「 Yirmi 」

323 24 66
                                    



Yirmi; Küller yangının kalıntılarıdır biriciğim. Çiçekler ise yeniden başlangıçların temsilidir, senin aşkınla yandım kül oldum, ve tenine düştüğüm son külde yeniden nefesi buldum, bambaşka bir benlikte. Sen benim kül çiçeğimsin biriciğim, hem yangınım hem varlığım.




Akıp giden zamana ayak uydurmaya çalışan aşıklar henüz sabahın sekizinde, varmadıkları yeni hayatına dair planları hevesle konuşmaya devam ederken bir yandan da arkadaşlarına ulaşmayı dört gözle bekliyorlardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.







Akıp giden zamana ayak uydurmaya çalışan aşıklar henüz sabahın sekizinde, varmadıkları yeni hayatına dair planları hevesle konuşmaya devam ederken bir yandan da arkadaşlarına ulaşmayı dört gözle bekliyorlardı. Taehyung'un bu ani kararıyla tüm dengelerin değişmesi bir olmuştu, ama iyi olmuştu. Sorarsanız erteleyecek tek bir günleri yoktu. Bunca dikenli yolların sebebiydi güle ulaşmak, ve çok az kalmıştı.

"İlk önce Hobi ve Jimin'in yanına gidelim, Yoongi bizi biraz uğraştırır gibi." diyerek kıkırdamıştı Taehyung. Arkadaşı her ne kadar gitmesine ikna olsa dahi bunun lafını sürekli yapacaktı. Jeongguk başıyla onaylayarak elini cebine atmış ve çıkardığı telefonundan gergin bir şekilde Hobi'yi aramıştı.

İlk çalışta açılan telefondan mikrofonu sarsan bir ses kulağında çınlarken doğru duyup duymadığını anlamak adına kocaman bir "Ne dedin sen!" karşılığını vererek, heyecandan kalçasını koltuktan ayırmış bir şekilde elini kalbine götürmüştü.

"Hobi beni öptü?!"

Jeongguk dizine vura vura gülmeye başladığında, yola odaklanmış Taehyung bile merakına yenik düşerek "Çatlamak üzereyim ne olur bana da söyler misin!" sızlanışıyla "Hobi ve Jimin sonunda öpüşmüş!" demesiyle Jimin kendini olduğu yere bırakarak havayı tekmelemişti. İyi ki görünmüyordu çünkü kıpkırmızıydı. Hobi'nin sarhoşken yaptığı küçük öpücük hiç beklemediği kadar sarsmıştı.

"Şey- sen neden aramıştın?" diyerek konuyu dağıtmak istediğinde ise Jeongguk'un "Nasıl öptü ya anlatsana?" ısrarları bitmek bilmiyordu. Kıpır kıpırdı resmen. İkisini de çok sevmesi bir yana en çok sevindiği şey ise o gittikten sonra yalnız olmayacaklarıydı. Jimin için endişelenmesine gerek kalmayacaktı, Hobi de boşluğa düşmeyecekti.

"Hobi uyanmadan yetişirsen anlatırım."

"Taehyung yalvarırım hızlı sür çabuk hemen acil!"



🎀




Son derece dikkatli bir yavaşlıkla önüne koyulan kahve fincanı, durumun ehemmiyetini anlatmak ister gibiydi ve bu Jeongguk'un gülme istediğini bastırması gerektiğini belirtiyordu. Jimin resmen fısıltıyla konuşuyordu ve sürekli Jeongguk'un ağzını kapatmak zorunda kalıyordu.

"İkimiz de sarhoştuk aslında..." devamını beklerken dizlerini kıpırdatmadan duramıyordu Jeongguk. Duygularını açıkça ifade eden bu çocuk böyle bir dedikodu karşısında tepkisiz kalamazdı zaten. Arada bir Taehyung'a el işaretiyle yanına gelmesini söylerken o hala bitmeyen telefon görüşmelerindeydi.

Falling again | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin