Itiraf Etmezseniz Agir Gelir ASK
Içimde haykırmayı bekleyen ne hisler, ne duygular var bir bilseniz.. kimisi en ufak bir esintide merdiven altına kaçacak gibi kimisi fırtınalara kafa tutarcasina şiddetli. Aşk hangisi olur sizce. Bence yeri geldiğinde masum bir kedi, yeri geldiğinde avına acimayan bir aslan.. sizce nerde yasamali askı.. mantik adi altinda mi yoksa tamamen hislere aldanarak mı??? Karşınıza birisi çıkar, dudaklariniz kurur karşısında, iki kelimeyi arka arkaya getiremezsiniz heyecandan. Işte o kelimeleri soyleyemediginiz anda fırtınadan daha hiddetli, karnı aç bit aslandan daha atik olur aşk. O iki kelimeye bakar tüm olup bitenler. Söylediğiniz an fırtına diner, süt dökmüş kedi olursunuz.. kasmayin ve iki kelimeyi dilimizin altından çıkartın, yureginizden gelerek gözlerinin içine bakarak hatta ellerini tutarak fısıldayın.. yaklaşarak kulağına, deyin.. SENI SEVIYORUM...
Akıp Geçiyor ASK
Birşeyler gelir aklınıza. Yazar yazar silersiniz. Bir türlü
devamını getiremezsiniz. Zaman akıp geçer, farkina bile
varmazsiniz, kafanızı kurcalayan şeylerin hayatınızdan
çaldığının.
Umutlarınızın tükendiğini düşünürken birden ışık girer
pencereden. Sabah olmuştur. Belki bugün bir değişiklik olur
be, belki bugun gülen yüzünü görürüm diye heyecanlanır,
tekrar umutlanırsınız.. ama akşam olduğunda gülen yüzünü
görmeyi bırakın verdiği zoraki bir selam dışında mutlu edecek
tek bir şey yapmamıştır. Işte o an bir kez daha yıkılır
dünyanız.
Çekilir bir köşeye düşünürken yerde Su birikintisinde
görürsün kendini o an anlarsın yaslandigini, saçlarına aklar
düştüğünü.. bir ömür kovalamissin askı ama bir kere bile
yakalayamamissin.. onu farkedersin..
Ellerini cebine koyar bir türkü tutturur kaybolursun karanlık
sokaklarda, sessis soğuk ve bir o kadar yalnız..
Böyle olmamak için fazla yormamali kendini aşkla,oluruna
bırakmalı kapılmamalı onun rüzgarına, gün gelir belki birgün
kapini calarsa, o zaman dünyaları verirsin onun
uğrunda...
KAHPE FELEK..MELEK FELEK..
Aşk.. Ne olduğu belirsiz, tanımı herkese göre değişen, varlığı var mı yok mu tartışılan, kimsenin panzehirini bulamadığı bir zehir sanki.. Kime sorarsan sor tek bir cevap alamazsın, hep yakındır belki cevaplar ama asla kesişmezler, paralel iki doğru misali.. Ama şu son zamanlarda anlaşılan belli belirsiz bir gerçek var AŞK adına.. Herkesin her önüne gelene kullanabileceği bir kelime olmuş.. AŞK...
AŞK gerçekliği olmayan yalanın ta kendisi.. Ne yaklaşabiliyorsun ona, ne de kaçabiliyorsun.. Ne tutabiliyorsun sıkı sıkı, ne de bırakabiliyorsun.. Aşk o kadar basitleşmiş ki büyüklerimizin anlattığı değeri saygısı kalmamış, hürmetini kaybetmiş zamana yenik düşmüş AŞK.. O kadar basitmiş ki AŞK bazıları için! sakız yapmış onu dilinde. Kimse inanamaz olmuş.. Ne aşık olan, ne de aşık olunan.. Adam aşkım diyor ama emin değil, diğeri aşkım kelimesini duyduğu için buruk bir sevinç kaplıyor içini. Acaba ne kadar gerçek karşısındakinin AŞKIM'ı..
Aşka küsersiniz, umulmadık anda biri çıkar.. Tanımaya başlarken aşkın tanımını çıkarırken tek bir hareketi bitirir sizdeki onu.. sana aşk der ama eli başkasındadır.. Tam aşka inandırmaya başlamışsındır kendini, uzun zamandır kimse sana aşkım dememiştir, nihayetinde ilişkilerden korkmuşsundur, adım atamaz olursun. ilişkiye başlamaya korkarsın. sanki suçluymuşsun gibi hissedersin, halbuki hayatta belki de hiç olmadığın kadar doğalsındır, savunmasızsındır AŞKa karşı.. işte tam yelkenleri suya indirmeye başladığın an vurulursun.. Ulan dersin, ulan hala yalanmış aşklar hala sahteymiş sevgiler.. Gerçek aşklar sevgiler büyüklerimizin anlattıklarında gizli kalmış artık, diye yakınırsın kendi kendine.. tam inanmışken tekrardan korkarsın, kaçarsın aşktan. tekrardan eski hayatına dönersin. ama büyük bir gerçeği öğrenerek, büyük bir ders alarak..
Feleğe kahpe derler ya hani.. yalan.. Nelerini gördük bu zamana kadar... neler de görcez kim bilir? ama şimdi anladım ki; aslında bunların yanında felek bir melek, melek...
***Bu arada benim için yaz diyordun ya, al yazdım.. okundukça bu yazı, senin kulakların çınlasın hesabım kapanana kadar ;)
