Telefondan gelen sesle donakaldım hızlıca telefonu alıp ekrana baktim ve yazıyı okudum.
Komutan Jeon..
Telefonu kapatıp kapamamak arasında gidip gelirken tekrar konuşan sesle irkildim. Telefonu kulağıma götürdüm.
"Hey kime diyorum sen kimsin ve neden sapık gibi telefonda inliyorsun?"
Yutkunup derin bi nefes alarak konuştum.
"Şey ben yanlışlıkla aradım. Telefon yüzüme düş-"
Sözümü kesen komutanla kaşlarımı çattım.
"Ne yani yanlışlıkla birini arayıp inlediğini mi söylüyorsun? Bahanelerini duymaya vaktim yok velet ben meşgul biriyim. Git aptal telefon şakalarını başkasına yap."
Sinirle sesimi yükselterek konuştum.
"Kimse senin gibi bir pislikle uğraşmak istemez zaten bunak merak etme. Telefon yüzüme düştüğü için yanlış anlaşıldım."
Sözüm bittiğinde cevap gelmeden kapanan telefonla ekrana şaşkınca bakıp telefonu yatağa attım. Söylene söylene üstümü tamamen giyindim.
Hazırlanıp evden çıktıktan sonra Jimin'in evine geldim. Beraber sofrayı hazırlarken olan şeyi anlattım tabi bekledigim sinirli tepkiler yerine anıran iki kişiyi görmem anlattigima pişman olmama yetti.
"Ne yani sen şimdi adama ilk konuşmadan rezil olup üstüne sapık konumuna mı düştün?"
Gülerek konuşmaya devam eden Hobi'ye sinirle elimdeki çatalı doğrulttum.
"DAHA FAZKA KONUSURSAN CATALI GECIRICEM BI YERLERINE. SUS SINIRIMI SENDEN CIKARMAYAYIM. YUZUME KAPADI ZATEN O BUNAK."
Ben Hobi'ye bağırırken Jim de gülerek katıldı.
"Bunak dediğin herif 28 yaşında sabah eriyip bittiğin bi çıtır, Tae. Ay pardon rezil olduğun."
Ikisi katıla katıla gülerken telefona gelen bildirimle dikkatimi oraya verdim. Açıp bildirime baktığımda şok olmuş şekilde bizimkilere baktim.
"Komutan.."
Ikisi merakla gulmeyi durdurup bana dönerken Jim konuştu.
"Ne olmuş komutana yine."
"Yazmış.. "
"NE"
"NE YAZMIS
Onlar şok olarak konuşurken bildirimi okudum.
"Işim vardı şimdi söyle bahanelerini sapık velet."
Kaşlarımı çatıp sinirle yazmaya başladım.
Jeon-Tae
Komutan Jeon: İşim vardı şimdi söyle bahanelerini sapık velet.
Öncelikle onlar bahane değil gerçek olanlar ve ne sapık ne de velet değilim bunak.
Komutan Jeon: Ahahah karşında kim olduğunu bilmeden bunak diyosun çocuk emin ol bilsen bu kadar cesurca karşılık vermezdin.
Karsısında kim olduğunu bilmeyen sensin Komutan Jeon :D
Komutan Jeon: Hmm demek bilerek aradın sapık velet. Kim olduğumu biliyorsan seni tek bi emrimle bulabileceğimi de biliyosundur:)
Sapık filan değilim ben. Bilerekte aramadım laf anlamaz bunak.
Komutan Jeon: Dua et bu aptal cesaretin ilgimi çekti velet. Şu sıralar yeni eğlencem olacaksın dikkat et kendine:D
Kendine fazla güveniyosun Komutan. Beni tanımadan konusuyosun.
Komutan Jeon: Görücez çocuk.
Görelim komutan. Şimdi müsait değilim sonra zevkle sinir edicem seni:)
Komutan Jeon: Bekliyorum çocuk:)
Komutan Jeon çevrimdışı..
***
Odaklanmış son mesaja bakarken Jimin konuşmasıyla irkilip tepemde dikilen ve mesajları okumuş iki salağa baktım. Hızlıca konuşmadan çıkıp telefonu kapadim.
"En az 7 tur diyorum."
"Kanka 10 turdan assagi olursa sen gel beni... Anladın yani."
Aralarında hesap yaparlarken merakla sordum.
"Ne turu? ne sacmaliyosunuz siz?"
"Tete sence ne turu bebeğim."
Sinirle kızarıp ayağa kalktım. Ikisine de bakmayarak seslice konuştum.
"S-SACMALADINIZ IYICE GIDIYORUM BEN."
Ikisi de kahkahalarla utanmama gülmeye başladı. Söylediklerini dinlemeyerek onlara veda edip evden çıktım.
Eve vardığımda yorgunlukla üstümü değiştirip yatağıma uzandım telefonu açıp sohpetlerden Komutan Jeon yazısına tıkladım. Yazdıklarımı okudum. Sessizce fısıldadim.
"Ne halt yedim ben.."
Telefonu bırakıp tavani izlemeye basladim.
"Ne olduysa oldu artk geri dönüş yok"
Yeontan'ın yatağa çıkmasıyla ona donup kafasını oksadim.
"Bugün çok yaramazlık yaptın basima iş açtın uyu şimdi tann."
O yanıma kıvrılınca gözlerimi kapadim kısa süre sonra kendimi uykuya bıraktım..
.
.
.
.
.
.
.Bok gibi Bir bölüm daha☺️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Camellia Boy // Taekook
FanfictionBir gece komutan Jeon Jungkook'un telefonunu bilinmeyen bir numara arar...