Cidden bu sefer bir yerim kırılacak diye düşünürken bedenimi tutan iki kol hissettim.
Evren belimi sıkıca kavrarken ben de korkudan dolayı yumduğum gözlerimi açtım. Karşılaştığım yeşiller düşme korkusuyla hızlanan kalbimi daha fazla hızlandırdı.
Düşmediğim için derin bir nefes verirken nefesimin Evren'in göğsüne çarpıp bana geri dönmesi durumumun farkına varmamı sağladı.
Bir elim ensenini tutarken diğer elimde tişortünü bel kısmından sıkıca avuç içine hapsetmişti.
Yüzüm yanarken teprenip beni bırakmasını istediğimi anlamasını umdum. Bu çabama karşın tek kaşını kaldırıp yüzüme bakmayı sürdürdü.
Kokusu ciğerlerimi dolduruyordu , parfümünün yanı sıra gelen hurma kokusuyla derin bir nefes almamak için kendimi zor tuttum. Bu çok güzeldi. Nefes alma Beril, böylece işin kolaylaşır.
Yeşilleri parıldarken göz kırpmak bile bana vakit kaybı gibi geliyordu. Ensesinde olan elimi yavaşça çekip Evren'le temasını kestim. Temasımızı bitirmek hoşuma gitmedi, kendime kızdım.
Birkaç saniye sonra Evren sonunda konuşmaya karar vermiş olmalıydı ki boğazını temizledi.
"Neyi arıyordun öyle?" aslında öylesine sorulmuş bir soruydu bu. Çünkü bir eşyam bıraktığım yerde değilse bundan kesinlikle Evren'in haberi olmalıydı.
"Beril, Beril!.. Morardın sen! Nefes al, nefes al çabuk!" Endişeyle bir elini kullanarak yanaklarımı yandan sıkıp ağzımı açmama yardımcı oldu. Ben biraz öksürerek nefes aldığımda beni yatağıma bırakıp rahatlamış gibi derin bir nefes aldı.
Ben göğsümü tutarak nefesimi düzene sokmaya çalışıyorken o komodinin orta çekmecesini açıp silahımı çıkardı.
"Odan temizlendi, ortalıkta kalmaması için buraya koymalarını söyledim." diye açıkladı durumu. Şimdi daha iyi nefes aldığım için onu cevapladım.
"Anladım, haber verseydin bunlar başımıza gelmezdi." Hafif iğnelememe göz devirdi. Evren bana göz devirdi!
"Aradım haber vermek için hatta açmayınca da mesaj attım. Görmemişsin." ben bozulurken o keyifle sırıttı.
"Hemen de üste çık.." diye homurdandığımda beklemeden beni cevapladı. "Üstte olmak istiyorsan olabilirsin." Gözlerindeki alaycı parıltılar benim hayal ürünümdür umarım.
Morardığıma yemin edebilirdim. Ben yanlış anlamış olmalıydım. Zor durumda kaldığımı anladığında konuyu değiştirdi.
"Bu arada neden nefes almadın?"
"Kokun yüzünden.." kendimi tutamayıp düşünmeden cevap verdiğimde dilimi ısırdım. Ne yapıyorsun sen Beril?
"Kötü mü kokuyorum?" kendini koklamaya çalışırken bu haline gülmemek için kendimi zor tuttum.
"Hayır hayır, fazla parfüm kokusu beni biraz rahatsız ediyor." başka yalan mı yoktu yani.. Rezilliğimi göz ardı edip onun tepkisini izledim.
"Dikkat ederim bundan sonra, ben odama geçiyorum bir seye ihtiyacın olursa söylersin." bu denli düşünceli olması beni ona biraz daha hayran bırakırken sadece kafamla onayladım onu.
Odamdan çıktığında yatağın kenarına bıraktığı silahı alıp çantama koydum. Artık yanımda taşımaya karar vermiştim çünkü eğer yazan Kesikse kendimi korumak için buna ihtiyacım olabilirdi.
Kafam oldukça dağıldığı için yatağımda durmaya devam ettim. Odaklanabilecek gibi değildim. Bugün olan olayları göz ardı etmeye çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜLTEFİT
Teen FictionAylardır bulmaya çalıştığım, ama hakkında bir nebze bilgi elde edemediğim katille ilgili bir kayıt bulunmuştu. Hızla Arda'nın yanına oturup başlatılan kaydı dikkatle izlemeye başladım. Sıradan bir adamdı görüntüdeki, ne bir suç kaydı vardı ne de kö...