Emin adımlarla yürüdü Uras omuzları dik bakışları her zaman olduğu gibi sert . Kapıdan içeriye girdiği anda küçük kız çocuğunu gördü mahsun mahsun bakıyordu etrafına . Tam bir ay önce ki köyde ki operasyon da patlamanın etkisi ile yıkılmış enkazın altında bulmuştu . Adını bilen yoktu tuhaf olan kısmı kızda adını bilmiyordu .
Ellin de tutuğu arabayı kenara koydu sarı saçlarını savurdu kafası bir o yana bir bu yana dönüp duruyordu . Asla yerinde duramıyordu yaşına göre de çok zekiydi . Hiç kimsesi olmadığı için Şırnak'a getirilmişti yurda yerleştirildi ama her defasında bir şekilde geliyordu . Karakol yurda çok yakındı en son kaçma girişimi başarısız olunca cam pencere her şeyi indirip zorla buraya getirtmişti kendisini .
Uras'ı görünce önce şaşkın şaşkın baktı sonra gözleri sevinçle parladı . "Baba bak ben geldim ."
Bide bu konu vardı gerçek babası olmadığı halde baba diyordu . Uras adeti olmadığı halde gülümsemeye çalıştı . Yerinden hızla kalktı kocaman ve güçlü kollar arasına girmek için koştu. Uras bir dizini kırıp yere çömeldi küçük kızı kolları arasına aldı .
"Senin yine ne işin var burada ufaklık?"
Anında gözleri dolu dolu oldu . "Sen benim babamsın ve çocuklar babalarının yanın da durmalı."
Uras bir süre baktı ne demesi gerekiyor hiç bir fikri yoktu. Bazen çocukları anlamak vatan korumaktan daha zor oluyordu . "Ufaklık daha önce de dedim ben senin baban değilim ."
Sarı kaşlarını çata bildiği kadar çattı ."Hayır babamsın o günden sonra sen benim babam oldun."
1 AY ÖNCE....
Uras kucağın da yatan kızı sıkı sıkıya sarmaladı . Üzerinde ki kıyafeti çıkartıp örtü iki haftaya yakın köyde duruyorlardı ve şu adını bilmediği kız dibinden ayrılmıyordu . Enkaz altından çıkartıldığı anda ilk bulduğu sıcak kollara sığındı bir daha da bırakmadı ne bir kimliği nede doğru düzgün kızı tanıyan vardı köyde .
Çınar , Asena ve Alperen dışarda nöbet tutuyordu . Erkan köşede silahına dayanmış uyuyordu kafası arada düşsede hemen toparlanıp uyumaya devam ediyordu .Normaldi altmış altı saattir uykusuzdu doğru düzgün yemek dahi yemediler . Ellerinde ne varsa köylülere veriyorlardı en çokta çocuklara onlar açlığa dayanıklıydı ama çocuklar onlar kadar güçlü değildi.
Küçük kız yerinden toparlandı. "Senin çocuğun var mı?"
Uras duyduğu soruyla kan çanağına dönmüş gözlerini ovuşturdu bir yandan da soruya cevap verdi ." Hayır yok ."
"Peki ya evli misin ?" Fazla meraklı bir yapısı vardı ve Urasın en sevmediği şey fazla meraktır . Hayata çok merak edilecek bir durum da olduğunu düşünmüyordu . Onun hayattı standarttı işe gel işini yap sağ kalırsan akşam evine git . İnsanların ne yaptığına veya yeni şeyler görmeye çokta merakı yoktu . Tek merak ettiği konu vardı şehit olmak .
"Değilim ."
Yerinde daha çok kıpırdandı . "O zaman sen benim babamsın ."
"O nerden çıktı?"
"Bana bakan kadına ' babamı bir gün bulursam nasıl tanırım .' demiştim. Babaları sabaha kadar anlatmıştı bana. Bir kere babalar kızlarını korurmuş , saçlarını örer , yemek yedirilirmiş ve kızlarını severlermiş ." Sıcak kollar arasından çıktı . " O kadının anlattığı her şey var sende sen benim babamsın . "
Tim arkadaşları şaşkınlık içinde baktılar . Uras dili tutuldu küçük kız yüzünde öyle bir sevgi vardı ki. "Ben senin baban değilim ufaklık." Küçük elleri bir saniyeliğine titredi gözleri dolu dolu oldu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
umay
RomanceBir görev sırasın da bulduğu kızı evlatlık edinen asker bir adamın hikayesi..