Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Lalisa
Hızlı adımlarla ilerleyip, jungkook'un önünde durdum. O beni tanımıyor, ama ben onu tanıyordum. Fazlasıyla.
Jungkook'un soğuk bakışlarını üzerimde hissediyordum.
"Benimle yatar mısın?"
Etraftaki herkes şaşkınlıkla ikimize bakıyordu. Jungkookta şaşırmadı değil.
"Bunu söylediğine göre bir sürtük olmalısın."
Kahkaha attım.
"Merak etme, teklifim her zaman ve her koşullarda geçerli. Sadece vakit geçirmek için bile."
Ona kartımı uzatarak almasını bekledim. Ne kadar tereddüt etsede en sonunda aldı. Güneş gözlüğümü takarak arkamı döndüm ve etrafta topuklu ayakkabılarımın sesinin yankılanmasına izin verdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
+Jungkook
"Anlamadım, sen mi kadınla yatmak istediğini söyledin, kadın mı seninle yatmak istediğini söyledi?"
Önümdeki bardağa kırmızı şarabı doldururken nefes verdim.
"Yüz kere anlattım neyini anlamıyorsun?"
Taehyung, önümdeki bardağı alıp içince soğuk bakışlarımı ona yollayıp, sertçe şişeyi kafama diktim.
"Kız güzelmiydi bari"
Şişeyi masaya koyup arkama yaslandım.
"İdare eder"
Taehyung'un yüzünde bir sırıtış belirdi.
"Atsaydın yatağa"
Güldüm.
"Sen yolda gördüğün her fıstığı yatağa atıyor musun?"
Taehyung'un yüzündeki sırıtış dahada çok genişledi.
"İsterse neden olmasın yani?"
Ayağa kalkıp koltuktaki ceketimi alıp üstüme giydim.
"Hadi sana fıstıklı akşamlar"
Taehyung 'Eyvallah' dercesine hareketler yaptıktan sonra kapıdan çıkarak arabama bindim. Boş sokaklarda arabayı hızla sürmeye başladım. Bir kaç dakika sonra evime varıp, hızlı bir şekilde kapının kilidini açtım.
Koltuğa oturup ceketimi bir kenara attım. İçinden düşen karta kısa bir bakış atım eline aldım.
Lalisa Monabal,
Moana şirketinin CEO'su.
Bir şirketin CEO'sunun benimle ne işi olabilir ki? Kartı çekmeceme koyup, odama uyumak üzere adımladım.
