Lost c.h (Turkish Translation)

-3-

Biz Aria ile konuşurken Diana oturmuş ve telefonuna gömülmüştü.

'Mm, Aria gitmem lazım'

'Nereye?'

'Paradise ile buluşacağız'

'Bugün mü gelecekti?'

'Bilmiyorum'

Diana çantasını kaptı ve ayağa fırladı sanki bir yarışın içindeymiş gibi.

'Diana'yla nasıl gidiyor?'

'Oh, lütfen sorma. Paradise ve o resmen farklı dünyalarda yaşıyorlar.'

'Yani 3 arkadaşsınız?'

'Aslında 4 kişiyiz ama Alex bugün gelecek'

'Bu akşamki konserimize gelmek ister misiniz?'

Ciddi anlamda donmuştuk. Çünkü Michael ilk defa bir kıza bizim konserimize gelmesi için bir teklifte bulunuyordu.

'Tabi, sizin konserinize gelmeyi çok isterim, hem işimde yok'

'İyi, biz seni alırız'

'Oley!'dedi Aria ve bunu söylerken ellerini de sevinçle çırptı. Çok iyi bir kıza benziyordu.

'Nerelisin Aria?'

'Amerikalıyım ama ben 5 yaşındayken annem ile babam ayrıldığı için Almanya'ya taşındık'

'Oh'

'Her neyse İngiltere'de ne yapıyorsun?'

'Biz tatil için burdayız'

'Okul?'

Aria'nın yüz ifadesi çok hızlı bir şekilde değişti, sanki Luke'un sorusunda bir şey varmış gibi.

'Biz okuldan atıldık'

'NE!' diye bağırdı Michael

'Ne!' diye cevap verdi Aria.

'Okuldan neden atıldınız?'

'Okul iyi değildi'

'Ama..' Michael devam edemeden Aria söze atıldı.

'Buranın yemekleri çok güzelmiş'

Aria kendini çok rahatsız hissetmişti, şu okul konusundan, yani..sanırım. Saate baktığımda 13:00 idi

'Çocuklar cidden gitmemiz gerekiyor'

'Aynen gitmemiz lazım'

Yemeklerimiz bitirdikten sonra hızlıca oradan ayrıldık. Hayranları kızdırmak istemeyiz

Ben ve Luke yürüyorduk

Ashton telefonla konuşuyordu.

Ve Michael is Aria ile birlikte yürüyordu.

Otel uzakta değildi.

'Nerede kalıyorsun?'

'Radeem Otel'

'Ciddi misin? Bizde ordayız'

'Aman tanrım! Ne kadardır?'

'1.5 aydır.'

'Saçını çok beğendim'

'Teşekkürler'

Otele geldik ve asansöre bindik. 34.kata bastı

'Aman tanrım! Sarışın kız ile aynı katta' diye düşündüm

'Saat 6'da geleceğim tamam?'

'Tamam görüşürüz dostum'

'Adamım aşık olmuşsun'

'Kapa çeneni göt kafalı!'

'Diana adındaki kız çok tuhaftı'

'Neden?'

'Hiç konuşmadı ve aksanı çok garipti'

'Evet onu bende fark ettim. Ve İngilizcesi fazla iyi değil gibiydi'

'Çocuklar bir ara verin ve kızlar hakkında konuşmayı bırakın!'

Michael ve Luke saat 4'e kadar video oyunu oynadılar.

'Tamam çocuklar hadi hazırlanın'

'1 dakika daha ver'

'Hadi ama konserimiz var!'

'Tamam tamam'

Biz çıktığımızda saat 4:30 idi.

xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

Michael Aria'yı aramaya çalıştı. Ama telefonu meşguldü. Bizde odasına gitmeye karar verdik. 34. kata çıktığımızda onu telefonda konuşurken bulduk.

'Aman tanrım!, ne tür bir sorunu var onun? Diana. İlk defa değildi. Kendini nasıl bir derde soktuğunu biliyor mu? Ailesi onu yalnız bırakmaz. Aman tanrım! Buradalar. Paradise nerede? Tabikide herzaman ki gibi. Tamam görüşürüz' Aria aramayı sonlandırdı.

'Sorun ne?' diye sordu Michael.

'Hiçbirşey sadece aşağı hızlıca inelim'

Endişelenmiştik ve Aria çok kızgın görünüyordu. Aşağı indiğimizde çok büyük bir kavga ve kavgayı izleyen çok fazla insan vardı.

'Burada ne sikim dönüyor?'

Selamm!!! Umarım güzel gidiyordur bu aralar bölümler gelecek böyle jdjsjkd. Bu arada bana destekte bulunan @LittleDeathQueen 'e öpücüklerrrr <3 <3 <3