4. "Kaderin hain oyunu"

1.7K 105 42
                                    

                                             ♣♣♣

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                     ♣♣♣

"Leydim size mektup geldi!"
"Leydim size mektup geldi bakın!"
"Leydim size Lordumdan mektup geldi!"

Yeter artık! Yeterrrrrr!
Her gün aynı günü tekrar tekrar yaşıyordu! Dilara artık delirmek üzereydi! Aklını kaçırmasına ramak kalmıştı! Aynı gün sürekli tekrarlanıyordu! Ve bunu ondan başka kimse fark etmiyordu.

Odaya heyecanla (tekrar) hizmetçisi Jane Alison girdi. Dilara daha hizmetçisi konuşamadan "Dur tahmin edeyim bana mektup geldi. Biri Lordumdan biri Leydi Patricia'dan," dedi.

Jane şaşkınlığını gizleyememişti. Mektuplara bakarak "Bunu nasıl bildiniz leydim?" diye sordu saf kız "Evet, size Lordumdan mektup geldi."

Dilara çaresizlikle pencereden göklere bakarak "Neden!" diye bağırdı, "Neden bana bunu yapıyorsunuz sizi sikikler! Kimsiniz lan siz! Hangi akla hizmet bunu bana yapıyorsunuz anlamıyorum! Neden Tanrı'nın cezası aynı günü her gün yaşıyorum! Nedeeeeennnn!"

(O sırada odada bir kenarda beklemekte olan Jane korkuyla kapıya yanaştı. Leydi Valeria'nın aklını kaçırdığını düşünmeye başlamıştı.)

Dilara derin bir nefes alarak kendisini yatağına attı. Küfür etmek belki onu biraz sakinleştirir sanmıştı ama hayır bir bok yaramamıştı. Yastıkla yüzünü kapatarak yatakta debelenmeye başladı öfkeyle. Düşünmeliydi. Sakin kalarak neler olduğunu anlamaya çalışmalıydı. Neden boktan aynı günü sürekli tekrar tekrar yaşadığını anlaması gerekiyordu.

Bir şeyi yanlış yapıyor olmalıydı?
Yoksa niye lanet olası gün sürekli tekrarlansın ki?
Burada ikinci gününü yaşıyordu Valeria Herold olarak. İlk günü tekrarlanmamıştı. Ama şimdi... İkinci günü tamı tamına on üç defa tekrarlanmıştı. Aklı almıyordu.

Jane'nin mektubu ilk kez getirdiğinde ertesi gün yola çıkma kararı almıştılar. Ancak ertesi gün Jane tekrar elinde iki mektupla odaya girmiş ve kardeşinden ve arkadaşından mektup geldiğini söylemişti. Başta bunun bir şaka olduğunu düşündü Dilara ancak ertesi gün yine aynı olay tekrarlanınca bunun bir şaka olmadığını gayet iyi anlamıştı.

Sanırım onu buraya her kim ışınlamışsa ondan bir şey istiyordu. Öyle olmalıydı. Yoksa neden sürekli aynı günü yaşasın ki?

"Of! Başım çatlamak üzere!"

"Leydim? İyi misiniz? Neden böyle davranıyorsunuz?" Jane endişeyle biraz yatağa doğru yaklaşmıştı "Mektupları okumayacak mısınız?"

"Lütfen beni yalnız bırak Jane. Şu an sadece yalnız kalıp düşünmek istiyorum," genç kızın her gün aynı soruyu sorması Dilara'nın artık sabrını zorluyordu. Elinde değildi. Kızın hiçbir suçu olmasa da tam on üç gün aynı soruyu tekrar tekrar sorması gerçekten ona sinir olmasına neden oluyordu.

Karanlık Sayfalar +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin