Gelinikli Katil #Wattys2015

GK-5

Jessie'nin durumu iyice çileden çıkıyordu. Doktorlar ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Bu yüzden yaptıkları tek şey Jessie'ye verilen ilaçları arttırmak oldu. Bu ilaçların Jessie üzerinde artık bir etkisi olmuyordu çünkü bu kadar sık ilaç kullanımı sonucu Jessie ilaçlara karşı bağışıklık kazanmıştı.

Jessie odasına gelen hemşirelere zarar vermeye başlamıştı. Odaya ne zaman bir hemşire gelse gelinlikli kadın kapının yanında beliriyordu ve Jessie'yi çıldırtıyordu. İlaçlar eskiden kafasını dağıtabiliyordu ama şimdi hiçbir etki yaratmıyorlardı. Kendine gelmeye başlayınca eskileri hatırladı.

Gelinlikli kadının tüm bunları yapmasının bir sebebi vardı ama Jessie bundan habersizdi. Aslında gelinlikli kadın Katy'ydi. Jessie ve ailesi yüzünden hem düğününden hem de canından olan Katy. Bir de Joseph vardı. Katy'nin evleneceği adam olan Joseph.

Jessie bunlardan habersizdi. Ama hem Katy'nin ölümüne hem de Joseph'ın bu hale gelmesine sebep olan kişi Jessie'ydi.

Düğün günü kiliseye gitmeden önce gelin arabasına bir kaç araba eşlik ediyordu. Bu arabaların içinde Jessie'nin ebeveynleri olan Mac ve Bonny vardı. Mac şoför koltuğundaydı. Kilise yolundayken Jessie annesini aradı ve kısa bir diyalogdan sonra babasıyla konuşmak istedi. Bonny telefonu Mac'e uzattı. Tam o sırada Mac telefonu almak için uzandı ve önündeki diğerlerine nazaran daha süratli giden gelin arabasına çarptı. Arabanın içerisinde gelin Katy ve damat Joseph vardı. Süratten kaynaklı olarak gelin arabası takla attı. Joseph kendini zar zor dışarıya atabildi. Ama Katy... Katy arabanın içindeydi ve çıkmaya çalışıyordu. Ama ne kadar çırpınırsa çırpınsın başarısız oldu ve orada can verdi. Ölmeden önce Katy'nin duyduğu bir ses vardı. Bu sesi tanımıyordu. Sesin sahibi tane tane konuşmadığı için ne söylediği anlaşılmıyordu. Ama Katy'nin ölmeden önce duyduğu tek cümle "Seni ben öldürdün." olmuştu.

Jessie bunların hiçbirini bilmiyordu. Katy'ye ölmeden önce o cümleyi kendinin söylediğini de bilmiyordu. Her şey kontrolden çıkmıştı.

Jessie kurtulmak istiyordu. Bu hastaneden kaçmak. Ama nasıl yapacağını bilmiyordu. Akşam yemeğinden sonra Jessie hastaneden nasıl kaçacağını düşünmek için hücresine çekildi. Önce odanın içinde bir kaç kısa tur attı. Sonrasında dinlenmek için yatağına uzandı ve düşünmeye başladı. Ama düşünmeye fazla fırsatı olmadı. Çünkü üzerine bir mahmurluk çöktü ve uykuya daldı.

Jessie gözlerini açtığında ayakları arabaya ilerliyordu. Bu araba Mac'in arabasıydı. Mac ve Bonny çok şık olmuşlardı. Jessie arka koltuğa oturdu. Arabanın hız göstergesi bir anda etkisini kaybetti ve araba aşırı hızla ilerledi. Mac ve Bonny normal bir şekilde sohbet etmeye devam ediyorlardı. Jessie konuşmak istedi ama kelimeler bir türlü bir araya gelmiyordu. Bu yüzden susmayı seçti. Araba bir anda gelin arabasının yanına geldi. Acaba burası neresiydi? Jessie burayı ilk defa görüyordu. Bonny'nin telefonu çaldı. Yaklaşık bir dakika sonra Bonny telefonu Mac'e uzattı. Mac o an direksiyonu kırdı ve gelin arabasına feci bir şekilde çarptı. Gelin arabası takla attı. Aynı zamanda Mac ve Bonny'nin hava yastığı açılmadı ve kafalarını vurdular. Jessie rahat bir şekilde arabanın kapısını açtı ve takla atan gelin arabasına doğru sakin adımlarla ilerledi. Arabadan can çekişerek çıkmayı başaran kişiyi Jessie tanıyordu. Bu ... Joseph'ti. Jessie'nin bedeni Jessie'den bağımsız hareket ediyordu. Jessie arabanın ön sağ kapısının yanına eğildi. Yüzü kanlar içinde bir gelinle karşılaştı. Bu yüz Gelinlikli Kadının yüzüydü. Jessie dehşete düştü. Gelinlikli kadın çevik bir hareket yaptı ve Jessie'nin boğazına yapıştı. Bu hareketle beraber öevredeki herkes ve her şey yok oldu. Jessie buna dayanamıyordu. Ve o anda çok tiz bir ses çığlık atıp ardından haykırırcasına "Beni sen öldürdün." diye bağırdı.

Bölüm 6 ile karşınızda olacağız Teşekkürler..