1 lira basıyorum!

18 3 2
                                    

Okumaya başlama tarihlerinizi belirtirseniz sevinirim canlarım
10.01.24

***

İğrenç alarm.

Han'ın uyanır uyanmaz ilk düşünceleri bu olmuştu. Bu iğrenç alarm çalıp onu okula gitmesi için uyandırmıştı.

"Amına da kodumunun alarmı, bir gün de ötme lan!"

Klasik Jisung ve eşyalarla konuşması...

Söylene söylene banyoya gidip elini yüzünü yıkadıktan sonra geri odasına geldi ve üstünü giyinmeye başladı. Krem rengi bir kazak ve kahverengi bir kargo pantolon giyip mutfağa ilerledi. Annesinin işe gitmeden önce hazırladığı kahvaltı masasını görünce gülümseyerek masaya oturdu ve fazla geç kalmamak adına kısaca bir şeyler yedi.

Kahvaltısı bittikten sonra kapıya ilerledi ve kenarda duran çantasını alıp evden çıktı. Kulak üstü kulaklıklarını takıp Conan Gray - Yours açtı.

Yol boyu karşılaştığı kedileri seve seve sonunda otobüs durağına geldi ve otobüsünü beklemeye başladı. Gelen otobüse bindi ve okuluna gitti.

Otobüsten geri indiği zaman neşeyle okula varıp sınıfa gitti ve arkadaşlarının yanına, sırasına yerleşti.

Sıra arkadaşı Felix, Jisung'u görür görmez neşeyle dünkü dedikodularını anlatmaya başladı.

"Kanka sonra Jisoo, Chae'ye "Sen ne ayaksın kızım? Bak seni yolarım!" demiş! Sonra Chae "Yiyorsa yolsana!" deyince Ji-"

Dedikodudan sıkılan Jisung elini arkadaşının ağzına kapatıp arkadaşına döndü.

"Uff Felix, bana ne Jisoo ve Chae'nin kavgasından? Daha eğlenceli bir şeyler bul bana."

Bu konuşmayı sessizce dinleyen, arka sıralarındaki, arkadaşları Seungmin hemen lafa atıldı.

"Madem eğlence istiyorsun, öğle arası beni takip et."

"Ya ananı sikeyim, yine gitti bizim götler..."

Jeonginin söylediği bu sözle diğer üç arkadaş gülerken Seungmin sadece göz devirdi.

5 ders sonunda öğle arası olunca grup topluca ayaklandı. Seungmin önden giderken hep beraber kantine indiler.

"Umarım yanınızda para vardır gençler."

Seungmin sırıtarak konuştuktan sonra kantinin ortasındaki kalabalığın arasına girdi.

"7'ye 2 lira basıyorum."
"8'e, iyi dinleyin burayı, 5 lira basıyorum amına koyim. Son param."
"3'e 1 lira."

Jisung, Felix ve Jeongin ne olduğunu anlamaya çalışarak masaya yaklaştıklarında gördükleri şeyle istemsizce kahkaha attılar.

Masanın ortasında Yeonjun elinde bir duvar saatiyle insanlardan para alıp parayı Soobin'e uzatıyor, Soobin de bahisleri deftere not ediyordu.

Jeongin, Jisung'un kolunu heyecanla dürtüp ona döndü.

"Oğlum müthiş lan, biz de basalım para!"

Felix kafasını onaylamaz anlamda iki yana sallarken Jisung yavaşça cebine uzandı. Eline gelen ilk parayı çıkardı ve Yeonjun'a uzatırken bağırdı.

"12'ye 1 lira basıyorum!"

Felix ellerini yüzüne kapatarak arkadaş grubundan uzaklaştı ve karnını doyurmak adına kantin sırasına gitti. Sırada geçen uzun vakit sonunda kendisine ve arkadaşlarına tost aldıktan sonra geri arkadaşlarının yanına döndü.

Döndüğü zaman Jisung yanağından makas alınca şaşkınlıkla arkadaşına bakmaya başladı.

"Napıyon lan?"

"Güzellik, zengin olduk. 2 tur üst üste kazandık."

Jeongin gururla konuştuğu esnada Jisung kazandığı paraları saymakla meşguldü.

Paraların hepsini sertçe masaya koydu. Kendinden fazla emin bir şekilde tahminini dile getirdi ve beklemeye başladı.

Yeonjun saatin ortasına bir adet bir lira koydu ve etrafa bakınarak bahislerin kapandığını dile getirdi. Soobin, Yeonjun'un yanağına minik bir öpücük kondurduktan sonra Yeonjun saati hareket ettirmeye başladı.

Para saatin üstünde bir süre dairesel hareketler yaptıktan sonra durdu ve Jisung heyecanla paraya baktı. Gördüğü şeyle ağzı kocaman açılırken Felix fazlasıyla sesli bir şekilde gülmeye başladı.

"Enayi! Tüm paranı niye basıyorsun?"

Jisung bahsi kaybetmişti ve elinde hiç para kalmamıştı. Omuzlarını düşürerek arkadaşına döndü.

"Sus lan yavşak, param kalmadı zaten. Kaçtı tüm keyfim."

Tüm paralarını kaybeden 4 genç kantindeki rastgele bir masaya yerleşmiş, Felix'in onlar için almış olduğu tostu yiyorlardı. Jisung dolu yanaklarıyla birlikte birden yükselerek konuşmaya başladı, daha doğrusu çalıştı.

"Oğlom bok bon bo-"

Ensesine yediği şaplakla beraber sustu ve hızlıca Seungmin'e baktı.

"Ağzındakini yut yarram."

Kaşlarını çatarak ağzındaki lokmasını hızlıca çiğnedi ve yuttu.

"Öncelikle Seung, senin amına koyarım bi' daha bana vurursan."

Boğazını temizleyip diğer arkadaşlarına baktı.

"Ben bayıldım bu kumar işine, Jeongin yarın kumbaranı patlat. Zengin oluruz lan."

Felix akıllanmayan arkadaşıyla birlikte göz devirirken Jeongin kafasıyla arkadaşının teklifini onayladı.

Sessizce yemeklerine devam ederken Seungmin aklına gelen fikirle ağzındaki lokmasını yuttu ve ayağa kalkıp tek elini masaya vurdu.

"Sakın yarın parayı burada harcamayın. Yarın çıkışta kumarhaneye gidiyoruz!"

Jisung'un gözleri anında kocaman olmuş kıkırdarken sonunda Felix de arkadaşlarına uyup bu fikri kabul etti ve telefonunu çıkarıp internet üzerinden kumarhane araştırmaya başladı.

***

Gerçek bir hikayeden uyarlanmıştır🤭🤭

Oy ve yorum💖

risk of love | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin