AŞK YENİDEN

7.Bölüm Eski Sevgili

Yine alarmın sesiyle uyandım bu alarmdan nefret ediyorum. Alarmı kapatıp ayağa kalkıp banyoya girdim,elimi yüzümü yıkadıktan sonra banyodan çıktım. Dolabımın karşısına geçip giyecek bir şeyler aradım. Ve sonunda buldum. Üstüme beyaz göbeği açık büstiyer,mavi renk dar yüksek bel pantolon,hava soğuk olduğu için,krem rengi kaban,ayakkabı olarak siyah Vans,çanta olarak kahverengi bi çanta. Makyaj masama geçip rimel sürdüm,siyah göz kalemi sürdüm ve son olarak turuncu şeftali tonunda bi ruj sürdüm. Şaçlarımı taradıktan sonrada komidinden telefonumu aldıktan sonra odamdan çıktım. Merdivenlerden indikten sonra mutfağa geçtim. Mutfakta Nurcan Abla (yardımcımız) yemek yapıyordu. Nurcan Ablanın yanına giderek "üvey annem yok mu?"dedim ağzıma bi tane zeytin atarak. "Hayır güzel kızım onun sabahtan toplantısı vardı erkenden gitti"dedi samimi bir şekilde. "Anladım"diyerek sandalyeyi çekip oturdum. "Arya kızım yemek olarak ne istiyorsun"dedi Nurcan Abla. "Hiç bişey istemiyorum zaten şimdi çıkıcam bir şeyler atıştırırım ben sen keyfine bak"dedim. Yemeğimi bitirdikten sonra Nurcan Ablaya 'Görüşürüz' dedikten sonra arabanın anahtarını alıp arabama doğru yol aldım. Okula varınca okulun otoparkına arabamı park ettikten sonra Sınıfa doğru yol aldım ama bütün herkes bana bakıyordu. Tabi ya çünkü instagramdaki fotoğrafım yüzündendi,Ediz Iyiki yorum yaptı. Sınıfa girince Damla ve Belis telefona bakıyorlardı beni görünce koşa koşa gelip telefonu gözüme soktular. "Durun kızlar ne oldu?"dedim şaşırarak. "Ya Arya görmüyomusun bütün dünya seni konuşuyo"dedi Belis. "Belis'in elindeki telefonu alıp baktım. Gerçektende herkes beni konuşuyo. Telefonu Belis'e verdikten sonra Damla elindeki gazeteyi elime sıkıştırdı. "Haberlerdesiniz"dedi Damla. Gazeteye bakıp şoka girmem ani oldu. Ünlü iş Adam'ı Harun Kuzey'in oğlu Ediz Kuzey,Holding'in sahibi Arif Aksoy'un karısı ve ortağı Senem Aksoy'un kızı Arya Aksoy,Ediz Kuzey'le restoranda görüntülendi. Bu haberi duyduğum anda şok geçirdim. Ve aniden gazete elimden düştü. "Inanmıyorum ya bu Paparaziler ne ara çektiler"diye isyan ettim. "Kafana takma boşver"dedi Belis. "Aman ne kafama takıncam boşver gitsin"dememle içeri öğretmen girdi. Ders çok sıkıcıydı ve yarısına kadar uyumuştum diğer on dakikasında telefonumla uğraştım anlıycağınız dersten hiç birşey anlamadım. Zil çalınca bir oh çektim. "Günün geri kalanını okulda olmak istemiyorum zaten çok önemli dersler yok"dedim. "Aynen ya dışarı çıkalım"dedi birisi bu ses tanıdıktı arkamı döndüğümde Ediz olduğunu gördüm ve yüzüm düştü. "Sana soran olmadı"dedim. "Evet olmadı o yüzden bende kendim teklif ettim"dedi ukalaca. "Ya Arya gelsin işte"dedi Belis. "Evet bizde gelelim ya"dedi iki kişi arkamı tekrar döndüğümde Mert ve Aras demişti bu sözü. "of tamam sizde gelin"dedim pes ederek. Belis ve Damla çok sevindiler ama ben hayır. "Tamam hadi gidelim"dedi Ediz. "Nereye çok bilmiş"dedim. "Süpriz"dedi. Aman ne güzel. Herkes kendi arabalarına bindi ve Ediz'in arabasını takip ettik. Ve BigChefs'de durduk. Ediz arabadan inince hepimiz arabadan indik. "Bi dakika bi dakika burdamı yiycez"dedim gülerek. "Evet"dedi Ediz. Çok mutlu olmuştum çünkü bu mekan benim en sevdiğim yer."Çok teşekkür ederim burası benim en sevdiğim yer"dedim. "Biliyorum"dedi Ediz. Nasıl biliyo ya garip neyse kısa zaman sonra kokusu çıkar. Içeri girdiğimiz zaman bi masaya oturduk ve sipariş verdik yemeklerimiz geldikten sonra hepimiz yemeklere daldık. Sohbet ederken bi anda soframızda birisi dikiliyordu telefonumla uğraştığım için göremiyordum kafamı kaldırdığım an şok. Melisa gelmişti. "Burda ne işin var"dedim. "Aa üvey kardeşim merhaba demiycekmisin"dedi ukalaca. "Hayır demiycem"dedim ona meydan okurcasına. Hemen yüz ifadesindeki gülümsemesi soldu. "Buraya neden geldiğimi sormıycak mısınız?"dedi Melisa. Ben Belis ve Damla aynı anda 'hayır' dedik. "Olsun ben yinede açıklıyım"dedi. "Çabuk anlat burasının havası bozuluyor. "Tamam anlatıyorum. Size bir gerçeği öne sürücem ben ve Ediz eski sevgiliyiz"dedi sinsice gülerek.Ben Belis ve Damla yine aynı anda 'Eski Sevgili mi?' dedik. O anda içim acımıştı. Ve sinirlenip ayağa kalktım o kadar hızlı kalkmıştım ki sandalye düşmüştü ve herkes bize bakmıştı. Elimi çantama atıp para çıkardım ve masaya fırlattım "Bugünlük benden" dedim. Ve tam arkamı dönüp gidecektim ki."bu parayı kabul etmiyorum al şu parayı"dedi Ediz. Arkamı dönüp Ediz'e baktım ve "bir kerede bişeyi kabul et"dedim bağırarak. O kadar çok sinirli bir şekilde bağırmıştımki ben bile kendi sesimden korktum. Ediz donup kalmıştı. Hemen arkamı dönüp Melisa'nın koluna çarparak gittim. Tam cafeden çıkacaktım ki Melisa arkamdan söylendi "ne oldu Külkedisi pes mi ettin ah pardon ben şimdi Ediz ve benim eski sevgili olduğumuzu söylemem yanlış oldu dimi pardon"dedi haince gülerek. O kadar sinirlenmiştim ki. Bundan sonra ne olursa olsun umrumda değildi. Arkamı hızlıca dönüp Melisa'ya doğru hızlı adımlarla ilerledim be tam önünde durdum "bak kızım benim asabımı bozma anladın git kendi yaşıtlarınla oyna hani bizim evin yanında bi park varya işte orda senin yaşıtların var git onlarla oyna"dedim işaret parmağımla omzunu iterek. Masadan 'oooooo' diye sesler geliyordu melisadan ses gelmeyince bende sözüme devam ettim "sakın bana bulaşma üzülen sen olursun maalesef senin seviyene düşemem bundan sonra eğer benim çevremde dolaşırsan seni öyle bi pişman ederimki"derken onun üstüne doğru yürüyordum ve oda geriye doğru yürüyordu Melisa'nın Sırtı duvara değince "işte böyle kaçacak yerin olmaz"dedim haince gülerek. "Şimdi beni anladın mı?"diyerek bağırdım. Oda zavallım sadece başını aşağı yıkarı salladı. Yüz ifadesinden bile korktuğu anlaşılıyordu. Hemen oradan ayrılarak arabama bindim ve eve doğru yol aldım ve telefonum çaldı arayan Belis'di telefonu açtım.
-Efendim Belis
-Kızım nerdesin
-Eve geçiyorum
-Burda neler oldu neler
-Şahsen hiç merak etmiyorum ne halleri varsa görsünler.
-Iyi yinede söylüyorum Melisa ve Ediz sen gittikten sonra kavga ettiler ve Melisa ağlaya ağlaya cafeden çıktı
-Iyi
-Üff Arya ne bu surat şimdi
-Biraz yanlız kalmak istiyorum. Dedim ve telefonu tam kapatıcakken
Belis "dur" dedi.
-Ne var yine Belis
-Alışverişi çıkalım
-Hiç halim yok
-Itiraz istemiyorum saat 5:30'da Zorlu Alışveriş merkezinde buluşalım.
Tam cevap verecekken yüzüme kapattı. Saat 2:30 du bende eve gidip yıkanıp öyle çıkarım diye düşünüp. Eve gittim. Arabayı park ettikten sonra çantamdan evin anahtarlarını çıkardım ve kapıyı açtım. Kapıyı kapattıktan sonra merdivenlerini çıktım "kızım Melisa sen misin?"dedi Nurcan Abla. Melisa ismini duyduğum zaman bile sinirleniyorum. "Hayır Nurcan Abla benim Arya"dedim. "Kızım Arya neden bu kadar erken geldin"dedi. "Önemli dersler yoktu bende erken geldim"dedim merdivenleri hala çıkarken. "Tamam"dedi. "Ben odamdayım"dedim. Ve odamdaki banyoya girdim. Banyo yaptıktan sonra saat 3:15'di. Bende hemen saçlarımı kurutup düzleştirdim. Hala üstümde bornozum vardı. Ayaklarımdada ayıcıklı terlikler. Aşağıya inip mutfağa girdim. "Nurcan Abla bana kahve hazırlar mısın?"dedim. "Tabi kızım"dedi. Kahve olduktan sonra bardağıda alıp odama çıktım ve giyecek bir şeyler baktım. Ve buldum. Üstüme beyaz üstümde siyah geyikler olan bi kazak,siyah deri pantolon, ayakkabı olarak siyah ince topuklu kısa bot,çanta olarak siyah çanta,siyah bileklik ve son olarak makyaj olarak rimel,siyah göz kalemi ve bordo ruj. Saat 4:25 olmuştu. Ve bende telefonumuda alıp aşağıya indim. Televizyonu açtım ve magazin Programı'nda durdum. Ve gözlerim aniden fal taşı gibi açıldı. Gazetede yazan haberin aynısıydı sinirle televizyonu kapattım ve telefonumla uğraştım. Sonra Wattpad'de kitap okudum. Saat 5.00 olmuştu oraya gitmem uzun süreceği için şimdiden çıktım "ben çıkıyorum Nurcan Abla"dedim. "Nereye"dedi. "Arkadaşlarımla alışveriş merkezine gidicez"dedim. "Tamam kızım dikkatli ol"dedi. "Tamam bay"dedim ve evden çıktım. Arabama binip Zorlu Alışveriş merkezine doğru yola koyuldum. Tahmin ettiğim gibi trafik vardı ve tam saat 5:30'da oradaydım. Arabayı otoparka parkettikten sonra alışveriş merkezinin içine girdim. Belisi aradım.
-Alo Arya
-Belis ben geldim nerdesiniz
-Zara'dayız
-Tamam geliyorum bay
-bay dedi ve kapadı.
Zara Mağazası'nın önüne gelince içeri girdim ve Belis ve Damlayı görmeye çalıştım. Heh gördüm yanlarına gittim ve ikisinede sarıldım. "Naberler"dedim. "İyi"dedi Damla. Alışveriş Mağazası'nı 6 saat evet doğru duydunuz 6 saat boyunca gezdik. Ve ben elimde olan 50 tane poşetle öldüm. Bide aklıma uyarak topuklu giydim,bide sivri topuk of ya of. Herkes arabalarına bindikten sonra herkes evlerine doğru yol aldı. Bide ben çok şanslı olduğum için trafik vardı yine. 1:30 saat boyunca trafikte tıkılı kaldım eve geldiğimde saat gecenin 1:00'ydi. Çantamdan anahtarı alamıyacağım için zile bastım. Kapıyı Nurcan Abla açtı. Ve açtığı gibide bana sarıldı. "Ne oldu Nurcan Abla"dedim yorgun ses tonumla. "Kızım seni çok merak ettik telefonlarınada cevap vermiyosun"dedi. "Şarjı bitti Nurcan Abla kusura bakma"dedim. Ve sözüme devam ettim "Senem hanımlar nerdeler"dedim. "Senem hanım hala işteler"dedi. Hemen merdivenleri çıkmaya başladım. Zaten Senem Hanım'ın umrunda değiliz. Odama geldiğim anda poşetleri yere bıraktım ve kendimi yatağa fırlattım aynı zamandada kurt gibi açtım.Hemen üstümü değiştirdim.Makyajımı temizledim. Üstüme askılı beyaz t-shirt,altıma bordo Eşofman,ayıcıklı terlik ve ev topuzu yaptım. Çantamın içinde olan telefonu aldım. Ve merdivenlerden aşağıya indim. "Nuran Abla ben çok acıktım"dedim. "Tamam o zaman ben sana yemek hazırlıyım"dedi. "Ay çok iyi olur"dedim ve koltuğa yayıldım. Televizyonda dizi izledim (Çilek Kokusu) ve ben dururmuyum kendi kendime karakterlere söyleniyorum. Ya ne gıcık birisin sen ya Kızın peşini bıraksana. "Bana mı diyorsun kızım"dedi Nurcan Abla. "Hayır televizyondaki karaktere"dedim. "Kızım delirdin mi? Sen o seni duymuyoki"dedi. "Banane"dedim. Birazdaha dizi izledikten sonra. Yemek oldu. Ve ben Yemeğe daldım. "Ellerine sağlık Nurcan Abla"dedim. Yemeğimi kaldırırken. "Afiyet olsun kızım bırak sen ben kaldırırım"dedi. "Yok sen zahmet etme"dedim. "O zaman sadece kendi tabağını götür"dedi. "Ama be-"Nurcan Abla sözümü kesti. "Itiraz istemiyorum"dedi. "Tamam"dedim ve tabağımı mutfağa götürdüm. Tabağı koyduktan sonra telefonumuda alıp odama çıktım. Bilgisayara geçip internette kıyafetlere baktım. Bugün 6 saat alışveriş yapmamış gibi bide internetten alışveriş yapıyorum ne yapıyım yani alışverişi seviyorum. Internetten iki tane Michael Kors çanta aldım. Saat 2:45 olmuştu. Ve çok geç olduğu için bilgisayarı kapattım. Geceliklerimi giydim ve yattım tam uykuya dalıcakken. Mesaj geldi.

Gönderen:Üvey Annem
Arya babanla çok büyük bir iş kapmak üzereyiz yarın akşam iş yapacağımız adamlarla restoranda işi konuşucaz. Ama bu bir aile yemeği. O Yüzden sen de orada olmak zorundasın. Eğer bu işi kazanırsak dile benden ne dilersen.

Diye bir mesaj göndermişti üvey annem aslında kabul etmezdim ama 'dile benden ne dilersen'dediği için bende araba istediğim için bu teklifi kabul edecektim.

Gönderilen:Üvey Annem
Tamam kabul sabah seni ararım

Diye mesaj gönderdim ve telefonu kapattım alarm kurmadım çünkü yarın haftasonu. Kafamı yastığa koymamla uyumam bir oldu.
Sabahın ışıkları vurmuştu. Ve bende uyanmıştım. Ama bende buna bi çözüm buldum ve göz bandımı alıp taktım ve kısa zaman sonra tekrar uykuya daldım.
"Aryaaaa"diye Nurcan Abla bağırdı. Ve bende inatla yorganı kafama kadar çektim. 5 Dakka sonra kapımı biri çaldı. "Girebilir miyim?"dedi Nurcan Abla bende 'hı hı' dedim. Nurcan Abla içeri girdi. "Hadi kalk kızım saat kaç oldu"dedi."kaç"dedim yorgun bi sesle. "Öğlen oldu resmen saat 14:00"dedi. "Aman boşver"dedim. "Ama kızım Senem Hanım restoranda saat 8:00 de orada olmanı söyledi"dediği anda beynime kan fışkırdı."of Nurcan Ablaya geç kaldım"dedim yataktan fırlayarak. "Kızım dikkat et düşeceksin"dedi. ben banyoya girmiştim bile elimi yüzümü yıkadıktan sonra banyodan çıktım. Geceliklerimle beraber aşağıya indim. "Nurcan Abla sen bişey hazırlama ben dışarıda bir şeyler yerim"dedim.Ve merdivenlerden çıkmaya başladım. Hemen üstüme birşeyler aradım. Üstüme beyaz kazak,altıma yüksek bel kot pantolon,ayakkabı olarak kahverengi kısa bot,kahverengi boyunluk,beyaz bileklikler,açık kahverengi Michael Kors çanta,saçlarımı taradım ve makyaj olarak rimel,siyah göz kalemi ve açık pembe ruj. Hazır olduğuma göre son olarak komidindeki telefonumuda aldıktan sonra aşağıya indim. "Hadi ben çıkıyorum"dedim. "Tamam"dedimten sonra bende arabamın anahtarını aldıktan sonra evden çıktım. Arabama bindim saat 3:30'du. Hemen Zorlu Alışveriş Merkezine doğru yol aldım. Arabayı park ettikten sonra alışveriş merkezinin içerisine girdim. Ve tam 3 saat boyunca gezdim ve sonunda buldum tabi o sıradada yemekte yedim. Of geç kaldım. Arabama binip eve gittim. Zile bastım. Nurcan Abla kapıyı açtı. "Nurcan Ablaya geç kaldım"dedim hemen içeri geçerek "evet kızım çok geç kaldın çabuk ol"dedikten sonra tam hız merdivenlerden yukarı çıktım. Ve hemen banyoya girdim 1 saat banyoda oyalandıktan sonra çıktım. Saat 7:30'du ve benim 30 dakkam vardı. Kesin geç kaldım saçlarımı kuruttuktan sonra saçlarımı balık sırtı yaptım. Kıyafet olarak üstüme beyaz askılı büstiyer,siyah kalem etek,ayakkabı olarak deri platformlu ince topuk ayakkabı,çanta olarak siyah taşlı portföy çanta,aksesuar olarak halka küpe ve gümüş yüzük ve son olarak Makyaj yaptım. Rimel,eyeliner,koyu renk makyaj,pembe reng allık ve bordo reng ruj. Hemen telefonumuda aldıktan sonra aşağıya indim. Saat 8:30'du ve ben tam 30 dakka geç kaldım. Merdivenlerden hızlıca inerken az kalsın düşüyordum. "Of ya of Nurcan Abla geç kaldım"dedim. "Kızım dikkatli in"dedim". Merdivenleri sağlam bir şekilde indikten sonra. Arabanın anahtarını aldım "Nurcan Abla görüşürüz"dedim ve hemen kapıdan çıktım. Arabama bindim. Ve restoranda doğru yol aldım. Restoranda gelince arabayı valeye bıraktım. Ve içeri geçtim üvey annemi görünce hemen o masaya doğru yürüdüm. Boş olan sandalyeye oturdum. "Şey pardon ben geç kaldım ama trafik vardı"dedim. "Tamam küçük hanım sıkıntı yok"dedikten sonra içim rahatladı tam 3 saat boyunca iş hakkında konuştular. Ve eve geçtik.ben odama geçip kendimi yatağa attım ve uyuya kaldım.