Çağan'dan
Odadan çıkıp bahçeye indim. Asel nasıl böyle bir şey yapardı. Aklım almıyordu. " Alo asel hanımı evime gönder" dedim. " tamamdır Çağan Bey" dedi.
Salona geçip oturdum. Telefonumla ilgileniyordum. Kapı çalınca Hatice açtı Haticeye gitmesi için kafamı salladım. Asel karşıma geçti.
" şimdi sana tek bir soru soracağım" dedim.
( o sırada leya yukarıda trabzanlara yaslanmış onları izliyordur)
" Leyayı o hale sen mi getirdin" dedim. Asel gözlerini kaçırdı. "Gözlerime bak Asel" dedim. Asel bakışlarını bana çevirdi. "Hayır Leyayı hiç görmedim" dedi. Aseli boğazından tutup arkasında ki direğe yasladım. " sen o mercimek kadar olan beyninle bana yalan mı söylüyorsun" dedim hafif yüksek sesle. " kızın ilk kelimesi asel yaptı dedi lan" dedim bağırarak kimi kandırıyorsun sen. " kız kendi kendini mi bıçaklayarak" dedim.
" bana saldırmanın bedelini ödedi işte" dedi ve güldü. Boğazını daha fazla sıktım. "Asel ben deli etme itiraf et kurtul" dedim. Asel ile dudaklarımız çok yakındı mesafemi korumaya çalışıyordum. " ben yaptım evet" dedi. " Ne hakla bana ait olana dokunursun sen ona benden başka kimse dokunamaz o bana ait" dedi bağırarak.
Aselin Boğazını bıraktım. İstifanı ver ve defol got evimden ve şirketimden bir daha seni Leya'nın yanında görmeyeceğim anlaşıldı mı?" Dedim bağırarak.
Asel kafasını sallayıp hızla evden çıktı kendimi koltuğa bırakıp rahat bir nefes aldım. Ben o kızın günahını aldım. Hemde çok aldım.
Leya'dan
Asel gittiği anda geri çekildim bu kadardı onun hesap sorması bu kadardı gerçeği öğrenmekti bana inanmamıştı. Odanın içinde ağır adımlarla yürüyordum. Kapı çalınca kapıya döndüm.Çağan geldi. " Ne yapıyorsun" dedi.
"Öyle yürüyorum sıkıldım biraz"
"Neden haber vermedin yardım ederdim" dedi.
" gerek yok kendim hallederim bugüne kadar kendim hallettim herşeyimi"
"Acıktın mı? Yemek yiyelim" dedi. Olur dedim acıkmıştım. Haticeyi arayıp yukarıya yemek getirmesini istedi.
Yemekler gelince. Çağan haticeyi durdurdu. "Hatice bu hafta izinlisin ben burada olacağım" dedi. Elimdeki kaşığı şaşkınla bıraktım.
" pansuman yapılacak nereye gidiyor"
"Gerekirse ben yaparım sıkıntı yok" dedi. Şakamı yapıyorsun hala yaparım diyor ya ben dokunma diyorum adam ben yaparım diyor. "Çıkabilirsin Hatice" dedi. Hatice'de çıktı gitti.
Lamia'dan
Kartal ile şuan İstanbul'a gidiyorduk Haldun Amcaya ne diyecektim bilmiyorum. İstanbul gelince evij önünde durduk. " ne diyeceğiz" dedim. Kartala bakarak. "Adana'da doktor olduğunu ve konuşma imkanı olduğunu söyleyeceğiz" dedi kartal mantıklıydı.
İçeriye girdiğimde Haldun amca bütün sertliği ile masada oturuyordu. " hoşgeldin kızım Leya nerede?" Dedi. " leya tedavi olmak için Adana'ya gitti. " Dedim. " tedavi ha doktorlar tedavisi yok dediler" dedi sert bir sesle. "Her hastalığın tedavisi vardır ki Leya'nın ki psikolojik bir rahatsızlık hasta değil" dedi Kartal. "Ne yaşadı sanki" dedi arkasını dönerek. " ANNESİ" diye bağırdım " 8 yaşında ki bir kız annesini siyah ceset torbasının içinde gittiğini görünce ne olacağını sanıyorsun ha" dedim Ardından Haldun amca bana döndü.
YOU ARE READING
TUTSAK | LÇ
Horror- Şu kız kim? -Efsun Leya Haktan İstanbul'nun tanınan iş insanı Haldun Haktan'ın kızı