Japon balığından gökyüzüne;
Öldüğüne inanmıyorum, belki de inanmak istemiyorum. Ölmediğini hissediyorum. Ölmemiş olsan olmaz, benden gülüşümü almasan olmaz mı?4. BÖLÜM.
'Sen çok sevilesi birisin'Bilincim yavaş yavaş kendine geliyordu sanırım, odanın içinde ki sesler artmaya başladı. Gözlerimi açmakta zorlanıyordum bir kere açıp hemen ardından geri kapattığım Gözlerimi tekrar açtım. Sesler artık daha netti.
"Balkan'ı görmüş mü?" diye sordu biri. Sesin kime ait olduğunu anlayamıyordum.
"Balkan Eva'yı görse bırakmazdı" Bu Balkan dedikleri adam kimdi? "Uyandı" dedi az önce konuşan kişi. Abim görüş alanıma girdiğinde elleri saçlarımı buldu.
"Ne kadar süredir baygınım?" diye sordum çatallayan sesimle. Boğazım kurulmuştu.
"Sabah ezanı okunacak birazdan, yaklaşık 9 saate yakın" Nasıl bu kadar çok baygın kalmıştım bende bilmiyorum. Aklıma bayılmadan önce ki şeyler geldi. O yaşıyordu.
"Abi bana bir bardak su getirir misin?" diye sordum. Abim başını olumlu anlamda sallayıp odadan çıktı. "Aydan, nasıl?"
"Odada o da iyi" doğrulup sırtımı yatak başlığına dayadım. "Orda Cio ve Sercan'dan başka birini gördün mü?" diye sordu.
"Hayır" dedim net bir ifade ile. Onu gördüğümü Kartal'a söyleyecek değildim.
"Anladım" dedi ama inanmışa benzemiyordu. Abim odaya girdiğinde elinde ki suyu bana uzattı. Sudan bir kaç yudum alıp masaya koydum.
"Abi beni yalnız bırakır mısınız?" dedim gitmelerini açıkça belli ederek. Abim beni onayladığında ikisi de odadan çıktı. Dizlerimi kendime doğru çekip başımı dizlerimin üzerine koydum.
Bana böyle bir oyunu nasıl oynayabilirdi. Ben ona hiç bir şey yapmamışken o bana bu kötülüğü nasıl yapardı. Kaç gece uykusuz kalmıştım, kaç gece onun mezarının başında uykuya dalabilmiştim. Hiç mi acımamıştı bana?
Her günüm onu sayıklayarak geçmişti, her günüm ona göz yaşı dökmekle bitmişti. Hepsi mi boşunaydı? Gözlerimin dolmaya başladığını hissettim, hayır o ölmemişti onun için daha fazla göz yaşı dökemezdim.
Ayağa kalkıp odadan çıktım ve abimlerin bulunduğu odaya girdim. "Abi telefonum nerde?" diye sordum. Ama keşke girmseydim. Abim ve Aydan öpüşüyordu, benim sesimi duyduklarında ise hızlıca birbirlerinden ayrıldılar.
"Eva bak..." diye söze başlayacağı sırada durdurdum Aydan'ı.
"Görmedim, duymadım, bilmiyorum ama önce telefonumun yerini söyle abi"
"Mutfakta masanın üstünde" odadan çıkıp mutfağa girdim. Kartal bakışlarını camdan dışarıya çıkarmış karşı evi izliyordu. Mavi ışık yanan evin perdeleri kapalıydı. Pek umursamadan telefonumu aramaya başladım.
"Ne arıyorsun?" diye sordu dumanı dışarıya verirken.
"Telefonumu" elini cebinden çıkardığında telefonu bana doğru uzattı. Benim telefonum bu adamda ne işi vardı. "Telefonumun sende ne işi var?" diye sordum sert bir şekilde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZ MELTEMİ
Novela JuvenilSen varya" sözümü sertçe kesmişti. "Ben varya?" dedi sorar gibi, onu kırmamı istiyordu bana izin veriyordu ve ben bunu çekinmeden zaten yapacaktım. "Sen benim seveceğim adam olmak dışında bana her şey oldun" dediğimde bakışlarında ifadesizlik vard...