Çağan'dan
Arabaya binip Bebek'te ki evime geldim. Geldiğimde ceketimi çıkartırken Lamia aradı. "Efendim." Dedim. "Leya yanında mı?" Dedi. " Hayır değil 20 dakika önce şirketten ayrıldık" dedim. "Yolda Leya'nın arabasını bulmuşlar çevresinde iki üç etkisiz insan" dedi endişeyle. "Leya kaçırılmışmı" dedim. Ceketimi tekrar alıp evden çıkarken. " galiba evet" dedi. "Kapat ben halledeceğim" dedim. Anlaşıldı uzun bir gece bizi bekliyordu. "Alo" dedim.
Şuan arabayla Lamia'nın attığı konuma gidiyordum Oflaz kartal ve binlerce adam arkamdaydı. "Dağılın İstanbul'un sınırları kapatılsın depolar kontrol edilsin" diye emir verdim. "Kartal umarım zamanında dediğim şeyi yapmışsındır" dedim. "Kolyede takılıydı" dedi. "İşte bu derhal yerini tepsit edin gideceği yere pusu kuracağız" dedim.
Şuan hazırlıkları yapıyorduk Kartal ise o sırada yerini tespit ediyordu. "Buldum eski şu deposu varmış sınırın yakınlarında" dedi. Arkamı dönüp adamlara baktım. "Anlaşılmayan bir şey" dedim. Hepsi kafasını hayır anlamında salladı.
"Alo lamia tamam biz herşeyi hazırladık sana söz veriyorum Leyayı getireceğim sana" dedim. Ve telefonu kapattım.
Depoya geldiğimizde herkes yerine yerleşti. Ben çatıda onların gelmesini bekliyordum. "BIRAKIN BENI BIRAK!" diye bağırdı Leya. "Kes sesini sondasın artık" dedi adamın biri. "Ben kimin karısıyım biliyor musun sen ha hadise bırak beni" dedi Leya. Benim karımsın evet benim karımsın. "Ahhh or@spu seni" diye çığlık attı adam. Adama baktığımda yüzünü tutuyordu. Leya adamın yüzünü çizmişti. Geriye doğru kaçıp Depoya girdi adamlarda arkasından koştu. Hemen çatıdan inip Depoya girdim ve bir noktaya sakladım.
"Bağlayın şunun ağzını." Diye bağırdı adam. "Azat oğlum çok kanıyor lan o@uspu yüzümü nasılda çizdi." Leya ayağa kalktı ve adamın kafasında şişeyi patlattı. İşte bu 1 tane adamı sağ bıraktı adam arkasını dönene kadar leya kapıya yöneldi fakat yüzü maskeli bir adam. Leyaya silah doğrultmuştu. Belimden silahı çıkarıp adama sıktım adam Geriye doğru yere yığıldı. Leya yerden silahı alıp adama döndü ve bacağına sıktı. Adam yere inleyerek düştü. Leya dışarıya çıktı. Bende arkasından bizimkiler dışarıda bakıyordu.
"Kartal, Oflaz sizin burada ne işiniz var!" Dedi leya nefes nefese kaldığını buradan bile hissediyordum. Kartal Leya'ya bakıp göz kırptı. "Bilmem" dedi. Leya beni hissetmiş gibi hızla arkasını döndü gözleri gözlerimi buldu. Kaşı kanamış dudağı patlamıştı. Saçları darmadağındı. Leya ağlamaya başladı. Yavaş adımlarla ona ilerledim. Oda bana doğru geldi ve bana sıkıca sarıldı. "Çok korktum" dedi titrek bir sesle. "Geçti buldum seni" dedim.
"Çağan birini vurdun" dedi. Evet ben birini vurdum ama kimi. "Vurulan kişi Ahmet Amcaymış" dedi.
Ne diyerek iki adım geriye gittim. Ben ben bizim çalışanı vurmuştum. Hemde en sevdiğim babam yerine koyduğum adamı öldürmüştüm ben katil olmuştum. Ben katil olmuştum.
Yere çöküp Ahmet amcanın kan içinde kalmış suratına baktım. Yüzü buz gibiydi. Ben onun canını almıştım ellerimde onun kanı kalmıştı. "SENİN YÜZÜNDEN!" diye bağırdım. Leyaya baktığımda korkuyla bana baktı. Ayağa kalkıp ona doğru yürüdüm. " senin yüzünden katil oldum ben senin yüzünden ellerim kana bulandı senin yüzünden abime benzedim. Ben ben seni kurtarmak için katil oldum." Diye bağırdım Leyaya doğru.
YOU ARE READING
TUTSAK | LÇ
Horror- Şu kız kim? -Efsun Leya Haktan İstanbul'nun tanınan iş insanı Haldun Haktan'ın kızı