Annemin üstüme yürüyüp kolumu sıkıca tutmasıyla dişlerimi sıktım. Hangi anne çocuğuna böyle bir konuda inanmazdı ki? Benim annem, kendi abisinin tacizci bir pislik olduğuna inanmak istemiyordu.
Daha önce bana çok kez dokunmaya çalışan dayımı her seferinde bir şekilde engellemeyi başarmıştım. Ancak bugün olanlar sonrasında sesimi çıkarmadan duramamıştım. Bugün mutfakta çay doldururken arkamdan sessizce yaklaşmış ve iğrenç dudaklarını boynuma bastırmıştı. O an ki can havliyle bağırmış, evdeki herkesi başımıza toplamıştım. Daha fazla dayanamayarak annemin ''ne oldu?'' sorusuna karşılık her şeyi anlatmıştım. Nerden bilebilirdim ki annemin bana inanmayacağını?
Kolumu elinden sertçe çekip bağırdım. '' Ya niye anlamak istemiyorsun dokunmaya çalıştı diyorum!'' Yüzüme yediğim tokatla başımı önüme eğdim, gözlerim kararınca tutunacak yer aradım fakat bulamayınca yere düştüm. Annem hiç acımadan kolumdan tutarak yerden kaldırdı ve kapıya doğru savurdu bedenimi. ''Defol git bu evden! Utanmaz dayısına iftira atmaya kalkıyor bide.'' Dengemi zorla toparlayarak dolu gözlerimi anneme çevirdim ama yüzüme kapanan kapıyla irkildim. Sanırım her şey buraya kadardı. En azından odamdan bir şeyleri almama izin vermeliydi, o kadar mı değerim yoktu gözünde?
Nereye gideceğimi bilmiyordum ve yanımda telefonum bile yoktu. Biraz yürüdükten sonra gördüğüm parkla adımlarımı oraya yönlendirdim. Salıncağa oturup ileri geri sallanırken ne yapacağımı, nereye gideceğimi düşünüyordum. İnanmamıştı bana. Hatta inanılmamakla kalmayıp resmen evden atılmıştım. Dayım olacak herifin sırıtışı gözümün önünden gitmezken gördüğüm karartıyla başımı kaldırdım...
^YAZAR'DAN^
Kardeşinin, küçük kızını evden kovmasıyla oradan ayrılmıştı Rıza. Küçük kızı parka kadar takip ettikten sonra biraz bekleyip yanına doğru yürüdü.
^AYZA'DAN^
Kolumu sıkıca tutan dayımla korkuyla bağırmıştım. Beni çekiştirerek salıncaktan kaldırdı ve sürüklemeye başladı. Etrafta kimse yoktu ama delicesine çığlık atıyordum. Ara sokaklardan birine girdiğimizde bedenimi sertçe duvara itti. Kaçmamam için elini duvara yasladığında fısıldayarak ama sert bir ses tonuyla konuştu '' Annene söylemek ha güzellik?'' Saçımdan bir tutamı parmağına doladığında korkudan titriyordum. Yüzüme çarpan nefesi midemi bulandırıyordu. Elini birden pantolonumun içine soktuğunda çığlık atmıştım ama dudaklarıma baskı yapan eli sesimin duyulmasını engellemişti.
^DEMİR'DEN^
Ellerini boynuma uzatan Eliz'i belinden tutarak kucağıma aldım. Parmaklarını boynuma sürttüğünde bir şey isteyeceğini anlamıştım. ''Bir şey mi istiyorsun güzelim?'' diye sordum. Uysal bir sesle ''Ayaz bana çikolata almaya gitmiyor, sen alır mısın?'' Bu tatlı haline gülümsedim ve yanağına sert bir öpücük bıraktım. Tatlı tatlı konuştuğunda ısırasım geliyordu bu kızı. ''Almaz olur muyum güzelim?'' Eliz heyecanla dudağıma bir öpücük bırakıp kucağımdan atladı. ''Eliz yavaş!'' diye arkasından bağırsam da beni takmadan koşarak odadan çıktı.
Üzerime siyah bir pantolon ve aynı şekilde siyah bir tişört geçirdim. Odadan çıktığımda salonda oturan sevgililerime bakıp gülümsedim. Hiçbiri beni farketmeden film izlemeye devam etmişti. Gözlerimi devirerek evden ayrıldım ve arabama binerek yola koyuldum. Bir sokaktan geçerken genç bir kız ve yaklaşık 40 yaşlarında bir adam gördüm. Arabanın kontağını kapatarak onları izlemeye başladım. İlk başta konuşuyor gibi görünseler de gözlerimi kısıp dikkatli baktığımda kızın adamdan kurtulmak için çırpındığını farkettim. Adamın elini kızın pantolonuna sokmasıyla hızla arabadan inerek adamı kendime çevirip yüzüne yumruk attım. Kız çığlık attığında ben adamı yere yatırıp yumruklamaya başlamıştım. Kadın cinayetleri, tecavüzler o kadar artmıştı ki son zamanlarda. Bu durum aklıma geldikçe altımda ki adama daha sert vurmaya başladım. Kızın kötü olduğunu farkettiğimde adamı bırakarak sakinleşmek amacıyla derin nefesler aldım. Sonunda biraz daha sakinleşince kızın yanına çömeldim. Yüzüne gelen saçları kulağının arkasına atıp ''İyi misin!?'' diye sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYZA
ChickLitYaş farkı ve grup ilişkisi içerir ona göre okuyun. bxbxbxbxgxg İyi okumalar...