Part 8

104 8 9
                                    


Blaise'nin Gözünden

Draco'ların yanından ayrılıp Pansy'nin peşinden gitmeye başlamıştım. "Pansy! Bir dursana!" Pansy beni dinlemiyordu hızla uzakalaşmaya devam ediyordu.

Ceza alanından uzaklaştığımızı gördüm ve büyük adımlarla yürümek yerine koşmaya başladım. En sonunda Pansy'e yetiştiğimde kolundan tutup kendime çektim.

Bir an duraksadım ve sadece onu izlemeye başladım. O da şaşkınlıkla suratıma bakıyordu. İkimizde nefes nefese kaldığımız için nefesi yüzüme çarpıyordu. O kadar güzeldi ki bunun bir tarifi olamazdı.

Ben Pansy'e 2. sınıftan beri aşıktım ama Pansy bunu hiçbir zaman fark etmedi. Sadece Draco ona olan hislerimi biliyordu.

Pansy şaşkın gözler yerine kaşlarını çattığında "Ne yapıyorsun Blaise?! Bırak beni!"

Bakışlarımı Pansy'den çekip ellerime baktığım hala kolunu tuttuğumu fark edince elimi ondan çekip enseme koyup ovalamaya başladım.

O da kolunu ovaluyordu. Bakışlarımı yerden çekip Pansy'ye baktığımda çatık kaşlarının düzeldiğini gördüğümde konuşmaya başladım

"Ben... ben özür dilerim. Sedece şey... ceza alanından baya uzaklaştık ve ilerisi tehlikeli olabilir diye seni durdurmaya çalışıyordum sesimi duymayınca kolunu tutmak zorunda kaldım. Kusura bakma."

"Önemli değil. Ceza alanından uzaklaştığımızı fark etmemiştim uyardığın için teşekkürler."

Bu cevabına karşı mutlu olmuştum ve salak gibi öylece sırıtıyordum ama sırrıtış uzun sürmedi, bir çığlık sesiyle ben ve Pansy o yöne doğru bakmaya başladık. Hemen Pansy'nin kolunu tutup ceza alanına doğru koşmaya başladık.

Harry'nin Gözünden

"Bunu nasıl yaparsın Ron!? Gelleonları niye çöpten çıkartıyordun?! Hadi onu da geçtim o iğrenç hamam böceğinin galleonlarını almak ne demek Ron?! Yani kendini düşünmüyorsun anladım bizide mi düşünmüyorsun ya Harry yerine seni başkası görseydi! KONUŞSANA!"

Daisy'nin yanından ayrılalı 5 dakika olmuştu, ben ve Hermione hala Ron'un peşinden koşuyorduk aynı zamanda Hermione Ron'un peşinden avazı çıktığı kadar bağrıyordu. Ron'un ise hiç umrunda değildi.

En sonunda bir ağacın yanında duraksadığında bizde durduk. Ron hızlı bir şekilde arkasına döndüğünde afalladım, Ron kaşlarını çatarak bize bakıyordu ve nerdeyse gözleri dolmuştu.

Hermione'ye baktığımda ise onunda gözleri dolmuş ama ciddiyetini bozmayarak hala kaşları çatık bir şekilde bakıyordu.

"Kapat çeneneni Hermione!"

Bu sözüyle hem ben hem de Hermione çok şaşırmıştık, şaşkın gözlerle ona bakarken o bağırarak konuşmaya devam etti

"Ben burda senin için uğraşıyorum sen neden yaptın diye soruyorsun!"

Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladığında yere çöktü ve konuşmaya devam etti

"O galleonlarla sana yüzük alacaktım çünkü bugün doğum günün olduğu için sana... sana çıkma teklifi edecektim ama sonra ne oldu biliyor musun?"

Hermione anlamaz gözlerle Ron'a bakarken kafasını sağa sola salladı.

"Asla unutmamam gereken bir şey hatırladım. Yani, en azından Malfoy hatırlattı. Benim ceplerim bomboş ve asla da dolu olmayacaklar. Yani sana çıkma teklifi etmek için bir yüzük almayacağım ya da mutlu olman için sana bir tane çikolata bile alamayacağım."

Take My Hand (Draco Malfoy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin