28.BÖLÜM

284 18 46
                                    

(Ece)
Saat:14:35

Yiğitle psikologtan çıktığımda derince nefes aldım,orada çok sıkılmıştım.

Kadın bana boş boş sorular sormuştu,
'Ne tür travman var,olay nasıl gerçekleşti,bir insandan korktuğunda ne hissediyorsun' ve daha fazla soru sormuştu.

Yiğitle çok konuşmamaya çalışıyorum fakat Yiğit hep bir konu açıp beni konuşturmaya zorluyordu fakat ben konuşmak istemiyorum.Yiğit derince nefes aldığında,

"Ece,artık benimle konuşsana.Sadece aramızdaki buzları eritmeye çalışıyorum."

"Yiğit şuan hiç konuşasım yok,sadece çok yorgunum o kadar."

Dediğimde kafamı cama koydum.

Cidden çok yorgundum,hem ruhsal olarak hemde bedensel olarak.
Hayatın tadı kalmamıştı benim için,
eski kendimi çok özledim,hemde çok özledim...

Elimin üstünde bir ağırlık hissettiğimde elime baktım,Yiğite baktığımda sesli bir şekilde derin nefes alırken elimi Yiğit'in elinden çekerken elimi kendine çekti.

Yiğit bana sırıtarak bakarken,

"Ellerimiz böyle kalsın,belki aramızdaki buzları eritiriz."

"Yiğit saçmaladın iyice,biz sevgilimiyiz de böyle davranıyorsun?"

Bunu dediğimde Yiğit arabayı park ederken seslice kahkaha atmaya başladı,ben anlamaz gözlerle Yiğite bakarken Yiğit arabayı durdurduğunda bana döndü,

"Niye böyle dedin Ece Hanım,yoksa benimle sevgilimi olmak istiyorsun?"

"Hiç bir zaman Yiğit Bey."

Dediğimde derin nefes aldım,Yiğite baktığımda

Yiğit sırıtarak bana döndüğünde oturduğu yerden üstüme doğru gelmeye başladı.
Yiğit yine saçmalamaya başladı.

Yiğit üstüme gelirken gözlerimin içine bakıyordu,niyeyse şuan bedenim titremeye başladı fakat bu sefer korkudan değildi.
Yiğit,

"Niye öyle diyorsun Ece Hanım? Benim gibi yakışıklı,zengin,iyi birisi ve sevdiğine önem veren birisini çok zor bulursun hatta bulamazsın bile."

Dediğinde burunlarımız birbirlerine değdiler.

Derin nefes almaya başladım çünkü acilen şu kalbimin hızlı atmasını istemiyorum.

Yiğit elini kalbimin üstüne koyduğunda gülümsedi,

"Kalbin çok hızlı atıyor,bu kalp acaba bana aşıkmı?"

Ağzından minik bir kahkaha çıktı.

ECE ARTIK KENDİNE GELL!

Yiğiti biraz ittiğimde,

"Hiç komik değilsin Yiğit ve ben sana hiçbir zaman aşık olmadım, olmayacağım da bunu aklına sok."

Bunları dediğimde Yiğit'in yüzündeki sırıtma silinmedi hatta bundan zevk almış gibi bana bakıyordu.

Biraz daha ciddileştiğimde işaret parmağımı Yiğite doğru doğrulttum,

"Yiğit,şunu unutma sen benim yanımda olma sebebin bu lanet travmamı atlatmama yardım etmen.
Bu travmayı atlattığımda iletişimi kesicez,ne sen beni nede ben seni tanımıyacağım.Sadece bu durum için yan yanayız,zaten biz bambaşka dünyalardayız."

Yiğit'in gözlerine baktığımda Yiğit'in gözlerinde hayal kırıklığı sezdim,
acaba ağırmı konuştum? Ama olacakları söyledim.

Yiğit bana son kez baktığında,

Zorbanın İçindeki AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin