TUTSAK | LÇ

1. Bölüm "Geçmiş Geçmişte kaldı"

Yıl 2004
Leya'dan
Okulda rahatsızlandığım için annemi aratıp beni almasını rica ettim. Eve geldiğimizde korumalardan biri babamın çıldırdığını söylüyordu. annem hemen içeri girdi salonda babam heryeri dağıtmıştı. "Ner'desin lan sen ha sen nerdesin ben sana ne dedim" diye bağırdı babam. Sonra bana baktı ve bağırdı. " odana çık Efsun" dedi. "Bağırma kıza kız korkuyor hem ne oluyor noldu yine sen kimsin ya kimsin ki benim önüme engel oluyorsun kızım değil mi? Okuldan almaya gittim" diye bağırdı annem.

Yukarı çıktım ve merdiven trabzanların başlangıcına çöküp annemin at kuyruğu yaptığı saçlarımı açtım saçlarımı kulaklarımın arkasına alıp sessizce onları izledim. Her bi an hafızama çivinlenmiş gibi giriyordu.annemin bağışları babamın hakaretleri evin salonunda yankılanıyordu. Ses kesildi ses bir patlama sesi ile kesildi. Bakışımı biraz kıstım merdivene doğru kırmızı bir şey akıyordu. Yardımcı kızlardan biri yukarı gelip beni kucağına aldı ve evden çıktı evin önünde üzerin yeşil çizgisi olan bir araba ve ambulans vardı annemi siyah bir poşete koymuş sedyenin üzerinde gidiyordu. İşte o an Dünyam başıma yıkıldı.

"Çok derinden etkilemiş konuşması uzun sürebilir ya da hiç konuşamayabilir geçmiş olsun" dedi doktor ve çıktı. "Teyzecim bak burada tekiz hadi konuş bir şey de" dedi. Kafamı salladım ve ayağa kalkıp kapıdan çıktım.

Günümüz 2020🖤

Leya'dan
Uyandığımda saat 10'du. Üzerime rast gele beyaz bir tişört ve siyah bir eşofman giydim aşağıya indiğimde babam masada oturmuş kahvesini içiyordu yanına gidip oturdum. " bu saatte uyanmak nedir" dedi. Kafamı sallamakla yetindim. " anca kafa salla bi çözemedik senin şu dilini" dedi.

Daha fazla Dayanamayıp odaya çıktım ve Lamia'ya yazdım.

Beni bu evden götür lütfen.

Telefonu kapatıp yatağa uzandım. Tavanı öylece izliyordum. Bi süre sonra aşağıdan sesler geliyordu lamia gelmişti aşağıya indiğimde koşarak Lamia'ya sarıldım. " Haldun amca okullar 2 ay tatil olacak zaten leya bende kalsın biraz" dedi. " al götür göz görmeyince gönül katlanır derler" dedi bugün beni bir kez daha sildin baba.

Bavulları yerleştirip yola çıktık yolumuz orman yolunun üstündeydi.

Nereye gidiyoruz? .

"Kars'a gidiyoruz kuşum" dedi. Lamia gözlerimi şaşkınlıkla açıp Lamia'ya yazdım.

Ne işimiz var Kars'ta ?

Kars'a gelmiştik daha kış ayının başında bu kadar soğuksa ortasını düşünemiyordum. Eve girdiğimizde Tertemizdi dolabı açtığımda ağzına kadar doluydu. Yerleştikten sonra  oturmaya başladık.

2 gün sonra 

Lamia'dan

Bugün Kartal gelecekti Leya'nın yanına geçip oturduğumda telefonuma mesaj düştü.

Dağlar kızı Heidi nereye daldın 🤣".

"Kartal gelecek kuşum onu bekliyorum" dedim leyaya bakarak  kapı çalınca açmaya gittim açtığımda Kartal gelmişti yanında bir çocuk vardı. "Tek gelmeni söyledim ama neyse buyurun geçin" dedim salona geçtik leya balkon kapısının yanında ki direğe yaslanmış ellerini bağdaş yapmıştı.

"Merhaba ben kartal" dedi elini leyaya uzattı. Leya'da sıkıp gülümsedi. Ardından Çağan'da kendisini  tanıtıp elini sıktı  kartala o daya geçelim deve geçerken  leya mesaj attı.

Ben odama geçeceğim

Çağan'dan

Kız giderken kolundan tutup durdurdum. " otur konuşalım".

Leya'dan

Konuşalım mı? Kelimesini  o günden bu yana ilk defa duyuyordum masada duran kağıdın üzerine "ben konuşamıyorum ki" diye yazdım. Ve ona uzattım. "Niye dilsiz misin sen?" Dedi askıda duran montumu alıp üstüme geçirdim ve kapıyı sert bir şekilde çarpıp çıktım.