı yüz ifadesini bende de oluştu. Başını yavaşça aşağı yukarı hareket ettirdiğinde geri geri gitmeye başladı. "İyi geceler..." Bende başımı salladığımda çok geçmeden kapıyı kapattım. Kolumdaki saate baktığımda kaşlarımı çattım. Tamam, o adam rahatsız olma konusunda gerçekten haklıydı...
Derin bir nefes alarak odama doğru yürümeye başladım, benimde uykum gelmişti. Ayrıca üstümde akşam dışarı çıkmanın verdiği bir yorgunlukta vardı. Balkonumun kapısını kapatıp içeriye vuran rüzgarın kesilmesini sağladım, ardından gerinerek yatağıma giderek soğuk yatağıma uzandım.
Son bir kez Instagram'a girdiğimde, gönderimi beğenen kişilere bakarken sırıtmaya başladım. Ünlü olmanın güzel yanlarından birisiydi. Telefon ışığı gözümü acıtmaya başladığında hızlıca telefonu kapatıp yandaki komidine koydum ve üstüme yorganımı örterek kendimi rahat bir uyku çekmeye hazırladım.
Daha Madridde çok günüm vardı...
•
ben geldim! hem de hiçbirinizin tahmin edemeyeceği bir kurgu ile. zaniolo kurgusunu kaldırdım çünkü hiçbir şekilde yazamıyorum o kitaba. yeni bir başlangıç her zaman iyidir, öptüm sizi!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
west coast | berat ayberk özdemir
Teen Fictionayrı kafada olan iki gencin Madrid maceraları