Takıntılı Sevgi

kalbimden habersiz ben

"Kalbimde sen,
kalbimden habersiz
ben"

- Burak'la kapının önüne geldiğimizde zile bastım ve kapı açıldığında bizi bir hizmetli kadın karşıladı.
Bu kadın yaşlı bir teyzeydi ve yüzünde tatlı bir gülümseme vardı.

Kadın:Merhaba çocuklar hoşgeldiniz berk bey içeride buyrun

Kadına gülümseyip içeriye girdik ve salona girdiğimizde bizim ofistekilerin hepsi burdaydı.
Hepsi bir yere dağılmış sohbet edip içeceklerini içiyorlardı.

Gözüme camın önünde içeceğini içen berke takıldığında sanırım geldiğimizi farketmemişti.
Ve gözüme takılan bir şeyde berk mavi takım elbise giymişti ve cidden çok nefes kesici gözüküyordu.

Burak bana dönüp ahmetin yanına gittiğini söylediğinde kafamla onu onayladım.

Burak gittiğinde berkin yanına gitmeye karar verip yavaş adımlarla yanına ilerledim.
Heyecanlandığımda sakinleşmek için derin bir nefes aldım.
Yanına gittiğimde berk kafasını bana çevirdi ve bakıştığımızda gülümsedim.

Yönünü bana çevirdiğinde gülümsedi ve dudakları aralandı.

Berk: Hoşgeldiniz deniz hanım
ben: hoşbulduk berk bey
Berk: çok güzel olmuşsunuz

şaşırıp kaşımı kaldırdığımda berk boğazını temizledi.
Berk: Yani mavi renk çok yakışmış demek istedim.

Ben: teşekkürler berk bey

Berk: buyrun masaya geçelim isterseniz

Ben: olur geçelim.

heyecandan kısa cevaplar verip nefes almaya çalışıyordum.
çoğu kişi koltukta ve diğer masalarda konuşurken bizde bir masaya geçmiş ve oturmuştuk.

salon çok büyük olduğu için salonun her tarafında ikili oturulabilecek masalar vardı.
Ve bizde bir tanesine geçmiştik.
Berk sandalyemi çekip oturmama yardımcı olduğunda ben elbisemi düzeltip oturmuştum ve oda karşıma oturmuştu.

Gözü bir kaç kez dudağıma kaydığında içeceğinden yudum aldı ve boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

Berk:iş harici okuyormusunuz deniz hanım

Ben: okumuyorum ama ingilizce kursuna gidiyorum berk bey

Berk: Ne güzel, bildiğim bir yerdir belki nereye gidiyorsun?

Ben:"Bizimle ingilizce" diye bir yer dış yapısı turkuaz

Berk: evet biliyorum orayı peki ne zamanlar gidiyorsun?

ben:hafta sonu gidiyorum ordan sonrada spora gidiyorum.

Ben konuşurken berk büyük bir özen ve hayranlıkla beni izliyordu ve gözümü kaçırmak zorunda kalıyordum.
O ise gözünü gözlerimden hiç çekmeden pür dikkat beni dinliyordu.

Berk: Deniz hanım bende spora gidiyorum, eğer sizde isterseniz beraber gidelim mi kursunuzdan sizi alırım sonrasında spora gideriz sizde isterseniz.