Beyaz kuğu ve Karanlık ¦bxb, spideypool

11

Wade yatağından kalktığında gece yarısıydı. Üstünden düşen battaniye yüzünden uyanmıştı titreyerek, ne zaman yattığını veya neler olduğunu bilmiyordu. Yatağından kalkıp afallayarak kapalı pencereye doğru ilerledi, pencereyi açtığında aniden gelen soğuk havayla birlikte irkildi ve polis sirenlerini duydu. Yine bir şeyler oluyor olmalıydı, burası sonuçta New York'tu, Gotham gibi olmasa da burası da suçluların oyun alanıydı.

Pencereden kafasını dışarı çıkarmasıyla birlikte "Dikkat edin efendim!" sesini duyup kendini aşağıya düşürken bulması bir oldu. Çığlık çığlığa küfürler patlattı ağız dolusu art arda, tam yere çakıldığı anda gözlerini kapadı ve Yüce İsa'ya övgüler yağdırıp dua etmeye başladı.
"Yüce Tanrı'm lütfen!"

Ayak bileğindeki sıkı parmakları ve tepetaklak bir şekilde aşağıya sarktığını farkettiğinde aradan yarım saat geçmişti bile. Gözlerini açıp parmakların sahibine baktığında bu Örümcek Adam'dan başkası değildi.
"Daha devam edecek misiniz?" diye azarlarcasına soru geldiğinde Wade şaşkındı.

"Bekle bekle, ne sikim oldu az önce?" dediğinde Örümcek güldü sadece ona, "Vulture'ü yakalamaya çalışıyordum, pencerenizin önünden geçerken hava akımı yüzünden dışarı savruldunuz." dedi. Wade hala şaşkın bakışlarını gizleyemezken konuştu.

"Neden sesin sürekli incelip kalınlaşıyor? Lütfen ergenliğe yeni girmiş olduğunu söyleme, bir ergenin benden bu kadar güçlü olması bana çok koyar.."
Örümcek gelen soruyla şaşkına dönerken cevaplamayı da unutmadı. "Ergen değilim ben"

Wade alaylıca konuştu,"Hayır öylesin" onun gülmesine karşın sinirleri bozulan örümcek öyle olmadığı konusunda diretirken Wade ise tam tersini savundu. En son dayanamayan Örümcek "Bilerek yapıyorum be aptal!" diye bağırdı ona sinirlendiği için çatılan maskesinin lensleriyle.

Wade sordu, "Neden?"
Daha fazla soruya dayanamayan Örümcek, onu ayağından bıraktığı gibi attığı ağlarla oradan uzaklaştı arkasından "Heyy! Bu acıttı ama!" diye bağıran adamı umursamadan. Wade kalkıp yavaş yavaş evinin merdivenlerini çıkarken aklında tek bir şüphe vardı...

Peter maskesini çıkarttığı gibi odasının bir köşesine fırlatıp kendini yatağına bıraktı, yorgundu. Daha önemlisi Vulture elinden kaçmıştı, bu kadar strese daha ne kadar dayanabileceğini düşünerek bıraktı kendini tekrardan uykunun soğuk pençelerine.

Her ne kadar uykuya muhtaç olsa da uyandı tekrardan hava çok soğuktu. Gerçekten çok soğuk, üstüne bulduğu battaniye ve ona yakın ne kadar ceket ve mont varsa ağlarıyla kendine çekip üstüne aldı. En azından böyle soğuğu biraz daha bastırabiliyordu. Telefonuna gelen mesaj sesiyle irkildi aniden. Bildirim panelini istemsizce yukarı kaydırdığında kalbinin hızlanıp adrenalin ile dolacağı o mesajı almıştı.

Wade

Konuşmamız lazım.

İçinden küfürler savururken hatırladı, onu kurtarmıştı ve sesiyle ilgili bir şeyler söylemişti. Anlamış olabilir miydi? Anlarsa neler olacaktı? Daha başına ne gibi başka dertler açılacaktı? Bu minik hata hayatını daha da mı zora sürükleyecekti? Ona ne yazmalıydı? İnkar mı edecekti yoksa kabul mu? Kaygıları arasında bir mesaj daha aldı.

Seni çok özledik.
Ben ve ben ;)

Aldığı ikinci mesajla içine biraz da olsa su serpilmişti. Ama şu an cinsellik veya ilişkilerinden çok daha önemli bir şey vardı, uykusu. Mesajlara cevap vermeye tenezzül etmeden kafasını tekrardan yastığa gömdü, kafasını gömmesiyle aklına gelen şeyle tekrardan kaldırması bir oldu. En son kavga etmemişler miydi? Bu adam ona bu kadar yüzsüzlük yapmamış mıydı? Onu ağlatmamış mıydı? Telefonunu kaptığı gibi cevap yazdı.

Siktir git.

Telefonunu tekrardan bir köşeye fırlatıp uykuya kendini bıraktı. Wade'in oraya gelip, onu bu kostümle göreceğinden habersiz. Yaşayacağı şeylerden habersiz. Onca şeyden habersiz huzurluca uykusuna dalışı onun sonu olacaktı.

SELAM BEBISLER NABER COK OZUR DILERIM BAYADIR YAZMIYODUM VE USTUNE BU KADAR KISA Bİ BOLUM YAZDIM AMA TELAFI EDİCEM SOZ SİZİ COK OZLEDIM UMARİM SIZDE BENI OZLEMISSINIZDIR YORUMLARINIZI BEKLIYORUM GORUSUTUUUZUZZZ🫶🫶