Yeni bi hikaye ile geldim. Kendi kafamdan oluşturduğum bir kurgudur.
Başladığınız tarihi yazar mısınız?
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yeni yıl.
Bunu duyunca herkes mutlu olurdu değil mi? Ben hariç. Hayatım daha ne kadar kötü gideceğini görmek istemediğim için yeni yıllardan nefret ederdim. Ve maalesef ki bugün günlerden 31 aralıktı.Saatime baktım. Saat 22.28'di. Ama hâlâ çalışıyordum. Zorundaydım.
Gelen ses ile daldığım yerden kafamı kaldırdım ve müşteriye baktım. Şaşkınlıkla gelen kişiyi izliyordum. Kahverengi saçları çoğunlukla yukarı bakıyordu. Kara gözleri ve kara kaşları her zaman etkileyiciydi. Bugün siyah kazak giyinmişti. Hayranlıkla her detayını izlerken kendime geldim.
"Buyurun."maalesef beni tanımıyordu.
"Merhaba, ben bir tane cappucano alabilir miyim?" Neden gelmişti? Ailesiyle yıl başını kutlamak varken neden kahve içmeye gelmişti acaba?
"Tabii."
Kahve hazırlamaya başladım. Ailemin borçları yüzünden hem okula gitmek hemde çalışmak zorunda kalmıştım. Bu zorlu yeri kim isterdi ki?
Kahveyi hazırladım ve garsona verdim.
Gerçekten çok yorulmuşum. Gözlerim kapanmak üzere idi. O sırada telefonum titreme sesiyle telefonumu elime aldım. Ekranda gördüğüm isimle ofladım. Ve telefonu açtım.
"Efendim."
"Çabuk eve gel."dedi babam.
"Neden?" Aramız her zaman soğuk olmuştur.
"Cevap verme hakkını sana kim verdi? Çabuk eve gel dedim." Telefon yüzüme kapanınca ofladım.
Nehire doğru ilerledim.
"Benim işim çıktı. Benim yerime bakar mısın?" Gülümsedi.
"Tabii ki de. Kötü bir şey olmadı değil mi?"
"Hayır."Galiba.
"Tamam o zaman görüşürüz."
"Görüşürüz."
Çantamı aldım ve kapıya doğru ilerledim. Cafenden çıkmadan önce içeriye göz gezdirdim ama Doğan yoktu. Kaşlarımı çalarak cafenden çıktım. Doğan... Doğan Ali Işkın, sevdiğim çocuktu. Gerçekten çok tatlı birisiydi.
Yağmur çizelmeye başlayınca gülümsedim. Yağmuru gerçekten çok seviyordum. Otobüs durağında beklemeye başladım. Kısa süre içinde otobüs geldi ve bindim. Kartımı bastım ve boş koltuklardan birine oturdum ve yağmuru izlemeye başladım. Yağmurun sesi bana huzur veriyordu. Tek tek bir ritim mış gibi yağıyordu.
Otobüs ineceğim durakta durduğunda ayağa kalktım ve indim. Biraz yürüdükten sonra apartmanın kapısının önüne geldim. Durdum ve izlemeye başladım. Babam beni neden çağırmıştı ki? Daire 6 nın zilini çaldım. 9 saniye sonra kapı açıldı. Merdivenlerden 1. Kata geldim.Daire 6 nın önüne geldiğimde kapı ayakkabılarla doluydu. Misafir mi gelmişti? Kapıyı tıktıkladım. Kapıyı Annem açtı.
"Babam beni neden çağırdı,Anne." Ayakkabılarımı çıkardım ve içeri girdim. Montumu çıkararak askılığa astım.
"Baban açıklasa daha iyi olur." Kaşlarımı çatarak anneme baktım"Saçını düzelt."saçımı düzeltmeye çalıştı. Elinin nazikçe ittim.
"Neden?"
"Sorma."
Ayaklarım salona doğru gitti. Salon kapısını açtım. İlk babamla göz göze geldik.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKINAN AŞK
Teen FictionYonca Karadağ, hiç tanımadığı bir adamla babası zoruyla evlenir ve Sevdiği çocuk evlendiği kişinin kardeşi çıkar... Başlangıç: 31.12.2023